Newsletter Haber Bülteni Events Etkinlikler Podcasts Video Africanews
Loader
Bize Ulaşın
Reklam

Karşınızdaki kişinin sizi gerçekten dinlediğini anlamanın yolu

Arşiv görüntüsü
Arşiv görüntüsü ©  Unsplash
© Unsplash
By Cagla Uren
Yayınlanma Tarihi
Paylaş Yorumlar
Paylaş Close Button

Yeni araştırma, nefes almak gibi otomatik olarak yaptığımız göz kırpma eyleminin aslında derin bir bilişsel kontrole işaret ettiğini gösteriyor.

Yeni bir araştırma, göz kırpma alışkanlığımızın sadece gözlerimizi nemli tutmadığını, aynı zamanda beynimizin konuşulanları anlamak için harcadığı çabayı da yansıttığını ortaya koydu.

Bulgular, karşınızdaki kişinin göz kırpma alışkanlığının aslında o anda söylediklerinize gerçekten dikkat edip etmediğini anlamanın da bir yolunu sunuyor.

Concordia Üniversitesi tarafından yürütülen ve bilimsel dergi Trends in Hearing'de yayımlanan çalışmaya göre, nefes almak gibi otomatik olarak yaptığımız göz kırpma eylemi aslında derin bir bilişsel kontrole işaret ediyor.

Araştırmacılar, 50 yetişkin katılımcı üzerinde yaptıkları deneylerde, insanların gürültülü bir ortamda birini anlamaya çalışırken göz kırpma sayılarını bilinçli olmadan azalttıklarını keşfetti. Katılımcılara kulaklıklarla farklı gürültü seviyelerinde cümleler dinletildi ve özel göz takip gözlükleriyle her hareket kaydedildi.

Sonuçlar oldukça net: Arka plan gürültüsü arttıkça ve konuşmayı anlamak zorlaştıkça, göz kırpma hızı önemli ölçüde düşüyor. Uzmanlara göre bu durum, beynin "önemli bir bilgiyi kaçırmamak için" uyguladığı bir strateji.

Çalışmanın başyazarı Penelope Coupal, "Göz kırpma rastgele gerçekleşmiyor," diyor.

"Aslında, dikkat çeken ve önemli bir bilgi sunulduğunda sistemli bir şekilde daha az göz kırpıyoruz."

Işık seviyesi sonucu değiştirmiyor

Araştırmanın en şaşırtıcı sonuçlarından biri de ışık faktörü oldu.

Deneyler; parlak, loş ve tamamen karanlık odalarda tekrarlandı. Işık seviyesi ne olursa olsun, zihinsel çaba arttığında göz kırpma oranının düşme eğilimi değişmedi.

Bu da göz kırpmanın sadece göze giren ışığı ayarlamak veya gözü korumak için değil, doğrudan beyindeki "yönetici işlevlerle" bağlantılı olduğunu kanıtlıyor.

Beyin fonksiyonlarını ölçmek için yeni bir araç

Daha önceki araştırmalar zihinsel çabayı ölçmek için genellikle göz bebeği büyümesini (pupillometri) kullanıyordu. Ancak bu yeni çalışma, göz kırpma sıklığının bilişsel yükü ölçmek için çok daha basit ve etkili bir yöntem olabileceğini gösteriyor.

Psikoloji Bölümü'nden Doç. Dr. Mickael Deroche durumu şöyle özetliyor: "Göz kırpmak hem görsel hem de işitsel bilgi kaybıyla ilişkilidir. Önemli bir bilgi geleceğini sezdiğimizde göz kırpmayı baskılamamızın nedeni muhtemelen budur."

Erişilebilirlik kısayollarına git
Paylaş Yorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

2026'ya damga vuracak yeni flört trendi: Yapay zekayla belirsiz ilişki

Evcil hayvanlar iklim iletişimine nasıl yardımcı oluyor?

İletişimde sessiz kriz: Kuşaklar arası 'emoji' çatışması