Suriye, Irak ve Afganistan’daki savaş şartlarından kaçan ve yönünü Almanya’ya çeviren binlerce sığınmacının bir bölümü Avusturya ve Almanya’ya
REKLAMSuriye, Irak ve Afganistan’daki savaş şartlarından kaçan ve yönünü Almanya’ya çeviren binlerce sığınmacının bir bölümü Avusturya ve Almanya’ya ulaştı.
Macaristan sınıra dikenli tel çekerek insan selini durdurmak istediyse de bu önlem etkili olamadı. Viktor Orban yönetimi Alman hükümetinden yeşil ışık almadan geçiş izni vermemişti. Türkiye’den Yunanistan’a geçen ve Balkanlar üzerinden Macaristan’a gelen binlerce kişi önce günlerce buradaki garlarda Almanya ve Avusturya’ya geçişlerine izin verilmesini bekledi. Bir kısmı ellerinde biletleri olmasına rağmen trenlere alınmazken, polisin zaman zaman sert bir şekilde müdahale ettiği görüldü.
Merkel yönetimi ise bir sürelik sessizlikten sonra kapıları açtığını duyurdu. Sığınmacılar büyük bölümü sivil toplum kuruluşları tarafından tertip edilen organizasyonlarda, hediyeler, alkışlar ve güleryüzle karşılandı.
Can havliyle kendisini doğup büyüdüğü toprakların dışına atan binlerce kişi için bu ağırlama kuşkusuz unutulmaz bir anlam ifade ediyor. Ancak bu göçün Almanya için ekonomik bir fayda sağlayabileceği de rakamların ortaya koyduğu bir diğer gerçek: Yüzde 6.4 seviyesinde işsizliğe ve yaşlanan nüfusa sahip olan ülkede hayati tehlikelerden kaçarak gelen bu kişiler aynı zamanda nitelikli ya da vasıfsız fakat her şartta ucuz işçi sağlanması anlamına da geliyor.
65 yaş üstündekilerin nüfusun yüzde 20’sini oluşturduğu Almanya’da kıtanın en düşük doğurganlık oranlarından birinin de sürmesiyle bu yaş grubunun 2060 yılında nüfusun 3’te birine ulaşması bekleniyor. Bu da Almanları, yaşlı nüfusa emeklilik döneminde sorun yaşatmayacak bir işgücü arayışına itiyor. Alman hükümeti yakın dönemde de ekonomik kriz yaşanan Güney Avrupa ülkelerine yönelmişti.
İş çevrelerinin beklentisi sığınmacıların en hızlı şekilde iş dünyasına katılımının sağlanması. Bunun için ülkede gündelik siyasetin sınırlarında kalmayan, akademik tartışmalar ve orta-uzun vadeli planlarla şekillenen hazırlıklar yapılıyor.
İşveren federasyonu rakamlarına göre ülkede halen 140 bin mühendis ve teknisyen eksiği bulunuyor. Önlem alınmadığı takdirde tüm sektörlerde çalışan açığı, 2020 yılında 1.8 milyona ulaşacak. Bu yıl yalnızca sağlık ve turizm sektöründe dahi deneyimsiz çalışanların istihdam edilebileceği 40 bin kişilik açık bulunuyor.
İş kanununa göre işletmelerin yabancı işçi alabilmek için öncelikle hiçbir Alman vatandaşının bu işleri yapmak için ehil ya da istekli olmadığını, verecekleri iş ilanı sonucunda tesbit ettirmeleri gerekli. Ülkede yabancı işçi alımını zorlaştıran bu tarz sınırlamaların gevşetilmesi tartışılıyor.
Almanya bir yandan iş gücü açığını azaltmaya ve ekonomiye yeniden bir istim vermeye hazırlanırken diğer yandan da birlikteki güçlü, lider ülke imajını pekiştiriyor.