NewsletterHaber BülteniEventsEtkinliklerPodcasts
Loader
Bize Ulaşın
REKLAM

Ursula von der Leyen: 'Barış asla teslimiyet ve egemenlik de asla işgal anlamına gelmez'

Ursula von der Leyen, Macaristan Başbakanı Viktor Orban'a sitem etti.
Ursula von der Leyen, Macaristan Başbakanı Viktor Orban'a sitem etti. © Copyright Ida Marie Odgaard/AP
© Copyright Ida Marie Odgaard/AP
By Jorge Liboreiro
Yayınlanma Tarihi
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
Bu haberin orjinalinin yayınlandığı dil İngilizce

Ursula von der Leyen, göreve yeniden seçilmesinden bu yana yaptığı ilk geniş kapsamlı konuşmada, savaşı 'Putin'in iktidar hırsına değil, Ukrayna'nın özgürlüğe olan susuzluğuna' bağlayan siyasetçilere sitem etti.

REKLAM

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Ukrayna'ya Rusya ile topraklarının bir kısmından vazgeçmeyi gerektirecek bir anlaşmayı kabul etmesi için baskı yapanlara sitem ederek, barışın asla teslimiyet ve egemenliğin de asla işgal anlamına gelemeyeceğini belirtti.

Von der Leyen, Cuma günü Çekya'nın başkenti Prag'da, göreve yeniden seçilmesinden bu yana yaptığı ilk geniş kapsamlı konuşmada, savaşı "Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in iktidar hırsına değil, Ukrayna'nın özgürlüğe olan susuzluğuna" bağlayan siyasetçileri hedef aldı.

"Barışa kesin gözüyle bakılamayacağı" uyarısında bulunan Avrupa Komisyonu Başkanı, lider arkadaşlarını, üçüncü yılına giren ve görünürde bir çözümün olmadığı işgalde çizgileri bulanıklaştıran, rolleri tersine çeviren ve sorumlulukları değiştiren aldatıcı anlatıları reddetmeye çağırdı.

"Bugün Birlik içindeki ve hatta Avrupa'nın bu bölgesindeki bazı siyasetçiler Ukrayna'ya ilişkin konuşmalarımızı bulandırıyor. Savaşı işgal edene değil, işgal edilene; Putin'in güç arzusuna değil, Ukrayna'nın özgürlüğe olan susuzluğuna bağlıyorlar," dedi.

"Bu yüzden onlara sormak istiyorum: 1956'daki Sovyet işgali için Macarları hiç suçlar mıydınız? 1968'deki Sovyet baskısı için Çekleri hiç suçlar mıydınız? Bu sorunun cevabı çok açık: Kremlin'in davranışı o zamanlar yasadışı ve acımasızdı. Bugün de Kremlin'in davranışları yasadışı ve acımasızdır."

İsmen zikretmese de, von der Leyen'in uyarısının başlıca muhataplarından birinin, geçen ay Moskova'ya giden ve savaşı sona erdirmenin olası yollarını görüşmek üzere Putin ile yüz yüze görüşen Macaristan Başbakanı Viktor Orban olduğu düşünülüyor.

Putin, başbakanın 27 üyeli blok adına konuşma yetkisi olmamasına rağmen Orban'ı Avrupa Birliği'nin (AB) bir temsilcisi olarak karşıladı.

Ziyaret, Macaristan'ın 1 Temmuz'da başlayan altı aylık AB Konseyi başkanlığının boykot edilmesine yol açtı. Von de Leyen, Komisyon üyelerinden Budapeşte'de düzenlenen toplantılara katılmamalarını talep etti. Daha sonra Avrupa Parlamentosu'nda (AP) yaptığı seçim konuşmasında sözde "barış misyonunu" eleştirerek AP üyelerinden büyük alkış aldı.

Cuma günü de suçlamalarını sürdüren von der Leyen, Kiev'e askeri sevkiyat yapılmasına karşı çıkanların barıştan değil, "yatıştırma ve boyun eğdirmeden" yana olduklarını savundu.

Veto yetkisinden cesaret alan Orban, bloğun savaştan zarar görmüş ülkeye daha fazla askeri yardım sağlama çabalarını defalarca rayından çıkardı. Bugün itibariyle Brüksel'in 6,5 milyar Avro'su Macaristan'ın muhalefeti nedeniyle tamamen felç olmuş durumda.

"Biz Avrupalılar farklı tarihlere sahip olabiliriz. Farklı diller konuşuyor olabiliriz ama hiçbir dilde barış teslimiyetle eş anlamlı değil. Hiçbir dilde egemenlik işgalle eşanlamlı değil," diyen von der Leyen, sözlerini şöyle sürdürdü: "Benim görüşüme göre, barış sadece savaşın olmaması demek değil. Barış, savaşı imkânsız ve gereksiz kılan bir çözüm."

