Doğu Avrupa ülkesi Romanya 2007'de katıldığı AB ilk kez dönem başkanlığı koltuğuna oturdu. Avusturya'dan 1 Ocak'ta görevi devralan Bükreş yönetimi son yıllarda Brüksel'in eleştiri oklarının hedefinde. Romanya'nın zorlu görevi yerine getirip getiremeyeceği AB'yi endişelendiriyor.
REKLAMDoğu Avrupa ülkesi Romanya 2007'de katıldığı Avrupa Birliği'nde (AB) ilk kez dönem başkanlığı koltuğuna oturdu.
Avusturya'dan 1 Ocak'ta görevi devralan Bükreş yönetimi son yıllarda Brüksel'in eleştiri oklarının hedefinde.
2016'da seçimi kazanmasına rağmen hakkındaki 'yolsuzluk soruşturmasından' dolayı başbakanlık koltuğuna oturamayan iktidar partisi sosyal demokrat (PSD) lideri Liviu Dragnea'nın yönetime dolaylı yoldan müdahalesi tartışma konularının başında geliyor.
21 milyon euroluk kayıp Avrupa fonu sorusu
İki ayrı yolsuzluk davasının yanında hakkında 21 milyon euro değerindeki Avrupa fonlarını zimmetine geçirdiği iddiasıyla dava açılan 56 yaşındaki siyasetçi ve onun etkisindeki Bükreş yönetimi ülkedeki şiddetli gösterilerin hedefindeydi.
Dragnea'ya karşı Avrupa fonlarını zimmetine geçirdiği iddiasıyla açılan dava AB tarafından yakından takip ediliyor.
Avrupa Parlamentosu geçtiğimiz Kasım ayında Bükreş yönetiminin yargı bağımsızlığına saygı göstermesi gerektiği mesajını içeren karara imza attı.
Dragnea liderliğindeki PSD'nin popülaritesi yolsuzluk skandallarının ardından geriledi. Avrupa yanlısı Cumhurbaşkanı Klaus Iohannis ise ülkesini AB yörüngesinde tutmaya çalışıyor.
Eurobarometre'nin son anketinde 19.5 milyon nüfuslu Romanya'da halkın yüzde 49'u AB'nin ülke için olumlu olduğunu düşünüyor.
'Paralel devlet' suçlaması
Adı yolsuzluklarla anılan Romanya'nın en güçlü adamı olarak görülen Dragnea ve onun destekçileri kendilerine karşı yürütülen soruşturmada görev alan savcı, polis ve hakimleri 'paralel devlet' olarak nitelendiriyor. Dragnea özellikle bu görüşe karşı olduğunu duyuran AB'nin ülke yönetimi için yaptığı 'olumsuz' açıklamaları da sert dille eleştiriyor.
Romanya'yı Macaristan ve Polonya gibi aşırı muhafazakar çizgide siyaset yapmakla eleştiren AB liderleri, Büksel'in yolsuzlukla mücadele makamlarına baskı yaptığını düşünüyor.
Romanya görevin üstesinden gelebilecek mi?
Avrupa'nın en yoksul ülkelerinden Romanya'nın AB'deki zorlu görevi yerine getirip getiremeyeceği Brüksel'i endişelendiriyor.
Karar mekanizmasında yer almasa da dönem başkanının AB'nin sağlıklı işlemesi için önemli sorumlulukları bulunuyor.
Altı aylık görevi yerine getirecek olan Romanya'yı zorlu konular bekliyor. Onların başında mart ayı sonunda tamamlanması planlanan Brexit müzakereleri ve 26 Mayıs'ta yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimleri bulunuyor.
Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, "Romanya şu anda Avrupa'da kendisini de AB'yi de bir arada tutacak bir birlik içinde değil. Şüphelerim var" diyerek Bükreş'e sert mesaj yollasa da karşılığında Romanya'dan ılımlı yanıtlar aldı.
Cumhurbaşkanı Kalus Iohannis ve Başbakan Viorica Dancila, Romanya'nın dönem başkanlığına çok iyi hazırlandığını ve AB'nin birliğine katkı sağlayacaklarını duyurdu.
Dışişleri Bakanı Teodor Melescanu ve AB Bakanı George Ciamba da Romanya'daki iç sorunları AB'ye taşımayacaklarını taahhüt etti.