Afganistan’da Taliban‘ın Kunduz’u ele geçirmesinin ardından kenti terk etmek zorunda kalanların sayısının 100 bini aştığı belirtiliyor. Başkent
Afganistan’da Taliban’ın Kunduz’u ele geçirmesinin ardından kenti terk etmek zorunda kalanların sayısının 100 bini aştığı belirtiliyor.
Başkent Kabil’deki bir apartman dairesine sığınan Afganlar Taliban kentlerini bastığında korkunç olaylar yaşandığını anlatıyor. Altı çocuğu ile buraya yerleşen bir anne, gözleri önünde insanların öldürüldüğünü söylerken, sağlık görevlisi Sabiha Safi gelecekleri ilgili tüm umutlarını yitirdiğini şu sözlerle ifade ediyor:
“Herkesin uyuduğu saatte Taliban’ın şehre girdiğine şahit olduk. Herkes uyandığında Taliban üyeleri her yerdeydi, her sokaktaydı. Gelecek hakkında düşünmüyorum, gelecekle ilgili iyimser değilim. Belki moralim bozuk olduğundan bu bana bir has durumdur. Hiç iyi duygular beslemiyorum…”
Babası Taliban üyeleri tarafından öldürülen gazeteci Parisa Aimaq yerel halkın sadece can güvenliklerinden değil, insanlık dışı muameleye maruz kalmaktan da endişelendiği belirtiyor:
“Taliban bir yere girdiğinde o yerin güvenliği kalmıyor. Kadınların hayatları tehlikede. Her an, her dakika cinsel istismar riskiyle karşı karşıyalar. Cinsel istismarın kurbanı olan kadınlar da oldu. Yani ne olursa olsun Kunduz’daki durum çok ciddi.”
Kunduz coğrafi konumu nedeniyle Afganistan’daki önemli kentlerden biri. Tacikistan sınırında oluşu uyuşturucu ticareti için de bir kapı olarak görülüyor.