“Covid-19’un Türkiye’deki Roman Toplulukları Üzerindeki Sosyo-ekonomik Etki Araştırması: Romanlar pandemi boyunca istihdam, sosyal yardımlara ulaşma, eğitim, barınma, sağlık ve toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri konularında ilave sorunlar yaşadı
Türkiye'de Roman Diyalog Ağı’nın Güçlendirilmesi Projesi kapsamında yürütülen bu araştırma, Rom, Dom, Lom ve Abdal gruplarının pandemi nedeniyle karşı karşıya kaldığı sorunlar ile salgın esnasında sunulan yardımlara erişim imkan ve kapasitelerini inceledi.
Çalışmada Ağustos-Aralık 2021 tarihleri arasında, Artvin, Edirne, İzmir, Şanlıurfa ve Gaziantep illerinde, 130’u yetişkin, 48’i çocuk olmak üzere toplamda 178 Roman ile görüşüldü.
Saha araştırması, genel olarak Romanların pandemi boyunca istihdam, sosyal yardımlara ulaşma, eğitim, barınma, sağlık ve toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri konularında ilave sorunlar yaşadığını gösterdi.
Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fikret Adaman ve araştırma ekibi Baran Alp Uncu, Gökçe Yeniev, İsa Ali Demir tarafından yürütülen çalışmada, Romanların öteden beri yaşadıkları imkansızlık ve adaletsizliklerin pandeminin etkisiyle daha da derinleştiği ve yaygınlaştığı belirtildi.
Araştırmaya göre Roman kesimin ağırlıklı çoğunluğu güvencesiz, niteliksiz ve düşük gelirli işlerde çalışıyor. Bu da beraberinde gelecek nesli de kuşatan bir yoksulluk sarmalı yaratıyor.
"Romanlar sağlığa erişimde kötü muameleye maruz kalıyor"
Roman mahallelerinde pandemi süresince sağlığa erişimin zorluğundan bahsediliyor. Raporda, Romanların sağlık hizmetlerine erişebildikleri zaman dahi etnik kökenleri, ekonomik durumları, ikamet ettikleri yer veya dilleri temelinde ayrımcı kötü muameleye maruz kalabildiklerine dair tespitler var.
Romanlar aile hekimliği uygulamasında ortalamanın altında bir hizmet sunulduğuna dair eleştirilerde bulunuyor. Ya da birçok Roman kadın da doğum bakımına erişimde engellerle karşılaşıyor.
Romanların kimliklerinin sorun olduğu bir başka alansa eğitim. Araştırmaya göre Roman çocuklar, ekonomik sıkıntılar, beraberinde gelen barınma-ısınma-beslenme sorunları, okulda karşılaşılan ayrımcılıklar ve kimi durumlarda evlerinden edilme ya da kimlik belgesine sahip olmama gibi çoklu nedenlerle eğitime erişimde ciddi sıkıntılar yaşıyor.
Araştırmacılara göre, eğitim alanında Roman çocuklarının yaşadıkları bu ayrımcılık, Romanlara yönelik önyargı ve ayrımcılığın devamı, birlikte yaşama kültürünün oluşmaması gibi konular, ileriki dönemlerde de ciddi sıkıntıların yaşanmasının önünü açabilir.
Covid-19’un Türkiye’deki Roman Toplulukları Üzerindeki Sosyo-Ekonomik Etki Araştırması’nda pandemi ile birlikte halihazırda eğitim, sağlık ve barınma gibi pek çok sosyal hakka erişimde sorunlar yaşayan Roman halkında işsizliğin de ciddi biçimde arttığı belirtiliyor.
Bu araştırmada genelde Romanların müzisyenlik, çiçekçilik, gündeliğe gitme, hurda ve atık toplama gibi kayıt dışı alanlarda istihdam imkanı bulabildikleri ve o nedenle de pandemiden son derece olumsuz etkilendiğinin altı çiziliyor.
