Newsletter Haber Bülteni Events Etkinlikler Podcasts Video Africanews
Loader
Bize Ulaşın
Reklam

Karaoke videolarından casusluk iddialarına: TikTok'un serüveni

TikTok tutkunları Mona Swain (ortada) ve kız kardeşi Rachel Swain (sağda), Kongre Binası'nda bir pankartla. Pankartta "TikTok'taki 170 milyon Amerikalıdan biriyim" yazıyor.
TikTok tutkunları Mona Swain (ortada) ve kız kardeşi Rachel Swain (sağda), Kongre Binası'nda bir pankartla. Pankartta "TikTok'taki 170 milyon Amerikalıdan biriyim" yazıyor. ©  Jacquelyn Martin/Copyright 2025 The AP. All rights reserved.
© Jacquelyn Martin/Copyright 2025 The AP. All rights reserved.
By Cagla Uren
Yayınlanma Tarihi
Haberi paylaşın Yorumlar
Haberi paylaşın Close Button

17 Ocak'ta Yüksek Mahkeme flaş bir kararla, TikTok yasağının uygulanmasının önünü açtı. Gözler şimdi pazar günü yaşanacak gelişmelere çevrilmiş durumda.

REKLAM

Popüler sosyal medya uygulaması TikTok, 19 Ocak Pazar günü ABD'de yasaklanabilir. ABD'de uygulanacak olası bir yasak, Avrupa ve diğer ülkelerden düzenleyicileri de uygulamayı yasaklama konusunda cesaretlendirebilir.

Dolayısıyla 19 Ocak'ta veya siyasi koşullara göre daha ileri bir tarihte gelmesi beklenen TikTok yasağı, Çinli video uygulamasının küresel ölçekteki geleceği için de son derece önemli bir karar olacak.

ABD'li yetkililer TikTok'un Çinli sahibi ByteDance'e uygulamayı satması için 19 Ocak'a kadar süre veren bir yasayı geçen yıl ilk kez onayladı. İlk olarak 14 Mart 2024'te Temsilciler Meclisi tarafından kabul edilen yasa tasarısı, ByteDance'in TikTok'u ABD'li bir şirkete devretmesini öngörüyor. Aynı yıl 15 Mart'ta Senato'dan da onay alan yasa, uygulamanın satılmaması durumunda tamamen yasaklanmasını içeriyor.

17 Ocak'ta Yüksek Mahkeme de flaş bir kararla, söz konusu yasanın uygulanmasının önünü açtı. Gözler şimdi pazar günü yaşanacak gelişmelere çevrilmiş durumda.

Peki TikTok nasıl küresel bir fenomene dönüştü, başarısının ve yasaklanmasının perde arkasında ne yatıyor?

TikTok'un yükselişi

TikTok, şarkılarla ve çeşitli seslerle dudak senkronizasyonu sağlamaya odaklanan Musical.ly uygulaması ve video paylaşım platformu Douyin'in birleşmesiyle ortaya çıktı.

Musical.ly, 2014'te Şanghay'da kuruldu ve sadece birkaç yıl içinde oldukça popüler hale geldi. Platform, 2017'de Çinli internet şirketi ByteDance tarafından 800 milyon dolara satın alındı ​​ve ByteDance'in Musical.ly'nin dünya çapındaki 60 milyon kullanıcısına ulaşmasını sağladı.

Böylelikle Musical.ly'nin ABD'deki kullanıcı tabanına erişen ByteDance, Çin odaklı ürünü Douyin'in özelliklerini de alarak küresele hitap eden TikTok'u geliştirdi. Çinli kullanıcılar TikTok yerine halen büyük ölçüde Douyin kullanıyor.

TikTok'un dünya hakimiyetine doğru ilerleyişi, indirmelerde Facebook, Instagram, Snapchat ve YouTube'u ilk kez geçtiği 2018'de dikkati çekti. Uygulama ertesi yıl, dünyanın en çok indirilen dördüncü oyun dışı uygulaması oldu. 2022'de ise dünyanın en çok indirilen uygulaması haline geldi.

