Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) seçim kampanyaları boyunca yüzlerce vaatte bulunan yeni başkan Donald Trump'ın sözünde bulunma vakti geldi. Washington Post'un haberine göre, Trump başkanlığı gar
Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) seçim kampanyaları boyunca yüzlerce vaatte bulunan yeni başkan Donald Trump’ın sözünde bulunma vakti geldi. Washington Post’un haberine göre, Trump başkanlığı garantileyebilmek için toplam 288 vaatte bulundu.
Milyarder iş adamı öncelikle seçmenle önce bir “sözleşme”: https://assets.donaldjtrump.com/_landings/contract/O-TRU-102316-Contractv02.pdf imzaladı. Trump’ın seçildiği takdirde hayata geçirmeyi vaat ettiği bu eylem planında istihdam, vergi, göç gibi temel konular yer alıyor.
İstihdam
ABD’de çok sayıda istihdamın ülkeyi terk ederek başka ülkelere yaradığına dikkat çeken Trump, seçim kampanyaları boyunca on yıl içerisinde 25 milyon istihdam yaratacağı sözünü verdi.
Sözünü tutmaya İndiana eyaletinden başladı. Klima üreticisi Carrier’e vergi indirimi sözünde bulunarak binlerce istihdamın ABD’de kalması sağladı. Aynı şekilde Amazon CEO’sundan da 100 bin istihdam yaratması sözünü aldı.
Look forward to going to Indiana tomorrow in order to be with the great workers of Carrier. They will sell many air conditioners!
— Donald J. Trump (@realDonaldTrump) 1 décembre 2016
Vergi
İş adamlarını sevindirecek beklenilen haber de gecikmedi: İmalat ve sanayi sektöründe iş gücü yaratmak için Trump şirket vergilerini yüzde 35’ten yüzde 15’e indireceği sözünü verdi.
Göç
Meksika sınırına duvar inşasının yanı sıra, yasa dışı göçü de azaltacağı vaadinde bulundu.
Öncelikle 3 milyon yasa dışı göçmeni sınır dışı ederek “İslam adı altında terörist eylemlerin olduğu ülke vatandaşlarının ABD’ye girişlerini” engelleyerek işe başlayacak. Trump ilk vaatlerinde Müslümanların ABD’ye girmesini engellemek istemiş fakat yasal olmadığı için çözümü bu fikrini farklı ifadelerle dile getirmekte bulmuştu.
Dış politika
Trump’a göre dış siyasette ilişkiler öncelikle ABD çıkarlarını korumalı.
Trump, Çin başta olmak üzere tüm yabancı ortaklarla ekonomi alanındaki sözleşmeleri yeniden gözden geçirmek istiyor. Ticari bir savaş başlatarak Pekin’in adil olmayan ve rekabet kurallarını çiğneyen uygulamalarda bulunduğunu kanıtlamayı amaçlıyor.
ABD’nin yeni liderinin önümüzdeki günlerde “hoşnut” olmadığını söylediği kişilerle dahi müzakere masasına oturması gerekecek.