Okyanus ve denizlerdeki su seviyesinin öngörülenden çok daha fazla yükselmekte olduğu belirlendi. Yeni yayınlanan bir çalışmaya göre gidişata ilişkin gerekli önlemler alınmazsa küresel düzeyde su seviyesi 2100 yılına gelindiğinde toplam 2 metre yükselmiş olacak.
REKLAMOkyanus ve denizlerdeki su seviyesinin öngörülenden çok daha fazla yükselmekte olduğu belirlendi. Yeni yayınlanan bir çalışmaya göre gidişata ilişkin gerekli önlemler alınmazsa küresel düzeyde su seviyesi 2100 yılına gelindiğinde toplam 2 metre yükselmiş olacak.
Bu yükselişe sebebiyet veren su ise en çok Grönland ve Antarktika'daki eriyen buzullardan gelecek. Bu son çalışmada öngörülen su seviyesi 2013 yılında Birleşmiş Milletler İklim Paneli raporunda öngörülmüş olan seviyenin iki katına işaret ediyor.
Araştırmayı gerçekleştiren İklim Merkezi Direktörü Benjamin Strauss bunun en kötü senaryo öngörüsü olduğunu ancak olasılık dahilinde bulunduğunu belirtiyor.
Araştırmaya göre bu senaryoda 187 milyon kişi yaşadığı bölgeleri terk etmek zorunda kalacak, küresel ölçekte ABD'nin Kaliforniya eyaletinin üç misli büyüklüğünde bir toprak kaybı yaşanacak ve hayati önemde olan bazı tarımsal araziler su altında kalacak.
Nature Communications'da yayınlanan ve endişe verici öngörülerde bulunan bu çalışmada bazı şehirlerin önümüzdeki 30 yıl içerisinde tamamen su altında kalacağı belirtiliyor ve en iyi senaryoda bile su seviyesinin kaçınılmaz yükselişinin 60 santimetreyi bulacağı kaydediliyor. Asya'da Şangay, Tianjin, Hong Kong, Hanoi, Daka ve Kolkata; batıda ise Londra, New York ve Miami en riskli şehirler arasında.
- Yokoluş İsyanı: İklim krizini durdurabilmek için Türkiye'de sürekli eylem halinde olacağız
- Araştırma: Toplu ağaçlandırma iklim krizi ile mücadelede yeterli değil
Daha önce yapılan tahminlerin üç misli alan ve insan tehlike altında
Çalışmada büyük veri ve yapay zeka modellemelerinin kullanıldığını aktaran Strauss, daha önce sanılanın aksine üç misli alan ve insan popülasyonunun tehlike altında olduğunu ileri sürüyor.
Strauss "Bugün dünyanın çeşitli yerlerinde kurulmuş olan sahil bariyerlerinin ve sel önleme teknoloji ve altyapılarının yeterli olup olmayacağını bilmiyoruz. Bildiğimiz şu ki; sera gazlarının salınımını azaltmak sandığımızdan çok daha önemli ve gerekli olduğu gibi bizim için uzun vadede finansal açıdan da çok daha düşük maliyetli" diyor.
2050'de 300 milyon kişi her yıl sel felaketine maruz kalacak
2050 yılına gelindiğinde başta Çin, Bangladeş, Hindistan, Tayland, Filipinler ve Japonya gibi Asya ülkeleri olmak üzere Brezilya, Hollanda, İngiltere ve ABD'de 300 milyon kişi her yıl sel felaketlerine maruz kalacak. 2100 yılında ise 200 milyon kişinin devamlı olarak yaşanamaz bölgelerde kalmaya mahkum olacağı ve bunun kaçınılmaz olarak insanlık tarihinin gördüğü en büyük göçlere neden olacağı tahmin ediliyor. Çalışmaya göre örneğin Vietnam'ın güneyi tamamen suyun altında kalabilir.
Çalışmanın baz aldığı verilere göre en hızlı erime yaşayan buzullar Grönland'da. Buna göre Grönland 2006 - 2015 yılları arasında her yıl ortalama 275 gigaton buz kaybetti.