Temmuz 2024 itibarıyla TikTok'un küresel aylık aktif kullanıcı sayısı 1,2 milyara ulaştı. Kullanıcılar Endonezya ve ABD'de yoğunlaşıyor. Endonezya'da yaklaşık 157,6 milyon kullanıcı varken, ABD'de ise yaklaşık 120,5 milyon kullanıcı mevcut.

Platformun alameti farikası: Algoritmalar

TikTok'un küresel başarısının ardında kullanımı kolay video üretme ve tasarım araçları ile geniş müzik kütüphanesi yer alıyor. Ancak en büyük özelliği içerik üreticisi ve tüketicisi arasındaki ayrımı bulanıklaştıran algoritmaları.

TikTok kullanıcıları, hiçbir hesabı takip etmese bile ekranlarında sonu gelmeyen bir video akışıyla karşı karşıya kalıyor. Bu da her kullanıcının aynı zamanda bir fenomen olabileceği anlamına geliyor. Zira hiç takipçisi olmayan bir hesaptan paylaşılan video, başka kullanıcıların ekranlarına düşüp de beğeni aldığında son derece hızlı bir şekilde binlerce ve hatta milyonlarca izleyiciye ulaşabiliyor.

Bir TikTok fenomeni Yüksek Mahkeme kararının ardından protestoda
Bir TikTok fenomeni Yüksek Mahkeme kararının ardından protestoda Jacquelyn Martin/Copyright 2025 The AP. All rights reserved.

Ayrıca kullanıcılar videoları izlemeye ve beğenmeye başladıkça ekrana düşen içeriklerin yapısı da değişiyor. Platform, hangi videoların hangi kullanıcının ilgisini çekeceğini tahmin etmede de son derece başarılı.

TikTok'un başarısının ardından YouTube, Instagram ve diğer sosyal medya platformları da kısa video akışlarını sistemlerine entegre etti. Hatta bu platformlar birçok kez TikTok'un özelliklerini "kopyalamaya çalışmakla" suçlandı.

Ancak TikTok'un algoritmalarının sırrını kimse çözemedi.

'Algoritmanın sırrını çalışanlar bile bilmiyor'

"TikTok Boom: Çin'in Bomba Uygulaması ve Sosyal Medyada Süper Güç Yarışı" (TikTok Boom: China's Dynamite App and the Superpower Race for Social Media) kitabının yazarı Chris Stokel-Walker, bu algoritmaların arkasındaki kesin faktörlerin bilinmediğini vurguluyor.

The Guardian'a konuşan Stokel-Walker, kitabında TikTok'ta neyin viral olduğunu takip etmekle görevlendirilmiş bir kişiyle konuştuğunu aktarıyor:

"Bana 'Bunun tarifi, sihirli bir formülü yok. Algoritma ekibi bile bu sorunun cevabını bilmiyor. Çok sofistike,' dedi."

Bu arada ABD'de onaylanan son yasanın ardından TikTok'un satışı gündeme geldiğinde bu algoritmaların nasıl satılacağı da tartışma konusu oldu.

Şimdiye dek birkaç taraf, platformu satın almakla ilgilendiğini ifade etti ama ByteDance defalarca satmayı planlamadığını söyledi. Uzmanlar ayrıca Çin hükümetinin TikTok'un beğenilen algoritmasını açığa çıkaracak bir satışı onaylama ihtimalinin düşük olduğunu belirtiyor.

TikTok'un algoritma olmadan satılmasının da uygulamanın ABD versiyonunu diğer küresel içeriklerden kopuk bir hale getireceği düşünülüyor.

TikTok neden yasaklanmak isteniyor?

Platformu yasaklamayı öngören tasarının arkasında ByteDance’in Çin Komünist Partisi’yle (ÇKP) olası bağları ve ABD’li yurttaşların verilerini toplaması ihtimali var. ABD’li yetkililer, uzun süredir, şirketin bu verileri Çin’e verme ihtimali üzerinde duruyor.

ABD'nin yanı sıra Kanada, Avustralya, İngiltere ve Fransa’daki parlamenterler de TikTok’un Çin hükümetine kullanıcı verilerini verdiği endişesiyle uygulamaya çeşitli kısıtlamalar uygulamıştı.

