Newsletter Haber Bülteni Events Etkinlikler Podcasts Video Africanews
Loader
Bize Ulaşın
Reklam

Rapor: Metan emisyonları durdurulmazsa küresel ısınma kontrol edilemeyecek

Charlie Riedel
Charlie Riedel ©  AP Photo
© AP Photo
By Marta Pacheco
Yayınlanma Tarihi
Paylaş Yorumlar
Paylaş Close Button

Metan, karbondioksitten çok daha güçlü bir ısı tutma kapasitesine sahip olsa da atmosferde 10-12 yıl kalıyor. Bilim insanları bu nedenle metan emisyonlarının hızlıca azaltılmasının sıcaklık artışını yavaşlatmada etkili olabileceğini vurguluyor.

Dünya genelinde metan emisyonları, 2021’de birçok ülkenin imzaladığı küresel taahhüde rağmen artmaya devam ediyor. Brezilya'da düzenlenen COP30 iklim zirvesinde yapılan uyarıya göre bu durum, iklim değişikliğini sınırlamak için kritik öneme sahip hedefleri ciddi tehlikeye atıyor.

Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) ve İklim ve Temiz Hava Koalisyonu (CCAC) tarafından hazırlanan 2025 Küresel Metan Durum Raporu, metan konusunda ilerleme sağlanmış olsa da dünyanın 2050’ye kadar küresel ısınmayı 1,5°C ile sınırlamakta zorlanacağını belirtiyor.

Metan; fosil yakıt üretimi, hayvancılık ve diğer kaynaklardan salınan karbon dışı bir sera gazı ve küresel ısınmayı arttırıyor. Uluslararası Enerji Ajansı’na (IEA) göre metan, sanayi devriminden bu yana küresel sıcaklık artışının yaklaşık yüzde 30’undan sorumlu.

Metan, karbondioksitten çok daha güçlü bir ısı tutma kapasitesine sahip olsa da atmosferde yalnızca 10-12 yıl kalıyor. Bilim insanları bu nedenle metan emisyonlarının hızlıca azaltılmasının sıcaklık artışını yavaşlatmada etkili olabileceğini vurguluyor.

Ancak yeni rapor, metan emisyonlarının hâlâ yükseldiğini ve mevcut hedeflerin tutturulamadığını ortaya koyuyor.

UNEP ve CCAC’e göre mevcut ulusal politikalar ve taahhütlere dayanarak 2030’a kadar sadece yüzde 8’lik net bir azalma öngörülüyor. Bu oran, 159 ülke ve Avrupa Komisyonu’nun katılımıyla COP26’da kabul edilen yüzde 30’luk Küresel Metan Taahhüdü hedefinin çok gerisinde.

UNEP İcra Direktörü Inger Andersen “Metan emisyonlarını azaltmak, iklim krizini yavaşlatmak ve insan sağlığını korumak için atabileceğimiz en hızlı ve etkili adımlardan biri,” diyor.

Rapor, 2030’a kadar hedeflere ulaşmanın tek yolunun hâlihazırdaki yasal düzenlemelerin uygulanması olduğunu belirtiyor. AB ülkelerinde kabul edilen düzenlemeler buna örnek gösteriliyor.

UNEP’in sunduğu çözümler arasında sızıntı tespit ve tamir programları, terk edilmiş petrol ve gaz kuyularının kapatılması ve pirinç tarımında su yönetimi uygulamaları bulunuyor.

Avrupa Birliği Enerji Komiseri Dan Jørgensen, raporun açıklanmasının ardından yaptığı açıklamada, amacın sanayilerin metan emisyonlarını azaltmasına yardımcı olacak teknolojik çözümleri hızla ölçeklendirmek olduğunu söyledi.

“Metan Taahhüdü, hedefleri somut ilerlemeye dönüştürdü,” diyen Jørgensen şöyle devam etti: “Ülkeler ve şirketler, metan azaltımının mümkün olduğunu ve daha temiz hava, daha güçlü ekonomiler ve daha güvenli bir iklim sağladığını gösteriyor.”

UNEP ve CCAC, 2030 hedefinin yüzde 80’inden fazlasının düşük maliyetle gerçekleştirilebileceğini; azaltım potansiyelinin yüzde 72’sinin enerji, yüzde 18’inin atık, yüzde 10’unun tarım sektöründen sağlanabileceğini hesaplıyor.

Yaptırımların Güçlendirilmesi Çağrısı

Temiz Hava Görev Gücü’nden Jonathan Banks, yalnızca küresel enerji sektörünün bile 2030’a kadar metan emisyonlarını yüzde 86’ya kadar azaltabileceğini ve yılda yaklaşık 94 milyon tonluk azaltım sağlayabileceğini belirtiyor. Banks, bunun sektör gelirlerinin küçük bir kısmıyla mümkün olduğuna dikkat çekiyor.

“Artık ihtiyacımız olan şey, yaşam süremiz içinde iklim eğrisini aşağı kıracak bu dev potansiyeli hayata geçirmek için acil ve koordineli bir eylem,” diyen Banks, özellikle petrol ve gaz düzenlemelerinde 'ısrarlı denetim ve izleme açıklarının' kapatılması gerektiğini vurguladı.

Rapor, kömür sektörünün ise “küresel gönüllü girişimlerin eksikliği” nedeniyle diğer sektörlere göre ciddi şekilde geride kaldığını belirtiyor.

İklim düşünce kuruluşu Ember’a göre Polonya, son yıllarda AB’nin toplam kömür madeni metan emisyonlarının yüzde 60’ından fazlasını tek başına üretiyor.

Ember kıdemli analisti Sabina Assan, AB’nin 2024’te kabul ettiği metan yasasının Polonya’nın madenci kaynaklı metan emisyonlarını düşürmede belirleyici olabileceğini, ancak yetersiz denetim ve caydırıcı olmayan yaptırımların etkinliği azaltacağını söylüyor.

Assan “Üye ülkeler, AB’yi derin ve güvenilir metan kesintilerini sağlayan ilk bölge haline getirmek ve uzun zamandır geride kalan kömür sektöründe somut adımları başlatmak için tam uygulamanın arkasında durmalı,” dedi.

Erişilebilirlik kısayollarına git
Paylaş Yorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Araştırmacılar, küresel metan emisyonlarının üçte ikisinin insan kaynaklı olduğunu belirtiyor

Ursula von der Leyen'in Ukrayna'yı desteklemek için hazırladığı seçenekler mektubunda neler öne çıkıyor?

Fico, Avrupa Parlamentosu'nda yeni bir grup kurmayı planlıyor