Fed'in temmuz ayı toplantı tutanakları, eylül ayında faiz oranlarını düşürmeye başlayabileceğini gösteriyor. Euro, dolar karşısında son bir yılın en yüksek seviyesine ulaşırken, piyasalar, Avrupa Merkez Bankası'nın önümüzdeki ay alacağı kararı yakından takip ediyor.
REKLAMABD Merkez Bankası'nın (Fed) 30-31 Temmuz tarihli tutanakları, yetkililerin Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) soğuyan enflasyon ve yavaşlayan işgücü piyasası nedeniyle faiz indirimi yönündeki duruşlarını değiştirdiklerini ortaya koydu.
Vadeli işlem piyasaları, 25 baz puanlık bir indirime yüzde 62, 50 baz puanlık bir indirime ise yüzde 38 ihtimal vererek, eylül ayında yapılacak bir indirimi tamamen fiyatlamış durumda. Fed'in güvercin bir tavır sergilemesi, dolar endeksini son sekiz ayın en düşük seviyesine indirirken, EUR/USD paritesinin Temmuz 2023'ten bu yana en yüksek seviyeye çıkması ve ağustos ayında şu ana kadar yüzde 3 artış kaydetmesi ile eurodaki yükselişi pekiştirdi.
Piyasalar, ECB kararını gözlüyor
Küresel piyasalarda şimdi Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) 12 Eylül'de alacağı bir sonraki faiz kararı yakından takip ediliyor. Çünkü Fed'in güvercin eğilimi, bankayı para politikasını daha da gevşetmeyi düşünmeye teşvik edebilir.
ECB, haziran ayında diğer büyük ekonomilerin çoğundan önce faiz indirimine başlayan ilk merkez bankaları arasında yer aldı. Temmuz ayında bir sonraki hamlesi için net sinyaller vermeden faiz indirimini durdurdu ancak analistler, bankanın yavaşlayan ekonomik büyüme riskleri nedeniyle ağustos ayında döngüyü yeniden başlatabileceğini düşünüyor.
ECB için en önemli endişe, Fed'in para politikasını gevşetme konusunda agresif bir yaklaşım benimsemesi halinde daha derin indirimler uygulamak zorunda kalabilecek olması. Ancak ECB'nin eylül toplantısında gösterge faiz oranlarını 25 baz puan indirmesi beklenirken, Euro Bölgesi'nde devam eden enflasyon nedeniyle daha derin bir faiz indirimine gidilmesi olası görünmüyor.
Bir önceki ay yüzde 2,5 olan tüketici fiyatları, temmuz ayında yıllık bazda yüzde 2,6 artış kaydetti. Gıda ve enerjiyi dışarıda bırakan çekirdek enflasyon yüzde 2,9'da sabit kalarak bölgedeki mal ve hizmet fiyatlarının yapışkanlığına işaret etti.
Fed daha derin bir faiz indirimine gidebilir
Buna karşılık, piyasalar merkez bankasının eğrinin gerisinde kalabileceğini ve kötüleşen işgücü piyasasını daha da kötüleştirme riski taşıdığını düşündüğünden, Fed'in daha fazla kesinti uygulaması gerekebilir. Toplantı tutanaklarında "katılımcıların çoğunluğu istihdam hedefine yönelik risklerin arttığını belirtirken, birçok katılımcı enflasyon hedefine yönelik risklerin azaldığını ifade etti... Bazı katılımcılar, işgücü piyasası koşullarındaki kademeli gevşemenin daha ciddi bir bozulmaya dönüşme riskine dikkat çekti."
Fed'in izlediği kritik göstergelerden biri olan ABD tarım dışı istihdam verisi temmuz ayında sadece 114.000 yeni istihdam eklendiğini ve işsizlik oranının Ekim 2021'den bu yana en yüksek seviye olan yüzde 4,3'e yükseldiğini gösterdi. Ayrıca, enflasyon aynı ayda yüzde 2,9 ile beklenenden daha düşük ve Mart 2021'den bu yana en yavaş hızda arttı.
Eurodaki artış sorun yaratabilir
Analistler, Fed'in yılın geri kalanında politika faizini 100 baz puan indireceğini öngörürken, ECB'nin bu yıl Fed'den önemli ölçüde daha az olmak üzere 50 baz puan daha indirim yapması bekleniyor. Bu zıtlık, ABD doları karşısında euro üzerindeki yukarı yönlü baskıyı daha da artırabilir.
Daha güçlü bir para birimi, mal ve hizmetleri yabancı tüketiciler için daha pahalı hale getirerek ihracatı etkileyeceğinden, eurodaki artış sorun yaratabilir.
İmalat faaliyetlerinin iki yıldır daraldığı düşünüldüğünde, euronun yüselmesi, siparişler ve üretim üzerinde daha fazla baskı yaratabilir. Küresel merkez bankaları kademeli olarak faiz indirim döngüsüne katıldıkça, bu gevşeme eğilimlerinin ilerleyişi para birimlerinin değerini önemli ölçüde etkileyebilir.