Yine çalışma kapsamında görüşülen 130 yetişkinden sadece birinin sigortalı bir işte çalıştığına dikkat çekiliyor. Ki bu kişi de pandemide ücretsiz izne ayrılıyor ve nakdi ücret desteği aldığını ifade ediyor. Bunun dışında görüşülenler, ücretsiz izne çıkarmayı kayıtlı çalışanlar için önemli bir sorun olarak düşünüyor.
Bununla birlikte görüşülen 130 yetişkinden sadece biri emeklilik hakkını alabilmiş. Bu kişilerden birinin bu durumu ''İmkansızlıklar içerisinde imkansızı yaşıyoruz'' sözleriyle anlatması da oldukça can alıcı.
Ayrıca görüşmelerde edinilen bilgiler, Roman grupların hukuki hak arama süreçlerine hakim olmadığına, yasal süreç başlatmak için maddi açıdan yeterli kaynağa sahip olmadıklarına ve hak arama süreçlerinin olumlu sonuçlanacağına dair inançsızlık içerisinde olduklarına işaret ediyor.
Romanlar pandemide sosyal yardımlara erişebildi mi?
Görüşülen ailelerin neredeyse tamamının sosyal destek programı dahilinde ilk bin TL’lik sosyal yardımı alabildiği, ama arkasından gelen biner TL’lik yardımlara ve “Biz Bize Yeteriz Türkiye’m” Kampanyası kapsamında verilen yardımlara genelde ulaşılmadığı bilgisi aktarılıyor.
Bu durumun önemli bir kısmının başvuru esnasında karşılaşılan zorluklardan ve değerlendirmeler sonucunda “ihtiyaç sahibi” olarak nitelendirilmemiş olmalarından kaynaklandığı bilgisi veriliyor.
Yapılan sosyal yardımlar için yoksulluğun tespiti sırasında bir kere daha sosyal dışlanmaya maruz kalındığı anlatılırken, evde buzdolabı, LCD ekran televizyon sahibi olmanın ya da hurda toplama işi için kullanılan döküntü bir aracın sosyal yardımlara ulaşma sırasında bir engel teşkil ettiğine de dikkat çekiliyor.
Sosyal yardım miktarının yetersizliğinin de öne çıkarıldığı raporda, bin lira miktarındaki yardımın yetersizliğine dair Roman yurttaşların anlatımlarına yer veriliyor.
Raporun politika önerileri
Araştırmanın bulgularına dayanarak, Romanların pandemi nedeniyle uğradığı hasarların iyileştirilmesi ve gelecekteki benzer krizler karşısında dayanıklılığının artırılması için geliştirilmesi ve uygulanması gereken politikalar ise şöyle sıralanıyor:
- Kayıtlı çalışmaya geçilmesi, gerek hukuksal düzenlemeler gerek makro düzeyde planlamalar ile sorunun kaynağına (işsizlik, eğitim olanaklarındaki engeller, vb. gibi) ilişkin çözümlerin üretilmesi
- Eğitim alanında, gençlere/çocuklara yönelik okuma/çalışma odalarının açılması, sosyal ve kültürel etkinliklere ağırlık verilmesi
- Yetişkin eğitiminin sağlanması ve kadınların kadın sağlığı ve annelerin anne-çocuk sağlığı konusunda bilgilendirilmesi
- Okullarda devamı teşvik eden mekanizmaların (örneğin okullarda kahvaltı ve/veya öğle yemeği verilmesi) tesisi
- Özellikle pandemi ve diğer kriz anlarında Romanların geçimini sağlayabilmeleri için giderlerini düşürmey yarayacak uygulamalar sağlanması
- Mahallelerde çok amaçlı topluluk merkezlerinin açılarak sosyal, kültürel, psikolojik ve ekonomik kazanımların yaratılması
- Kreş/okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılması
- STK’lar ve yerel yönetimlerle işbirliklerinin arttırılması
- Yerelde katılımcı mekanizmaların geliştirilmesi