Avustralya'dan mültecilere "hapishane adalarında" soğuk karşılama

Avustralya'dan mültecilere "hapishane adalarında" soğuk karşılama
© 
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
Aşağıda yerleştirilen video haber linkini kopyalayın/yapıştırınCopy to clipboardCopied

Avustralya, barındırdığı farklı kültürlere karşın dünyanın en sert göçmen yasalarına sahip ülkelerin başında geliyor.

REKLAM

Avustralya, barındırdığı farklı kültürlere karşın dünyanın en sert göçmen yasalarına sahip ülkelerin başında geliyor.

İnsan tacirleriyle mücadele ve mültecileri caydırma politikası çerçevesinde Canberra hükümeti yasa dışı yollarla ülkeye girmeye çalışan gemileri geri püskürtüyor.

Eski başbakan Julia Gillard 2010’da komşu ülke liderleriyle müzakerelerde bulunarak Avustralya kıyılarına göçmen yığılmasının önüne geçmeye çalışmıştı:

“Amaç insan tacirlerinin gemilerinde satacak hiçbir şeyi ellerinde bırakmamak, yani Avustralya yolunda bir yolcunun mülteci işlem merkezleri için sadece bir bilet olması.”

Ülkeye teknelerle ulaşmayı başaran mülteciler, “hapishane adaları” olarak adlandırılan Papua Yeni Gine’deki Manus ve Nauru adalarına gönderiliyor.

Papua Yeni Gine Anayasa Mahkemesi Nisan 2016’da Camberra’nın göçmen politikasının ve sığınmacıların Manus adasına sürülmesinin Anayasaya aykırı olduğuna hükmetmişti.

Avukat Loani Henao “bu anlaşmanın ülkenin çıkarına olmadığı, yabancı ülkelerin yararına” olduğunu savundu.

Manus adasına sınırsız süreliğine gönderilen sığınmacıların büyük bir çoğunluğu, Afganistan, Sri Lanka, Bangladeş, Pakistan, Irak ve İran gibi ülkelerden geliyor. Manus adasında bulunanlarla bin 600 kişi Canberra hükümetinden sığınma hakkı talep ediyor:

Riaz Samadi, mülteci : “Biz burada yasadışı bir şekilde bulunuyoruz. Avustralya’dan geliyoruz, oraya aitiz, buraya değil. Biz başka bir ülkeye ait değiliz.” Sajjad Hüseyin, sığınmacı: “Biz hala mülteciyiz. Buraya zorla getirildik, isteyerek değil. Sadece yardıma ihtiyacımız var.”

Sığınmacıları bir adaya koyup, orada unutarak yok saymanın çözüm olmadığını savunan sivil toplum kuruluşları, mültecilere yapılan işkenceleri de gün yüzüne çıkardı.

Kadın ve çocuklara taciz ve tecavüz vakalarının arttığı, intihar teşebbüsleri ve açlık grevlerinin sıklıkla yaşandığı “hapishane ada” ülkelerde, göçmenlerin çoğuna sığınma hakkı tanınsa da, Avustralya hükümeti geçerli vizeleri olsa dahi bu göçmenleri ülkeye bir daha girmekten men ediyor.

Uzmanlar Avustralya’nın küçük ülkelere para vererek göçmen probleminde sorumluluktan kaçtığını savunuyor.

1992’de yürürlüğe güren “Göç Reformu Yasası” kapsamında, 1999-2003 yılları arasında Asya ve Ortadoğu’dan Avustralya’ya göç eden 2 bin çocuk göz altına alınmıştı.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Avustralya, hasta göçmenleri Pasifik'teki ıssız adada tedavi altına alıyor

"Trump Avustralyalı liderin yüzüne telefon kapattı" iddiası

Avustralya, bıçaklı saldırgana karşı koyan Fransız inşaat işçisine süresiz oturum verdi