ABD'li yetkililer, hassas kullanıcı bilgilerine yabancı kuruluşlar (özellikle Çin hükümeti) tarafından erişilebileceğinden ve bu verilerin istismar edilebileceğinden endişelendiklerini söylüyor. Ayrıca, Çin hükümetine istihbarat toplama amacıyla özel şirketlerden ve bireysel kullanıcılardan veri talep etme yetkisi veren Çin'in ulusal güvenlik yasaları da bir gerekçe olarak sunuluyor.

TikTok yetkilileri ise ABD'li kullanıcıların verilerini Çin hükümetiyle paylaşmadığını ve paylaşmayacağını savunuyor. Ancak daha önce TikTok çalışanlarının katıldığı 80’den fazla toplantıdan sızdırılan ses kayıtlarıyla yapılan haberler, ByteDance’in Çin merkezli çalışanlarının kullanıcılarla ilgili kamuya açık olmayan verilere birden fazla kez eriştiğini ileri sürmüştü. Bu da durumu daha da kötüleştirmişti. O dönemde Donald Trump'ın ilk yönetimi devam ediyordu ve Trump, TikTok’u yasaklamakla tehdit eden ilk başkan olmuştu.

Daha sonra Joe Biden yönetimi de ByteDance’in hisselerini ABD’li bir şirkete satmasını talep etmeye başladı.

1,5 milyar dolarlık Teksas Planı

İlk olarak TikTok CEO’su Shou Chew, Mart 2023’te ABD Kongresi’nde yaklaşık 5,5 saat sorguya çekildi. Shou ilk kez çıktığı Kongre'de verileri Çin hükümetiyle paylaşmadıklarını savunmaya devam etti.

Shou ayrıca, Kongre'deki ifadesinde ABD hükümetini yumuşatmak ve verilerin güvenliğini garanti altına almak için Teksas Planı adı verilen bir girişim de duyurdu.

TikTok CEO'su Shou Zi Chew, 31 Ocak 2024 Çarşamba günü Kongre'de çocuk güvenliğiyle ilgili bir Senato Yargı Komitesi duruşmasında ifade veriyor.
TikTok CEO'su Shou Zi Chew, 31 Ocak 2024 Çarşamba günü Kongre'de çocuk güvenliğiyle ilgili bir Senato Yargı Komitesi duruşmasında ifade veriyor. Manuel Balce Ceneta/Copyright 2024 The AP. All rights reserved.

1,5 milyar dolarlık bu planda TikTok kullanıcısı ABD’lilerin verilerinin yine ABD’de tutulması öngörülüyordu. Bu plan uyarınca TikTok, ABD’li kullanıcıların verilerinin Çin’de değil, Singapur ve ABD’de tutulduğunu ve burada bir Amerikan şirketi olan Oracle tarafından işletilen bulut altyapısı üzerinden yönlendirildiğini açıkladı.

Şirket aynı dönemde Avrupa Birliği (AB) vatandaşlarının TikTok verilerinin işlenmesi için de İrlanda'da ayrı bir veri merkezi kurdu.

Shou, Kongre’deki ifadesinde halihazırda işleyişin ideal olmadığını ama Teksas Planı kapsamında idealleşeceğini savunuyordu.

Ancak ABD, Shou'nun sunduğu Teksas Planı'na ikna olmadı.

TikTok, ABD-Çin teknoloji savaşında bir cephe mi?

ABD hükümetinin TikTok kararına dair en çok dile getirilen gerekçe ulusal güvenlik endişeleri. Ancak bu gerekçe aslında çok daha geniş bir bağlamda, ABD ve Çin arasındaki teknoloji savaşlarında da sıklıkla dile getiriliyor.

Nitekim ABD, Çinli teknoloji devi Huawei’nin 5G altyapısını da ulusal güvenlik tehdidi olarak gördüğü için şirkete yaptırımlar uyguluyor. Benzer şekilde TikTok’un ABD'de yasaklanması da aslında Çinli teknoloji şirketlerine yönelik bir dizi kısıtlamanın parçası olarak görülüyor. Bazı uzmanlar bunun aslında siyasi bir karar olduğu görüşünde.

