Avrupa film endüstrisi, Donald Trump'ın ABD dışında üretilen filmlere gümrük vergisi uygulama tehdidinin ardından, yayın platformları için Avrupa içerik kotalarını zorunlu kılan mevzuatın riske girebileceğinden endişe ediyor.
Avrupa film endüstrisinin önemli bir temsilcisi Euronews'e yaptığı açıklamada, Brüksel ve Washington arasında devam eden ticaret mücadelesinde film sektörünün müzakere masasına çekilmesinin iyi bir sonuç vermeyeceğini belirtti.
Brüksel'de film yapımcılarını temsil eden Eurocinema'nın Genel Delegesi Juliette Prissard Euronews'e yaptığı açıklamada, "Avrupalılar ve Amerikalılar arasındaki gümrük tarifelerine ilişkin genel müzakerenin bir parçası olmak istemiyoruz" dedi ve ekledi "Kültürün, dijital gibi AB mevzuatı karşısında ikinci planda kalma riski her zaman vardır."
Prissard'a göre, AB'nin görsel-işitsel mevzuatı Avrupa Komisyonu'nun gözünde diğer AB kural kitaplarından daha değersiz durumda kalabilir ve bu da yürütmenin ticaret savaşını sona erdirmek için ABD ile bir anlaşma bulmak için bunları feda edebileceği korkusuna yol açabilir.
Pazar gecesi Truth Social platformunda yaptığı bir paylaşımda Trump, Ticaret Bakanlığı ve ABD Ticaret Temsilciliği Ofisi'ne "ABD'ye gelen ve yabancı topraklarda üretilen tüm filmlere yüzde 100 gümrük vergisi koyma" yetkisi verdiğini söyledi .
Trump, "Amerika'daki film endüstrisi çok hızlı bir şekilde ölüyor," diye yazdı.
Diğer ülkelerin film yapımcılarını ve stüdyoları ABD'den uzaklaştırmak için "her türlü teşviki sunduğundan" şikayet eden Trump, "Bu diğer ulusların ortak bir çabasıdır ve dolayısıyla bir ulusal güvenlik tehdididir. Bu, diğer her şeye ek olarak, mesajlaşma ve propagandadır," dedi.
Uluslararası yapımlara yönelik böyle bir tarifenin nasıl uygulanabileceği hemen anlaşılamadı.
Hem büyük hem de küçük filmlerin hem ABD'de hem de diğer ülkelerde prodüksiyon içermesi yaygın bir durum. Yakında gösterime girecek olan "Görevimiz Tehlike - Son Hesaplaşma" (Impossible - The Final Reckoning) gibi büyük bütçeli filmlerin çekimleri dünyanın dört bir yanında gerçekleştiriliyor.
Avrupa Komisyonu, Pazartesi günü yapılan açıklama hakkında yorum yapmaktan kaçındı ve sadece tepki vermeden önce somut tedbirleri bekleyeceğini söyledi.
Euronews'e konuşan Belçikalı görsel-işitsel ve film yaratıcıları ve sanatçıları federasyonu Pro Spere'in başkanı Andre Buytaers, "Avrupalılar artık ABD dışında film yapamayacaksa, bu saçma olur. Her halükarda, ABD'de dolaşımda olan çok az Avrupa filmi var, bu yüzden Avrupalılar üzerindeki etkisi çok büyük olmayacak," dedi.
Avrupa Görsel-İşitsel Gözlemevi'nin Kasım 2024'te 36 Avrupa ülkesi (AB üyesi ülkeler ve bazı AB üyesi olmayan ülkeler dahil) arasında yaptığı bir araştırmaya göre, Avrupa filmlerinin ABD'deki gösterimleri son yıllarda azaldı ve 2017'de yaklaşık 33 milyon olan bilet satışı 2023'te 4,8 milyona düştü.
ABD'de film, televizyon ve yayın endüstrilerini temsil eden Motion Picture Association (MPA) tarafından 11 Mart'ta ABD yönetimine gönderilen mektupta, AB'de faaliyet gösteren isteğe bağlı video hizmetlerinin kataloglarının yüzde 30'unu Avrupa'daki işlere ayırmasını zorunlu kılan AB mevzuatını işaret etti. Ayrıca AB üye ülkeleri tarafından Avrupa eserlerine yatırım yapma zorunluluğundan da şikayetçi oldular.
AB'nin görsel-işitsel mevzuatı, ABD ticaret temsilcisinin 2 Nisan'da yayınlanan raporunda da AB ile ticaretin önünde bir engel olarak vurgulandı.
Hâlihazırda alüminyum ve çeliğine yüzde 25, otomobillerine yüzde 25 ve tüm ithalatına yüzde 10 gümrük vergisi uygulanan AB, Trump yönetiminin başlattığı savaşı sona erdirmek için ABD yönetimiyle bir ticaret anlaşması üzerinde müzakere ediyor.
Ancak Euronews'e konuşan bir AB yetkilisi müzakerelerin içeriğinin belirsizliğini koruduğunu ve görsel-işitsel üretim kotalarının tartışmanın bir parçası olmayacağını ifade etti.
Trump'ın film sektörüne ilişkin tehditlerinin 13 Mayıs'ta başlayacak olan Cannes Film Festivali'nde de gündeme gelmesi bekleniyor.