Newsletter Haber Bülteni Events Etkinlikler Podcasts Video Africanews
Loader
Bize Ulaşın
Reklam

Güney Kıbrıs NATO üyeliğini hedefliyor: Türkiye bu girişimi reddedebilir

Kıbrıs'a ait bir askeri helikopter, İngiliz sömürge yönetiminden bağımsızlığını kazanmasının 63. yıl dönümünde düzenlenen askeri geçit töreninin üzerinde uçuyor, 1 Ekim 2023
Kıbrıs'a ait bir askeri helikopter, İngiliz sömürge yönetiminden bağımsızlığını kazanmasının 63. yıl dönümünde düzenlenen askeri geçit töreninin üzerinde uçuyor, 1 Ekim 2023 ©  AP Photo/Petros Karadjias, File
© AP Photo/Petros Karadjias, File
By Oman Al Yahyai & AP
Yayınlanma Tarihi
Haberi paylaşın Yorumlar
Haberi paylaşın Close Button

Güney Kıbrıs Rum Kesimi Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulidis'in yorumları, adanın tarafsızlık politikasından ayrılışına işaret ediyor. Herhangi bir NATO'ya katılma girişimi Türkiye tarafından reddedilebilir.

REKLAM

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulidis Perşembe günü yaptığı açıklamada, Güney Kıbrıs'ın silahlı kuvvetlerinin ABD desteğiyle askeri ittifakın standartlarına getirilmesi için gerekli eğitim ve teçhizatı aldıktan sonra NATO üyeliğine başvurabileceğini belirtti.

Bu gelişme, Güney Kıbrıs'ın Soğuk Savaş döneminden beri süregelen tarafsızlık politikasından bir sapmaya işaret ediyor ve Hristodulidis'in geçen ay Washington'da ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı görüşmeyi izliyor.

Türkiye'nin itirazları nedeniyle Güney Kıbrıs'ın şu anda NATO'ya katılamayacağını kabul eden Hristodulidis, ABD'nin desteğiyle Güney Kıbrıs Ulusal Muhafızları'nın savunma yeteneklerinin geliştirilmesinin önemini vurguladı.

"Ulusal Muhafızların bu tür fırsatları kaybetmesini istemiyoruz" diyen Cumhurbaşkanı, Güney Kıbrıs'ın bu konuda ABD ile görüşmelerde bulunduğunu da sözlerine ekledi. "Her şey yerli yerine oturduğunda Kıbrıs Cumhuriyeti, NATO üyesi bir devlet olabilir."

Hristodulidis, Türkiye'nin Güney Kıbrıs'ın olası NATO üyeliğine ilişkin itirazlarının nasıl ele alınabileceğini belirtmedi, ancak Kıbrıs Rum ve Kıbrıs Türk toplumları arasında barış görüşmelerinin yeniden başlatılması için Birleşmiş Milletler (BM) öncülüğünde devam eden çabalara işaret etti.

Hristodulidis, Kıbrıs'ın Orta Doğu'ya en yakın AB üyesi ülke olarak Lübnan'ın başkenti Beyrut'a sadece 182 kilometre mesafedeki stratejik konumunun, askeri altyapısında planlanan iyileştirmelerin arkasındaki itici faktör olduğunu vurguladı.

Halihazırda Lübnan'dan olası tahliyeler için ABD Deniz Piyadeleri ve V-22 Osprey uçaklarına ev sahipliği yapan Güney Kıbrıs'ın Andreas Papandreou hava üssünün modernize edilmesi için ABD ile görüşmeler sürüyor. Cumhurbaşkanı, AB ile de bir deniz üssünün iyileştirilmesi için görüşmelerin devam ettiğini söyledi.

Hristodulidis, "Kıbrıs Cumhuriyeti'nin caydırıcı yeteneklerinin güçlendirilmesi son derece önemlidir" dedi. "Hem ABD ve NATO hem de Avrupa Birliği yönündeki her fırsattan yararlanıyoruz."

Arka plan

Türkiye'de "Kıbrıs Barış Harekâtı", Yunanistan'da "Kıbrıs Türk İstilası" olarak bilinen ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin "Atilla Harekâtı" koduyla düzenlediği askeri operasyon, 20 Temmuz 1974'te, o dönemki CHP - Milli Selamet Partisi (MSP) koalisyonunun kurduğu 37'nci hükümette başbakan olarak görev yapan Bülent Ecevit'in emriyle gerçekleşti.

Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Konseyi'nin (Council of Europe - CoE) "işgal" olarak tanımladığı harekâta gerekçe olarak Ankara, İngiltere, Türkiye ve Yunanistan'ın taraf olduğu Zürih ve Londra Antlaşmasını gösteriyordu.

"Garanti Antlaşması" olarak da bilinen metinde, Rum ve Türk toplumlarının birbirlerine baskı kuramayacağı, bu gibi durumlarda garantör devletlerin engellemede bulunabileceği belirtiliyor.

15 Temmuz 1974'te, Yunanistan'ın desteğiyle yapılan Kıbrıs Darbesi'nden hemen sonra harekâtın ilk ayağı, 14 Ağustos'ta da ikinci ayağı düzenlendi. Silahlar sustuğunda Lefkoşa'nın kuzeyi dahil adanın yüzde 37'si Türklerin kontrolündeydi.

Harekat sona erdiğinde Türk tarafının kaybı 3.841, Rum ve Yunan tarafınınki de 16.000 dolaylarındaydı. Bu süreçte 270 sivilin öldüğü, 803'ünün kaybolduğu ve 1.000'in üzerinde insanın yaralandığı biliniyor.

Türk ve Rum toplumları arasındaki gerginliğin bir sonucu olan Kıbrıs Harekatı nedeniyle 140.000 ila 200.000 Rum, 42.000 ila 65.000 Türk zorunlu olarak adada yer değiştirdi.

Erişilebilirlik kısayollarına git
Haberi paylaşın Yorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Güney Kıbrıs, mali suçlar ve yaptırımların delinmesiyle mücadele konusunda FBI rehberini benimseyeceğini açıkladı

Güney Kıbrıs, doğal gaz lisansı için Körfez enerji şirketleriyle görüşüyor

AB, Libya Sahil Güvenliği’ne finansmanı kesme çağrısını reddetti