Milliyetçi Hareket Partisi Lideri Devlet Bahçeli, göç ve sığınmacı meselesine yönelik yaptığı konuşmada “Düzensiz göç, adı konmamış bir istiladır. Yakalananlar derhal geri gönderilmelidir." dedi.
REKLAMMilliyetçi Hareket Partisi Lideri Devlet Bahçeli, göç ve sığınmacı meselesine yönelik yaptığı konuşmada “Düzensiz göç, adı konmamış bir istiladır. Yakalananlar derhal geri gönderilmelidir. Anadolu’nun en az 100 yıl sonra nüfus yapısının nasıl olacağını, risk ve tehditlerin nesnel boyutunun muhasebesini yapmak durumundayız. Bayramda ülkelerine gidebilen Suriyeli sığınmacıların tekrar geri dönmelerine gerek yoktur” dedi.
Bahçeli, 6 muhalefet partisinin seçim çalışmalarına yönelik olarak da “Bunların birbirlerine güvenleri de yoktur samimiyetleri de yoktur. Bunların Türkiye’nin istikbaline milli bir yorum getirme iradeleri yoktur. Bildikleri bir şey yoktur, millete sevgileri de yoktur. Küsurat partileri ne yapacaklarını şaşırtmıştır. Evdeki hesapları çarşıya uymuyor. Koltuk ve liste savaşları bu partileri rehin almıştır. Kılıçdaroğlu da 8 seçenekli çalışma yaptırmış. 18 de olsa 28 de olsa, toplanıp fal da açsalar, altın günleri de yapsalar, medyumlara müracaat da etseler nafiledir” ifadelerini kullandı.
Türkiye'de yaşanan ekonomik darboğaza ilişkin açıklamalar da yapan Bahçeli enflasyon artışının her ülkenin ortak sancısı olduğunu ileri sürerek hayat pahalılığındaki konjonktürel sıçrayışların salgın ve Ukrayna krizi ile karmaşıklaşan bir vaka olduğunu belirtti.
"Kaba güce maruz kalanlar hepimizin yürek sızısıdır"
Bahçeli Avrupa'ya geçmeye çalışan göçmenler ile ilgili ise şöyle konuştu:
"Mültecilerin, göçmenlerin, sığınmacıların durumu vahim bir konudur. Ülkelerindeki savaş, açlık, hastalık ve istikrarsızlıktan dolayı Akdeniz ülkelerinden Avrupa’ya geçmeye çalışan binlerce göçmen, boğularak balıklara yem olmaktadır. Sahillere vuran cansız bedenler, sınırlarına dayandıkları ülkelerin kaba gücüne maruz kalanlar hepimizin yürek sızısıdır. Başka coğrafyalarda gelecek arayan göçmen sayısı 300 milyona yaklaşmıştır. Mülteci sayısı da 80 milyonu aşmıştır."
Düzensiz göç ve sığınmacı sorununu soğukkanlı ve sağduyulu şekilde kavramanın ötesinde stratejik akılla ve milli çıkarlara uygun halde analiz edilmesi gerektiğini söyleyen Bahçeli, yalnızca bu döneme değil geleceğin Türk varlığına karşı sorumluluklar taşıdıklarını ve sonraki nesillere kuşku duyacakları, kendi ülkelerinde garip olacakları, çok bilinmeyenli denklemlerle kilitlenmiş bir coğrafya bırakamayacaklarını kaydetti.