Ayrıca, ABD Ticaret Bakanlığı, Çin'e yönelik çip ihracatına da ek kısıtlamalar getirmişti. Bu kapsamda, 24 tür çip üretim donanımı ve yarı iletkenlerin geliştirilmesinde kullanılan üç tür yazılımın Çin'e ihracatı sınırlandırılmıştı. Ayrıca, yapay zeka sistemlerinde kullanılan Yüksek Bant Genişlikli Hafıza (HBM) çiplerinin de Çin'e ihracatı yasak. 

Bu noktada iki ülkenin jeopolitik bir güç mücadelesi içinde olduğu da söylenebilir. Bu mücadelenin merkezinde ise Tayvan yer alıyor. Çin, küresel yarı iletken üretiminde lider konuma sahip olan Tayvan'ı kendi toprağı olarak kabul ederken, ABD ise Çin'in bölgedeki hakimiyetini kırmak için ihracat kontrolleri de dahil olmak üzere bir dizi önleme başvuruyor.

Üstelik ABD bu ihracat kontrollerine müttefiklerinin de katılması için çabalıyor. Geçen yıl ABD'nin Çin'e yönelik ihracat boykotu çağrısında bulunmasının ardından Hollanda ve Japonya da ihracat kontrollerine katılmıştı.

Buna karşılık Çin de kendi pazarında Google, Facebook, Twitter gibi Batılı teknoloji devlerini engelleyerek yerli alternatiflerini teşvik ediyor. Çin, ABD’nin teknolojiyi küresel hegemonyasını sürdürmek için kullandığını savunuyor.

Siyasi bir araç olarak TikTok

ABD'li siyasiler ayrıca, TikTok'un ÇKP propagandası için kullanıldığı yönünde iddialar da ortaya atıyor. Örneğin, Cumhuriyetçi Senatör Jim Risch, "TikTok, çocuklarımızı ve torunlarımızı Çin Komünist Partisi'nin manipülasyonuna karşı özellikle savunmasız hale getiren bir 'beyin yıkama makinesi'," ifadelerini kullanmıştı.

TikTok gerçekten de ABD'deki genç seçmenlerin çeşitli sosyal ve politik konulardaki görüş ve tutumlarını şekillendirmede önemli bir platform haline geldi. Örneğin ABD Başkanı Biden'ın öğrenci borçlarını hafifletmeye yönelik sınırlı girişimi, TikTok'ta dalga dalga yayılan bir alay furyasını tetiklemişti.

Özellikle Trump, Kasım 2024'teki son ABD Seçimleri öncesinde kampanyasının önemli bir ayağını TikTok'ta kurguladı. Hatta TikTok yasağını ilk dile getiren de kendisi olmasına rağmen son günlerde uygulamanın yasaklanmasını erteletmek için Yüksek Mahkeme'ye başvuruda bile bulundu.

Trump'ın tavrı net değil: Kesin yasaklanacak mı?

Öte yandan, TikTok'un satışı için verilen son tarih olan 19 Ocak, Biden'ın başkanlık görevini Trump'a devretmesinden bir gün önceye denk geliyor.

Bu nedenle Biden'ın böyle büyük bir karara görevdeki son gününde imza atması pek olası görülmüyor.

Yani yasanın uygulanmasına ilişkin sorumluluk Trump yönetimine kalacak. Trump'ın bu konuda ne yapacağı ise net değil.

Trump'ın 20 Ocak'ta başkanlık görevine başlaması bekleniyor.
Trump'ın 20 Ocak'ta başkanlık görevine başlaması bekleniyor. AP Photo

Yasağın uygulanmasına onay veren Yüksek Mahkeme kararının açıklanmasından kısa bir süre sonra CNN'e bir mülakat veren Trump, "Nihayetinde bu bana bağlı, dolayısıyla ne yapacağımı göreceksiniz," dedi.

