Hawaide sular yükseliyor

Hawaide sular yükseliyor
© 
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

“Akıntı her yükseldiğinde… benim boyumu geçtiğinde… büyük babam beni buraya getirirdi, bu rüya gibiydi. O, çok yağmur yağdığında “Hadi gidelim akıntıyı seyredelim” derdi.

Şimdiyse durum çok farklı. Daha önceden bu nehir çok nadir taşardı. Şimdiyse sadece boyuma ulaşmasından değil belkide iki katına çıkmasından bahsediyoruz. Bunu daha önce hiç görmemiştik.

Hawai’de 50 yılda belki 100 yılda bir görülen selleri artık birkaç yılda bir görmeye başladık.

Ve diğer bir acı durumsa artık suya giremiyorsunuz çünkü çok fazla bakteri var. Bunun nedeni de havaların ısınması. Bilimadamları leptospirosis adlı bakterinin durgun ve sıcak sularda çoğaldığını söylüyor. Ama bizim sularımız öyle değildi.

Ben soy ağacımı özellikle bu adada kırk kuşak geriye kadar takip edebiliyorum. Yerli Hawai inancına göre biz topraktan geldik. Sayılardan, yüzdelerden, verilerden anlamayız fakat anladığımız şey toprağın acı çektiği.

Bu genelde çlgınca gelir “ama bu topraklarla ilgili bir şeyler yanlış”. Karşılaştığım her yerlinin söylediği bir şey bu.

Sanki aileden birileri hastalanmış gibi bir şeylerin yanlış olduğunu hissediyorsunuz. Birşeyler boğazınıza düğümleniyor ve kesinlikle bir şeyler ters gidiyor diyorsunuz.

Eskiden burda 20-30 metre genişliğinde kumsal vardı, şimdi yok oldu. Bu deniz seviyesinin nasıl yükseldiğini açık bir şekilde gösteriyor.

Kıyı şeridini beton duvarlarla güçlendirmek gibi çalışmalar var. Ben çocukken böyle değildi. Bu yapıların hiçbiri burada yoktu. Yani kumsala ulaşmak için hiç bir zaman beton duvarları aşmak zorunda kalmadık.

Kısa bir süre önce başka yerlerden sahile kum taşınmasını öngören bir proje onaylandı. İstediğiniz kadar kum getirebilirsiniz ama su yükselmeye devam edecek. Okyanustaki suyun miktarını düşüremezsiniz, o da tabiki sahilleri etkileyecek.

Burayı çok seviyorum. Ama bu çok üzücü. Evinizin acı çektiğini görmek çok üzücü. Sanıyorum bu buraya pekde sık gelmeyen bilim adamlarının anlayamacağı bir şey.

Bu bizi etkiliyor. Sadece buradaki taşı toprağı değil bizi.

Bu toprak biziz, bu bizim ailemiz, bu bizim toplumumuz, yaşam tarzımız, kültürümüz.

Oğlumun benim çocukken yüzdüğüm nehirde yüzemeyecek olmasından nefret ediyorum. Bu beni korkutuyor çünkü onun yaşadığımız vadiyle benim sahip olduğum gibi bir ilişki kurmasını engeleyecek.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

New York, yükselen deniz seviyesi ve gökdelenlerin ağırlığıyla batıyor

Dünya Günü nedir? 5 maddede 22 Nisan Dünya Günü

AB anketine göre, AP seçimlerine katılım bu kez yüksek olacak