Von der Leyen ayrıca, Ukrayna'nın AB ile bütünleşmesinin "barış çabalarımızın merkezinde" yer alması gerektiğini belirtti.

Öte yandan Orban, Ukrayna'nın AB hedeflerini sorguluyor. Orban'ın yardımcıları daha önce, ülkenin dönem başkanlığı sırasında Ukrayna'nın AB'ye katılım sürecine ilişkin hiçbir faslın açılmayacağını açıklamıştı.

'Biz Avrupalılar tetikte olmalıyız'

Von der Leyen konuşmasında, Soğuk Savaş sonrası "barışın kesin olarak sağlandığı" ve Putin'in nihayetinde "hayalperest imparatorluk rüyası" yerine ekonomik refahı seçeceği yanılsaması altında uzun süredir göz ardı edilen AB'nin savunma yeteneklerini artırma zorunluluğundan kapsamlı bir şekilde bahsetti.

"Bugün artık daha fazla yanılsamayı göze alamayız," diyen von der Leyen, şunları kaydetti: "10 yılın ikinci yarısı yüksek riskli olacak. Ukrayna'ya karşı yürütülen savaş ve Orta Doğu'daki çatışmalar jeopolitik dengeleri alt üst etti. Uzak Doğu'da da tansiyon yükseliyor."

REKLAM

"Biz Avrupalılar tetikte olmalıyız," diye ekledi.

Zamanın ne kadar değiştiğinin bir göstergesi olarak von der Leyen, İkinci Dünya Savaşı'nın külleri arasında bir barış projesi olarak kurulan AB'nin "özünde bir güvenlik projesi" olarak görülmesi gerektiğini belirtti ve bloğun savunma politikasının "sistematik bir şekilde elden geçirilmesi" çağrısında bulundu.

Başkan'ın ikinci dönem için hazırladığı kılavuz ilkeler, önümüzdeki beş yıl içinde savunmanın en önemli öncelik olacağını şüpheye bırakmayacak şekilde ortaya koydu. Belgede, silah endüstrisine kamu ve özel sektör yatırımlarının arttırılması, yerli yüksek teknolojinin teşvik edilmesi, ortak askeri teçhizat alımlarının düzenlenmesi, siber savunma kabiliyetlerinin arttırılması ve hibrit saldırılara karşı yaptırımların güçlendirilmesi gibi bir dizi öneri yer alıyor.

Von der Leyen ayrıca özel bir Savunma Komiseri atamayı planlıyor ancak savunmayı tamamen üye devletlerin ellerine bırakan AB anlaşmalarında belirlenen sınırlar göz önüne alındığında bu yeni ofisin ne kadar "gerçek güce" sahip olacağı belirsizliğini koruyor.

REKLAM

"Avrupalılar mevcut güvenlik tehditlerini ciddiye alsalar bile, savunma sanayilerimizi yeniden yapılandırmak zaman ve büyük yatırımlar gerektirecektir" diyen von der Leyen, sözlerini şöyle sürdürdü: "Amacımız kıta ölçeğinde savunma üretimi oluşturmak olmalıdır."

Transatlantik ittifakın sadık bir savunucusu olan Başkan, Amerika'nın Ukrayna'ya verdiği ve Brüksel'in Donald Trump'ın kasım ayındaki ABD Başkanlık Seçimleri'ni kazanması halinde azalmasından korktuğu desteğin önemini vurguladı.

Washington'un desteğini çekmesi halinde Avrupa'nın bu büyük boşluğu doldurmasının maddi olarak imkansız hale geleceği düşünülüyor.

"ABD'nin savaşın başından bu yana Ukrayna'ya verdiği desteğin önemini ne kadar vurgulasam azdır. Amerika bir kez daha tüm Avrupalıların özgürlüğü için ayağa kalkmıştır. Bunun için derin bir minnettarlık ve aynı zamanda derin bir sorumluluk duygusu hissediyorum," diyen von der Leyen, "Avrupa'yı korumak her şeyden önce Avrupa'nın görevidir" diye de ekledi.

REKLAM
Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

AB liderleri, von der Leyen'in Komisyon atamalarında cinsiyet eşitliği talebini görmezden geldi

Çin, Von der Leyen'e Tayvan konusunda 'ateşle oynuyor' uyarısı yaptı

Von der Leyen: Orban'ın Moskova ziyareti 'Rusya'yı memnun etme misyonu'