Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’nın (SETA) uluslararası basın kuruluşlarında çalışan gazetecileri isimleriyle hedef alan ve 'uzantı' olarak tanıtan raporuna Türkiye'de tepkiler devam ederken Avrupa'dan da tepkiler geliyor. SETA Brüksel Temsilcisi ise röportaj talebini yanıtsız bıraktı
REKLAMSiyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’nın (SETA) uluslararası basın kuruluşlarında çalışan gazetecileri hedef alan raporuna Avrupa'dan tepkiler gelmeye devam ediyor.
Avrupa Komisyonu Sözcüsü Maja Kocijancic Euronews Türkçe'ye yaptığı açıklamada basın ve ifade özgürlüğü vurgusu yaparak Türkiye'de bu alanda yaşanan gelişmelerin endişe kaynağı olmaya devam ettiğini şu sözlerle aktardı:
"Çok net ifade edeyim ki; basın ve ifade özgürlüğü Avrupa değerlerinin kalbinde yer alır. Bu iki alanda Türkiye'de yaşanan erozyondan son derece endişeliyiz. Bu durumu Türk otoritelere her seviyede düzenli şekilde ilettik. En son altı hafta kadar önce yayınladığımız raporda da maalesef bu konudaki trendin devam ettiğine dikkat çektik. Çok sayıda gazetecinin hapiste olması ve bunun gibi gelişmeler Türkiye'de basın ve ifade özgürlüğüne yönelik çağrılarımızı tekrar etmemizi gerektiriyor."
IFJ: Hiçbir şekilde kabul edilemez
Merkezi Brüksel'de olan Uluslararası Gazeteciler Federasyonu Genel Sekreter Yardımcısı Jeremy Dear da konuya ilişkin olarak raporun "Kabul edilemez" olduğunu belirtti ve şöyle konuştu:
"Hiç bir şekilde kabul edilemez bir durum bu. Özgür medyayı susturma ve bağımsız gazetecileri sindirme adına uygulandığını gördüğümüz bir politikanın devamı ve uzantısı bu. Türkiye'de gazetecilerin hapsedildiğini, işten atıldığını ve medya mecralarının zorla kapatıldığını görüyoruz. Şimdi ise iş bir aşama daha öteye götürülüyor ve yurt dışında olup Türkiye'de olan olayları haberleştiren mecralar ve gazeteciler hedefe konuyor. Bu durum basın özgürlüğüne tamamen aykırı. Bu kadar ileri giden az sayıda ülke var. Çin ve İran gibi rejimleri bu listeye koyabilirsiniz ancak bu tip uygulamaların demokratik olma iddiasındaki ülkelerden gelmesi beklenmeyen bir şey. Bu olay gazetecileri bireysel olarak izole edip onlara korku salmak ve haber tarzlarını değiştirmek veya külliyen haber yapmalarını durdurmak için kurulan baskı trendinin bir parçası."
Konu ile ilgili olarak röportaj talep ettiğimiz SETA Belçika temsilcisi Ümit Tetik ise bu talebimizi yanıtsız bıraktı.