Öte yandan Trump'ın yasağı siyasi bir çözüm bulunana kadar ertelemek istediği de biliniyor. Nitekim cuma günü Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ile bir telefon görüşmesi yaptığını ve "TikTok ve diğer birçok konu hakkında harika bir konuşma" yaptıklarını söylemişti.

Ancak yeni yönetimin TikTok yasağını erteletmek için nasıl bir yol izleyebileceği bilinmiyor.

Yasak, ifade özgürlüğü için tehdit mi?

Platform ayrıca, Filistin yanlılarının sesini duyurması için de önemli bir mecra haline geldi. Bu yüzden birçok kişi, yasağın ifade özgürlüğüne zarar verebileceğini düşünüyor.

Benzer şekilde ifade özgürlüğü savunucusu gruplar, böyle bir yasanın internetin genelinde derin bir etki yaratabileceğini belirterek yasağa şiddetle karşı çıkıyor.

Free Press’in politika danışmanı Jenna Ruddock, Guardian'a yaptığı açıklamada, “TikTok mükemmel değil ama onu yasaklamak yanlış çözüm,” dedi.

“Meta ve Google’ın sahip olduğu platformlar dahil tüm popüler platformlar gibi TikTok da kullanıcıları hakkında çok fazla veri topluyor. Ancak ifade özgürlüğüne yönelik alanların tek taraflı olarak ortadan kaldırılması, insanların bilgiye erişimini sınırlandırıyor ve geliştiricilerin topluluk oluşturma yollarını kesiyor.”

Amerikalıların ne kadarı yasağa uyacak?

İnternetin merkezi olmayan yapısı nedeniyle yasağın uygulanması da karmaşık bir süreç olacak. Öncelikle TikTok’u indirilebilir halde tutan tüm uygulama mağazaları günlük ceza ödeyecek. Ancak uygulamayı telefonlarında bulunduran kullanıcılar için bireysel kullanımı durdurmak zor olabilir.

İnternet servis sağlayıcıları da TikTok ile ilişkili IP adreslerini engellemek zorunda kalabilir. Ancak bu tür önlemler, kullanıcı IP'lerini başka konumlara yönlendiren VPN uygulamaları sayesinde atlatılabilir. Security.org'a göre 2024 itibarıyla Amerikalı yetişkinlerin yaklaşık yüzde 46'sı, yani 100 milyondan fazla kişi VPN kullanıyor.

Son dönemde Amerikalılar arasında TikTok yasağına yönelik kamuoyu desteği de azalmış gibi görünüyor. 15 Temmuz-4 Ağustos 2024 ​​arasında Pew Araştırma Merkezi tarafından yapılan bir anket, ABD'li yetişkinlerin yüzde 32'sinin TikTok'un yasaklanmasını desteklediğini belirtti. Mart 2023'te bu oran yüzde 50 olarak belirlenmişti.

Başka hangi ülkeler TikTok'a kısıtlama uyguluyor?

ABD dışında çeşitli gerekçelerle TikTok'a yönelik kısıtlamalar uygulayan ülkeler var. Örneğin 2020'de Hindistan, ulusal güvenlik endişeleri nedeniyle TikTok'u yasaklamıştı. Bu yasak, Çin'le yaşanan sınır çatışmalarının ardından uygulamaya konmuştu.

Endonezya ve Bangladeş de pornografi ve uygunsuz içeriklerin yayılması endişesiyle TikTok'u geçici olarak yasaklamıştı. Daha sonra uygulama, belirli düzenlemeler ve içerik denetimleri sonrasında yeniden kullanıma açılmıştı.

İngiltere, Fransa, Belçika ve Danimarka gibi Avrupa ülkeleri de veri gizliliği ve siber güvenlik endişeleri nedeniyle uygulamayı kısıtlama yoluna gitmişti.

Erişilebilirlik kısayollarına git
Haberi paylaşın Yorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Donald Trump, TikTok yasağını 75 gün daha erteledi

İtalya, casus yazılımla gazeteci ve aktivistleri gözetlediği iddiasını yalanladı

Yapay zeka insanların gerçeklikle bağlarını neden koparıyor?