Newsletter Haber Bülteni Events Etkinlikler Podcasts Video Africanews
Loader
Bize Ulaşın
Reklam

Torino Kefeni'nde 'diş izleri' iddiası, Hristiyan ve bilim dünyasında tartışma yarattı

Torino Kefeni'nin fotoğrafı ve negatif görüntüsü.
Torino Kefeni'nin fotoğrafı ve negatif görüntüsü. ©  Wikimedia Commons
© Wikimedia Commons
By Cagla Uren
Yayınlanma Tarihi
Haberi paylaşın Yorumlar
Haberi paylaşın Close Button

ABD’li diş cerrahı Dr. John Sottosanti, 'Hz. İsa’nın çarmıha gerilmesinden sonra bedeninin sarıldığı' iddia edilen Torino Kefeni’ni incelerken, kumaşın üzerindeki solgun insan siluetinde daha önce çok az kişinin fark ettiği bir ayrıntı gördüğünü söylüyor.

REKLAM

İtalya’nın Torino kentindeki bir sergi, bir diş cerrahının hem bilimsel hem de kişisel yolculuğunu kökten değiştirdi.

ABD’li diş cerrahı Dr. John Sottosanti, “Hz. İsa’nın çarmıha gerilmesinden sonra bedeninin sarıldığı” iddia edilen Torino Kefeni’ni incelerken, kumaşın üzerindeki solgun insan siluetinde daha önce çok az kişinin fark ettiği bir ayrıntı gördüğünü söylüyor: Diş izleri.

Yeni yayımlanan ancak henüz hakem onayından geçmemiş bir çalışmada Sottosanti, kefen üzerinde alt ön dişlerin kesici kenarlarının (incisal düzlemin) seçilebildiğini iddia etti.

Torino Kefeni'nin gizemi

Hristiyan dünyasında en çok tartışılan dini emanetlerden biri olan Torino Kefeni, yaklaşık 4,4 metre uzunluğunda ve 1,1 metre genişliğinde ketenden yapılmış bir bez.

Üzerinde, ön ve arka cepheden görülen bir erkek bedeninin izleri yer alıyor. Bu izlerin çarmıha gerilmiş, yaralanmış birine ait olduğu öne sürülüyor. Bu izler sayesinde kefende yer alan silüetin görüntüleri de çıkarıldı.

1988 yılında yapılan karbon testleri, kefenin 1260-1390 yılları arasına ait olduğunu göstererek onun Hz. İsa’nın cenaze örtüsü olamayacağı sonucunu doğurmuştu. Ancak bazı araştırmacılar, testlerin aslında kefenin o dönemde onarılmış köşelerinden alındığını ve bu nedenle sonuçların yanıltıcı olabileceğini savunuyor.

'Alt dişler açıkça görülüyor'

Sottosanti'nin maklesine göre kefendeki silüetin yalnızca alt dişleri belirgin; üst dişler ise muhtemelen bıyık ve dudak tarafından örtülmüş durumda.

Sottosanti, “Ölümden hemen sonra ‘birincil gevşeme’ adı verilen bir süreç yaşanır; bu sırada çene kasları da gevşer ve çene düşerek dişlerin ayrılmasına neden olabilir,” dedi.

Bilim dünyasında kuşku sürüyor

Ancak diğer uzmanlar bu iddiaya ikna olmuş değil.

Kefen üzerine uzun yıllardır çalışan immünolog Dr. Kelly Kearse, Daily Mail’e yaptığı açıklamada, “Kefen üzerindeki dişlerin görünürlüğü tamamen öznel bir yorum. Kumaşın dokusundaki bantlar, özellikle negatif görüntüde, beyaz görünüp yanıltıcı olabiliyor,” dedi.

Sottosanti'nin ise çok daha radikal bir iddiası var: “Enerji patlaması” teorisi.

Sottosanti, “Eğer gerçekten alt dudak arkasındaki dişler bu görüntüde seçilebiliyorsa, bu durum diriliş anında bedenden yayılan bir enerji patlamasının varlığını da destekler,” ifadelerini kullandı.

Torino Kefeni, 1350’lerde Fransız şövalye Geoffroi de Charny tarafından Fransa’daki Lirey kilisesine bağışlanmış ve “Kutsal Kefen” olarak ilan edilmişti.

O tarihten bu yana kefen, Katolik dünyasında inanç, bilim ve tartışmanın kesiştiği en gizemli buluntulardan biri olmaya devam ediyor.

Erişilebilirlik kısayollarına git
Haberi paylaşın Yorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Bilim insanları 'karınca yoğurdu' yaptı: Tarihi tarif Türkiye ve Bulgaristan'dan

İtalyan arkeologlar Türkiye’de 16. kez bir araya geliyor

Arkeoloji öğrencisi ilk kazısında 1200 yıllık altın buldu