Canan Kaftancıoğlu 'İstanbul Sözleşmesi Dayanışma Ağı’nın tanıtımını yaptı

Canan Kaftancıoğlu 'İstanbul Sözleşmesi Dayanışma Ağı’nın tanıtımını yaptı
Canan Kaftancıoğlu 'İstanbul Sözleşmesi Dayanışma Ağı’nın tanıtımını yaptı © Euronews
© Euronews
By Dilek Gul
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, “İstanbul Sözleşmesi uygulansın, kadınlar yaşasın” sloganıyla İstanbul Sözleşmesi Dayanışma Ağı’nın kurulduğunu duyurdu.

REKLAM

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, “İstanbul Sözleşmesi uygulansın, kadınlar yaşasın” sloganıyla İstanbul Sözleşmesi Dayanışma Ağı’nın kurulduğunu duyurdu.

İstanbul Sözleşmesi, ihtiyacın da ötesinde bir zorunluluktur diyen Kaftancıoğlu; "Tek adam yine sözünden döndü. Sözünün arkasında duramadı. İktidar İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırarak, biz kadınları daha da güvencesiz bıraktı, hukuksuz bıraktı. Tek adamlara karşı ben İstanbul Sözleşmesi Kadın Koordinasyon Ağı’na hepinizi ve sizlerin aracılığıyla sesimizin gittiği herkesi davet ediyorum" ifadelerini kullandı.

Kaftancıoğlu, sunumunda, İstanbul Sözleşmesi'ne son verilmesi kararından sonra kadınların bu sözleşmeden daha fazla haberdar olduklarını söyledi:

"3 Martta yaptırdığımız araştırmada ‘İstanbul Sözleşmesi’ni biliyorum’ diyenlerin oranı %50,5; ‘sözleşmeyi duydum ama bilmiyorum’ diyenlerin oranı ise %23,2. Bilmediğini ifade edenlerin oranı ise %26,3. 23 Mart tarihli araştırmada aynı soruya verilen yanıtlarda ise anlamlı bir fark bulunuyor. Daha 20 gün önce bilenlerin oranı %50,5 iken 23 martta bilinirlik oranı %75,3’e yükselmiş durumda. Her şerden bir hayır çıkar dedikleri bu olsa gerek. Bildiğiniz üzere uzun bir süredir iktidar, İstanbul Sözleşmesi’ne dair adeta bir karalama kampanyası yürütmekte. Bütün propaganda aygıtlarıyla aşırılık veya marjinallik ile ilişkilendirmeye çalışmaktalar. Bu kara propagandanın toplumda ne kadar karşılık bulduğunu anlamaya çalıştık. Sonuçlara baktığımızda İstanbul Sözleşmesini ‘kadına şiddeti engelleyen ve kadın haklarını savunan bir sözleşme’ olarak görenlerin oranı %82,5 iken ‘toplumun genel ahlakına uygun olmayan bir sözleşme’ olarak görenlerin oranı yalnızca %17,5’tir. Cumhur İttifakına oy veren kadınların %68,2’si sözleşmeyi olumlu gören ifadeyi desteklemektedir. Özetle bu rakamlar bize göstermektedir ki, iktidar kendine oy vermiş kadın seçmenle ters düşmekte ve desteğini alamamaktadır. Çünkü bu toplumun vicdanı hükümetin kara propagandasından büyüktür. İşte biz bu toplumun vicdanına inanıyor, güveniyoruz"

İstanbul’da düzenlenen basın toplantısında Kaftancıoğlu, CHP İstanbul İl Örgütü tarafından yapılan 'Kadın Gerçekliği' araştırmasının sonuçlarını da paylaştı.

Türkiye’de kadınların en sık karşılaştığı sorunlar

Araştırmaya göre, Türkiye’de kadınların en sık karşılaştığı sorunlar % 89,5 ile şiddet, %84 ile taciz, %72 ile aile baskısı. Bu sorunları sırasıyla erken yaşta evlilik, aynı işte erkeklere göre düşük ücretlerle çalıştırılma gibi durumlar izliyor.

Kadın Gerçekliği raporunda, kadına şiddete ailesinde ve çevresinde tanık olup olmadığı sorulduğunda kadınların %73,3’nün şiddete tanıklık ettiğini ifade ediyor. Kadınların yüzde %94,6’sı ise şiddete yönelik verilen cezaları yetersiz buluyor.

Araştırma verileri, kadınların kendini güvende hissetmediğine dair dikkat çekici sonuçları da ortaya koydu.

Kaftancıoğlu, kadınların korkuya mahkum edildiklerini söyledi ve şu verileri paylaştı:

"Araştırmada İstanbullu kadınların dile getirdiği kimi sonuçlar biz kadınların hayatının nasıl bir kabusa çevrildiğini açıkça gösteriyor. Gece sokakta yürürken kendini güvende hisseden kadınların oranı sadece %7,3! Bu şehirdeki biz kadınlar, gece sokakta yürümekten, korkuyoruz! Bu korkunun altında; ölüm, tecavüz, taciz tehdidi var. Bunlar kadar kötü bir tehdit daha var; sadece gece sokakta yürüyor olmalarının bu suçları haklı çıkarabileceğini düşünen bir düzen"

Kaftancıoğlu’nun açıkladığı rapora göre, kadınların sadece %26,2’si kendilerini özgür hissediyor. Yine, İstanbullu kadınların sadece %23,2’si ise Türkiye’de bir kadın olarak yaşamaktan memnun.

Bununla birlikte, İstanbul’da yaşayan kadınların sadece %33,7’si gıda alışverişinde zorlanmadığını ifade ediyor. Sağlık harcamalarında zorlanmadıklarını söyleyen kadınların oranı ise sadece %33,5. Eğitim masraflarını karşılamakta zorlanmayan İstanbullu kadınların oranı %28,8’ken, faturalarını öderken zorlanmadığını ifade eden İstanbullu kadınların oranı %20,3’te kaldı.

CHP İstanbul İl Başkanlığı tarafından yapılan kamuoyu araştırmasının dikkat çekici sonuçlarından bir diğeri ise kadınların yüzde 76,3’ünün kırmızı et tüketiminde zorlandığını söylemesi oldu:

"Harcama kalemlerinden ekonomik olarak nelere yetişmekte zorlandıklarını anlamaya çalıştık. Hepsi birbirinden problemli fakat biri var ki hepten can sıkıcı. %76,3’ü kırmızı et almakta zorlandığını belirtiyor. Evet ejder meyvesi değil, kırmızı et! İstanbullu kadınların yalnızca %28,6’sı beyaz et tüketiminde zorlanmadığını ifade etmekte. İstanbullu kadınların yalnızca %28,2’si temizlik ürünlerinin alımında zorlanmadığını ifade etmekte. Bu sonuçlar tam bir felaket. Özellikle temizlik ürünlerinin temel ve zorunlu bir ihtiyaç olduğu pandemi döneminde... Kadınların var olan yükünün üzerine bir de pandemi yükü eklendi. Pandemide psikolojisinin olumsuz etkilendiğini belirtenlerin oranı %77. Pandemi demişken, evlerdeki artan sorumluluklarına değinmemek olmaz. İstanbullu kadınların %67.3’ü pandemide evdeki sorumluluklarının arttığını söylüyor. Görüldüğü üzere biz kadınlar her alanda güvencesizleşirken sorumluluklarımız da bir o kadar artıyor"

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Bakan Selçuk: İstanbul Sözleşmesi şiddetle mücadeledeki tek aracımız değil

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Bachelet: Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çıkması ürkütücü

Çekya Senatosu İstanbul Sözleşmesi'ne 'hayır' dedi