42 tekneden oluşan ve yaklaşık 450 aktivisti taşıyan filo, İsrail’in Gazze ablukasına meydan okumayı ve bölgede giderek kötüleşen kıtlık ortamına sembolik yardım ulaştırmayı amaçlıyordu. Çarşamba ile cuma günleri arasında gözaltına alınan aktivistlerin çoğu İsrail’e götürüldü ve bir kısmı halen gözaltında tutuluyor.
Madrid Uluslararası Havalimanı’nda onlarca aile üyesi ve destekçi, aktivistleri karşılamak için toplandı. İspanyol gazeteci Nestor Prieto, İsrailli görevlilerin “silahlarının lazerini vücutlarının hayati bölgelerine doğrulttuğunu” ve gözaltındakilere uykusuz bırakma yöntemleri uyguladığını iddia etti. İsrail Dışişleri Bakanlığı ise bu iddiaları “utanmazca yalanlar” olarak niteleyerek, gözaltında kalmayı tercih eden kişilerin gönüllü dönüş yerine resmi sınır dışı prosedürlerini seçtiğini savundu.
Aşırı sağcı İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, Ketziot hapishanesindeki personeli aktivistlerle ilgili tutumlarından dolayı övdü. Aktivistleri ise 'terör destekçileri' olarak niteledi.
Tutuklamalar, Türkiye, Kolombiya ve Pakistan’ın diplomatik tepkilerine, ayrıca Yunanistan’ın vatandaşlarına yönelik muameleyi protesto eden resmi şikayetine yol açtı.
Operasyon, ABD Başkanı Donald Trump’ın İsrail’e Gazze’deki hava saldırılarını durdurma çağrısında bulunduğu ve tarafların Kahire’deki görüşmeler öncesinde kısmen kabul ettiği yeni ateşkes planını gündeme getirdiği bir döneme denk geldi.