Parlamentolararası İttifak'ın (IPAC) ilk kez Tavyan'da düzenlenen konferansına, Pekin ile nasıl başa çıkacağı konusunda endişeleri olan 35 ülkeden yüzlerce milletvekili katılıyor.
Üçü Avrupa'da olmak üzere en az altı ülkeden milletvekilleri, Tayvan'da yapılacak konferansa katılmamaları için Çinli diplomatların kendilerine baskı yaptığını ve bunu Tayvan'ı izole etme çabaları olarak nitelendirdiklerini söyledi.
Slovakya, Kuzey Makedonya ve Bosna Hersek'in yanı sıra Bolivya ve Kolombiya'daki siyasetçiler, Tayvan'ın başkenti Taipei'ye seyahat etme planlarıyla çakışacak mesaj, telefon ve acil toplantı talepleri aldıklarını söylediler.
Pazartesi günü başlayan konferans, 35 ülkeden yüzlerce milletvekilinin oluşturduğu Parlamentolararası İttifak (IPAC) tarafından düzenleniyor.
İttifak, 2020 yılında “Çin’in küresel ticaret, güvenlik ve insan hakları üzerindeki etkisine karşı durma” amacıyla kuruldu.
IPAC uzun süredir Çin hükümetinin baskısıyla karşı karşıya. Bu yılın başlarında Amerika Birleşik Devletleri (ABD) tarafından açıklanan bir iddianamede, 2021 yılında ittifakın Çinli devlet destekli bilgisayar korsanları tarafından hedef alındığı belirtilmişti.
Ancak ittifakın direktörü Luke de Pulford, son birkaç gün içinde Çinli yetkililerden gelen baskının eşi benzeri görülmediğini söyledi ve bunu "kaba dış müdahale" olarak nitelendirdi.
"Çinli yetkililere seyahat planlarını, nereye gidip gidemeyeceklerini söylemeye çalışsak ne hissederlerdi?" dedi.
"Yabancı milletvekillerinin seyahat planlarına müdahale edebileceklerini düşünmeleri kesinlikle çok çirkin" diyerek ekledi.
Geçmişte başka şehirlerde düzenlenen IPAC konferansları sırasında Çinli diplomatlar milletvekillerine ancak toplantılar sona erdikten sonra ulaşmışlardı. IPAC'ın yıllık toplantısının ilk kez Tayvan'da yapılması, milletvekillerinin toplantıya katılmasını engellemek için koordineli bir girişim başlatıldığı belirtildi.
Kuzey Makedonya parlamento üyesi Antonio Miloshoski'ye gönderilen bir mesajda "Ben Wu, Çin Büyükelçiliği'nden," yazıyordu.
"IPAC'tan davet aldığınızı duyduk, önümüzdeki hafta Tayvan'da düzenlenecek olan konferansa katılacak mısınız?"
Bir milletvekili ise, Çinli diplomatların partisinin başkanına mesaj göndererek gitmesini engellemelerini talep ettiklerini söyledi.
Bosna Hersek parlamentosu üyesi Sanela Klarić, "Siyasi partimizin başkanıyla temasa geçtiler ve ondan Tayvan'a seyahat etmemi engellemesini istediler," dedi.
"Benim ülkemde, benim seyahat etmemi engellemeye çalışıyorlar. Bu gerçekten iyi değil"
Çin, çoğu ülkeyle sadece gayrı resmi ilişkileri olan Tayvan'a destek veren siyasetçileri ve ülkeleri rutin olarak misilleme yapmakla tehdit ediyor.
Klarić bu baskının tatsız olduğunu ama kendisini gitme konusunda daha da kararlı kıldığını söyledi.
"İnsanları manipüle etme ve kontrol etme aracının korku olduğu ülke ve toplumlara karşı gerçekten mücadele ediyorum" diyen Klarić, bu durumun kendisine 1990'larda Bosna'daki savaşta karşılaştığı tehdit ve gözdağını hatırlattığını söyledi.
"Birinin sizi korkutması hissinden gerçekten nefret ediyorum" dedi.
Geçtiğimiz hafta Pekin, iktidardaki Demokratik İlerleme Partisi'nin (DPP) "bağımsızlık için provokasyon yaptığını" söyleyerek Tayvan'ı yıllık Han Kuang askeri tatbikatını düzenlediği için eleştirdi.
Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mao Ning Pekin'de düzenlediği basın toplantısında gazetecilere yaptığı açıklamada "Bağımsızlığı istemek ya da yeniden birleşmeyi reddetmek için gerilimi tırmandırmaya ve güç kullanmaya yönelik her türlü girişim başarısızlığa mahkumdur" dedi.
Çin, Tayvan'ın müttefiklerini, genellikle kalkınma yardımı vaatleriyle, ittifaktan ayırmaya çalışıyor.
Pasifik ada ülkesi Nauru'nun bu yılın başlarında Pekin'den yana tavır alması, Tayvan'ın resmi diplomatik müttefik sayısını 12'ye indirdi.
Ancak Çin'in zaman zaman sertleşen yaklaşımı diğer ülkelerle arasını açmasına neden oldu.
2021 yılında, Vilnius'taki bir Tayvan temsilciliğinin Çin Taipei'si yerine Tayvan adını taşımasını kabul ederek diplomatik teamülleri çiğnemesinin ardından Pekin, hem Avrupa Birliği (AB) hem de NATO üyesi olan Litvanya'dan ithalatı engelledi.
Ertesi yıl AB, Pekin'in Tayvan'a yönelik tutumunu eleştiren bir kararı kabul ederek, ithalat kısıtlamaları nedeniyle Dünya Ticaret Örgütü'nde (DTÖ) Çin'e karşı harekete geçti.
Hedef alınan milletvekillerinin çoğunun daha küçük ülkelerden olduğu görülüyor ve de Pulford bunun sebebinin Pekin'in "yaptıklarının yanlarına kar kalacağını düşünmesi" olabileceğini söyledi.
Ancak zorlayıcı taktiklerin, katılımcıları zirveye katılma konusunda daha kararlı hale getirdiğini de sözlerine ekledi.
Çinli diplomatlar tarafından parti başkanına ulaşılan Avrupa Parlamentosu'nun Slovakyalı üyesi Miriam Lexmann, Tayvan'a gelme nedeninin Çin tarafından yapılan baskı olduğunu belirtti.
Lexmann, "bilgi alışverişinde bulunmak, Çin'in dünyanın demokratik kesimi için temsil ettiği zorluk ve tehditlerle nasıl başa çıkılacağının yollarını bulmak ve elbette Tayvan'ı desteklemek istiyoruz" dedi.
Çin Dışişleri Bakanlığı, yorum talebine cevap vermedi.