Dünya Mülteciler Günü: İki Somalili mültecinin İskandinav ülkelerindeki başarı öyküsü

Sultan Said Ahmed and Marian Hüseyin
Sultan Said Ahmed and Marian Hüseyin © Euronews
© Euronews
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

“20 Haziran Dünya Mülteciler Günü” için dünyanın dört bir yanında farklı etkinlikler düzenlenirken Euronews, iki Somali vatandaşının İskandinav ülkelerindeki başarı öyküsünü ele aldı.

REKLAM

“20 Haziran Dünya Mülteciler Günü” için dünyanın dört bir yanında farklı etkinlikler düzenlenirken Euronews, iki Somali vatandaşının İskandinav ülkelerindeki başarı öyküsünü ele aldı.

Somalili mülteciler yaşadıkları iç savaşla birlikte ilk kez İskandinav ülkelerine 1980’li yılların sonuyla 1990’lı yılların başında geldi.

İlk nesil Somalili mülteciler şu anda İskandinav ülkelerinde siyasete atılarak, yerel yönetimlere veya ulusal parlamentolara seçilmeye başladı.

Somalili mülteci olarak ilk kez Finlandiya Parlamentosu’na seçilen Suldaan Said Ahmed, aile birleşimi için verilen vizeyle ergen yaşlarda ilk kez bu ülkeye ayak bastı.

Finlandiya, Somali’den mültecileri kabul etmeye başladığında onları büyük kentler yerine küçük yerleşim birimlerine yerleştirmeyi tercih etti. Suldaan ve ailesi ilk olarak Finlandiya’nın kuzeydoğusunda Rusya sınırındaki Kuzey Karelia bölgesine yerleştirildi.

Mülteci olarak tecrübelerini Euronews ile paylaşan 29 yaşındaki Suldaan, “Kuzey Karelia bölgesinde yaşamak, dili öğrenip, okula başlamak ve kültürü öğrenmek çok güzeldi. Ama küçük yerleşim birimlerinde mülteci olarak bazı zorluklar da karşılaştık. Büyük şehirlerde her zaman iş olanağı daha fazla. Ayrıca oralarda mültecilere daha fazla tolerans gösteriyorlar. Küçük kentlerde çok fazla mülteci olmadığı için zorluklar da daha fazla oluyor.” dedi.

Yabancı düşmanlığına tepki olarak siyasete atıldı

North Karelia bölgesinin en önemli kenti Joensuu, 1990’lı yıllarda sık sık “dazlakların” saldırısına uğrayan mülteciler için en tehlikeli yerleşim birimlerinden biri olarak anılıyordu.

Bu sorun yüzünden annesinin ailesini ilk olarak Londra’ya götürmek istediğini söyleyen Suldaan, tekrar her şeye sıfırdan başlamak endişesiyle bir uzlaşı olarak annesinin aileyi başkent Helsinki’ye götürme kararı aldığını söyledi.

Başkente geldiklerinde aşırı sağın, ırkçılık ve yabancı düşmanlığın artması üzerine Somalili genç, Sol İttifak Partisine üye olarak, ilk siyasi deneyimlerini kazanmaya başladığını aktardı.

İlk olarak Helsinki Belediye Meclisi üyeliği için adaylığını koyan ancak kaybeden Suldaan neden pes etmeyip mücadelen vazgeçmediğini şu şekilde dile getirdi:

“Seçimi kazanamayınca önce hayal kırıklığına uğradım. Ama daha çok genç olduğumum farkındaydım. 91 oy almıştım. Bunun da başlangıç için hiç de kötü olmadığını anladım.”

2017 yılındaki Belediye Meclisi seçiminde ise yeterli miktarda oy alan Suldaan, aynı zamanda Sol İttifak Parti içinde önemli mevkilere ulaştı.

2021 yılında genel seçimlerinde doğrudan parlamentoya seçilemeyen Suldaan, partinin diğer bir üyesi yerine bu ülkenin parlamentosuna seçilen ilk Somali kökenli mülteci olma sıfatını da kazandı

Somalili genç, bu başarısıyla ilgili şu görüşleri dile getirdi: Nefret söylemi ya da nefret dolu bir mesaj alsam ve istifayı düşünsem, hemen bundan bu insanların kazançlı çıkacağını fark ediyorum. Her zaman ilk gelenlerin daha fazla fedakarlık yapması gerektiğini biliyorum. Ayrıca, göçmen kökenli veya farklı azınlık geçmişten gelen gençler için şu anda en azından onların önünde rol model olabilecek insanlar var.”

Sosyal hizmetler uzmanlığından, parlamenterliğe giden yol

Marian Hüseyin ise sadece Somali’den değil Afrika kıtasından Norveç Parlamentosu’na seçilen ilk mülteci.

Ailesi ilk olarak Suudi Arabistan’a giden Marian, daha sonra 10 yaşındayken Norveç’e ayak bastı.

36 yaşındaki Marian Norveç’e ilk geldiklerinde yaşadığı duyguları ise şu şekilde dile getirdi: Düşünsenize dünyanın en sıcak bölgesinden dünyanın en soğuk bölgesine geliyorsunuz. Biz bu ülkeye ilk geldiğimizde kış ayıydı ve kar yağıyordu. Kış Olimpiyatları’nın düzenlendiği Lillehammer kasabasına bizi yerleştirdiler.”

Norveç’te okula kayıt olan Marian için en şaşırtıcı olan erkek ve kız çocukların bir arada eğitim alması oldu. Siyasete geç atılan Marian, eğitimini tamamladıktan sonra ilk olarak sosyal hizmetler uzmanı olarak çalışmaya başladı.

REKLAM

İlk olarak siyasete atılmayı hiç düşünmediğini ve farklı sosyal aktiviteler içinde kendini bulduğunu kaydeden Marian, Finlandiya’da Suldaan’ın başına geldiği gibi yabancı düşmanı aşırı sağcı partilerin güç kazanmasıyla birlikte bu ülkede siyasetle ilgilenmeye başladı.

2013 yılında Norveç’te sağ partilerin aşırı sağ partiyle ittifak yapıp ülkeyi yönetmeye başlamasının ardından Marian, Sosyalist Partiye katılmaya karar verdi.

Mültecilerin dertlerini kim anlatacak?

Siyasete konusunda çok fazla bilgisi olmaması, televizyon tartışmalarındaki tecrübesizliği ise Marian’ı ilk başlarda ciddi bir şekilde endişelendirdi.

Filistinli siyasetçi Hanan Ashrawi’yi ilk başlarda kendisine rol model olarak alan Marian, “Kadın siyasetçileri biliyordum ama benim den onlardan biri olacağımı hiç bir zaman düşünmedim. Ne kadar etkili olabileceğimi anlamam biraz zaman aldı. Norveç toplumunda, mültecilerin tarihi ve yaşamlarının ele alındığı tartışmalara uyum sağlamış mültecilerin daha fazla oranda katılması çok önemli. Bu tartışmalarda yer almak ve onlara neyin işe yarayıp, neyin yaramadığını ve insanların hayatlarını nasıl yaşadıklarını anlatmak, mültecileri kötü gösterip yarattıkları korkunun siyasi bir gündem olarak kullanmasına izin vermemek yine çok önemli.” diyerek görüşlerini özetledi.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Finlandiya, Rusya sınırındaki geçiş noktalarını göçmen akışının önüne geçmek için süresiz kapattı

Finlandiya'da okula silahlı saldırı: 1 öğrenci öldü 2'si yaralandı, 12 yaşındaki şüpheli yakalandı

Finlandiya, Rusya sınırını iki ay daha 'göçmenlere' kapalı tutacak