TÜİK verilerine göre, ücretli çalışan sayısı temmuz ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,2 artarak 16 milyon 101 bin 724 kişi oldu.
REKLAM
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), temmuz ayına ait "Ücretli Çalışan İstatistikleri"ni salı günü yayınladı.
Buna göre, ücretli çalışan sayısı yıllık bazda yüzde 1,2 oranında arttı. Veriler, sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamını kapsıyor.
Bir önceki yılın aynı ayında 15 milyon 910 bin 286 kişi olan çalışan sayısı, Temmuz 2025'te 16 milyon 101 bin 724 kişiye yükseldi.
Ayrıca, sanayi sektöründeki istihdamın yüzde 3,5 oranında azaldığı, ticaret-hizmet sektöründe yüzde 2,5, inşaatta yüzde 7,7'lik artış yaşandığı detayına yer verildi.
İstihdam kaybının görüldüğü sanayi sektöründe, yüzde 3,6'lık artışın kayıtlara geçtiği "elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı" alanı (5 bin 26 kişi) dışında diğer tüm iş kollarında düşüş vardı.
Sanayi sektöründe oran olarak en büyük düşüş yüzde 3,9'luk kayıpla "su temini; kanalizasyon, atık yönetimi ve iyileştirme faaliyetleri" alanındaydı. Buradaki iş kaybı ise kişi bazında 2 bin 635'ti.
İstihdamın yüzde 3,8 oranında azaldığı "imalat" alanında ise, geçtiğimiz yılın aynı ayına kıyasla 178 bin 338 kişilik kayıp yaşandı. 200 bin insana yakın çalışan kaybı, aylık ve yıllık değerlendirmede doğrudan etkili oldu.
Bir önceki ayla kıyaslandığında ise, sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında ücretli çalışan sayısı bir önceki aya göre yüzde 0,3 arttı.
Sanayi sektöründe yüzde 0,1'lik kayıp yaşanırken, inşaat sektöründe yüzde 0,9, ticaret-hizmet sektöründe yüzde 0,3'lük aylık artışlar görüldü.
Faiz, enflasyon, OVP: Ekonomide son gelişmeler
TÜİK, temmuz ayına ait istihdam istatistiklerini Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz kararını belirlediği 11 Eylül'deki toplantıdan günler sonra açıkladı.
Merkez Bankası, 11 Eylül Perşembe günü düzenlenen Para Politikası Kurulu toplantısında faizi 250 baz puan indirdi.
Böylece yüzde 43 olan politika faiz oranı, 40,5'a düşmüş oldu.
Kurul ayrıca, gecelik vadede borç verme faiz oranını yüzde 46’dan yüzde 43,5’e, gecelik vadede borçlanma faiz oranını ise yüzde 41,5’ten yüzde 39’a indirdi.
Diğer taraftan 3 Eylül Çarşamba günü TÜİK Ağustos 2025'in enflasyon verilerini açıklamıştı.
Buna göre, TÜFE (Tüketici Fiyat Endeksi), ağustos ayında aylık bazda yüzde 2,04 oranında artarken, yıllık enflasyon yüzde 32,95 olarak gerçekleşti. Böylece yıllık enflasyon oranı, bir önceki aya göre yaklaşık 0,57 puan gerilemiş oldu.
Yasal kira artış oranını belirleyen 12 aylık enflasyon ortalaması ise ağustos ayında yüzde 39,62 oldu.
TÜİK'in paylaştığı verilerde, üretici fiyatlarında da benzer bir düşüş gözlendi. Yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) ağustos ayında aylık yüzde 2,48 artarken, yıllık bazda yüzde 25,16 olarak açıklandı.
Ayrıca, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Strateji ve Bütçe Başkanlığınca hazırlanan ve Resmi Gazete’nin 8 Eylül Pazartesi günü mükerrer sayısında yayımlanan üç yıllık Orta Vadeli Program'da (OVP) 2025 yıl sonu enflasyon beklentisi bir önceki OVP'ye göre 11 puanlık artış göstermişti.
2024 yılında yayımlanan OVP'de yüzde 17,5 olarak belirlenen 2025 enflasyon tahmini pazartesi günü yayımlanan programda yüzde 28,5 olarak hesaplandı.
Önceki OVP'de yüzde 9,7 olarak tahmin edilen 2026 yılı enflasyon oranı, yeni OVP'de yüzde 16'ya çıktı.
Enflasyonun ancak 2027 yılında tek haneli sayılara düşmesinin beklendiği yeni OVP'de enflasyon tahmini, 2027 için yüzde 9, 2028 için yüzde 8 olarak hesaplandı.
2026'da yüzde 3,8 büyüme hedefi
Ekonominin 2026 yılında yüzde 3,8 büyüyeceği öngörülen Orta Vadeli Program'a göre, 2025 yılı için büyüme tahmini yüzde 3,3 olurken, ekonominin 2027’de yüzde 4,3 ve 2028’de yüzde 5 büyümesi bekleniyor.
Bütçe açığının gayrisafi yurt içi hasılaya (GSYİH) oranının 2026’da yüzde 3,5, program dönemi sonunda ise yüzde 2,8 olması öngörülüyor.
İşsizlik oranının bu yıl yüzde 8,5 seviyesinde gerçekleşeceği, 2025’te yüzde 8,4, 2027’de yüzde 8,2 ve 2028’de yüzde 7,8 olacağı hedefleniyor.
Dış ticarette ise ihracatın 2025 sonunda 273,8 milyar dolar, 2026’da 282 milyar dolar, 2027’de 294 milyar dolar ve 2028’de 308,5 milyar dolar seviyesine ulaşması öngörülüyor.
İthalatın ise 2024 sonunda 367 milyar dolar, 2026’da 378 milyar dolar, 2027’de 393 milyar dolar ve programın sonunda 410,5 milyar dolara yükselmesi bekleniyor.
OVP, makro politikaları, hedefleri, bütçe dengesi, borçlanma durumu ve kamu idarelerinin ödenek tavanlarını içeren, merkezi yönetim bütçesi hazırlık sürecini başlatan temel politika belgesi olma niteliği taşıyor.
Program, 12. Kalkınma Planı’nın hedefleriyle uyumlu şekilde makroekonomik ve finansal istikrarı güçlendirmeyi, mali disiplini korumayı, enflasyonu orta vadede tek haneye indirmeyi ve sürdürülebilir büyümeyi amaçlıyor.
Programın öncelikleri, kamu kurumlarının bütçelerinden yasal düzenlemelere kadar karar alma süreçlerinde belirleyici olacak.
Ayrıca, küresel, bölgesel ve ulusal gelişmeler ışığında güncellenen makroekonomik çerçeve doğrultusunda önümüzdeki üç yıl için uygulanacak dönüşüm adımları ve takvimi ortaya koyuyor.