Newsletter Haber Bülteni Events Etkinlikler Podcasts Video Africanews
Loader
Bize Ulaşın
Reklam

İstanbul barajlarında alarm: Ortalama doluluk oranı son 10 yılın en düşük seviyesinde

Sularında çekilme yaşanmış Göktürk Göleti / 12 Ekim 2025
Sularında çekilme yaşanmış Göktürk Göleti / 12 Ekim 2025 ©  Euronews / Burak ütücü
© Euronews / Burak ütücü
By Sait Burak Utucu
Yayınlanma Tarihi
Paylaş Yorumlar
Paylaş Close Button

30 Haziran’da yüzde 66,23 olan ortalama baraj doluluk oranında yaşanan düşüş, 18 Aralık itibarıyla yüzde 73'lük bir azalmaya işaret etti.

İstanbul’a su sağlayan barajlardaki doluluk oranları hızla düşerken, megakent son 10 yılın en düşük su seviyelerinden biriyle karşı karşıya kalmış durumda.

İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi’nin (İSKİ) verilerine göre, ortalama doluluk oranı 18 Aralık 2025 itibarıyla yüzde 17,8’e düştü. Bu oran aynı zamanda ortalama baraj doluluk oranlarında son 10 yılın en düşük seviyesi olarak kaydedildi.

30 Haziran’da yüzde 66,23 olan ortalama baraj doluluk oranlarında yaşanan düşüş yüzde 73'lük bir azalmaya işaret etti.

İstanbul'da son 10 yılda kaydedilen ortalama baraj doluluk oranlarına göre en yüksek seviye yüzde 69,2 doluluk ile 2018 yılında yaşandı.

2025'e kadar gelinen bu 10 yıllık dönemde ise en düşük ortalama doluluk seviyesi 2020 yılında yüzde 21,97 ile kaydedilmişti.

Ortalama doluluk seviyesi 2015 yılında yüzde 60,98, 2018’de yüzde 69,2 ve 2023’te ise yüzde 47,45 olarak ölçülürken, 2025’te bu oran yüzde 17,83’e kadar düşmüş oldu.

Yağışların yetersiz kalmasıyla birlikte barajlardaki su seviyesi son aylarda belirgin biçimde düşüş gösterdi. Nisan ayında yüzde 82,22’ye kadar çıkan doluluk oranı, yaz ve sonbahar aylarında hızla gerileyerek kritik seviyelere indi.

İSKİ verilerine göre İstanbul’daki barajlar arasında en yüksek doluluk oranı yüzde 53,15 ile Elmalı Barajı’nda ölçülürken, en düşük seviye yüzde 1,75 ile Kazandere Barajı’nda kaydedildi.

Pabuçdere Barajı’nda doluluk yüzde 2,79’da kalırken, Alibey, Sazlıdere ve Büyükçekmece barajlarında da oranlar yüzde 20’nin altında seyretti.

İstanbul’a su sağlayan baraj ve göletlerin toplam depolama kapasitesi 868 milyon 683 bin metreküp olmasına rağmen, mevcut su miktarı 154,7 milyon metreküp seviyesinde bulunuyor.

Bu yıl barajlara düşen yağış miktarı ise metrekare başına 573,4 kilogram olarak ölçüldü.

Barajlara ek olarak kente su sağlayan Melen’den 18 Aralık itibarıyla 441,49 milyon metreküp, Yeşilçay’dan ise 91,75 milyon metreküp olmak üzere yıl boyunca toplam 533,24 milyon metreküp su temin edildi. Buna rağmen İstanbul’da günlük su tüketimi 3 milyon metreküpü aştı.

Türkiye'de 'çölleşme' riski

Birleşmiş Milletler (BM) destekli “Dünya Genelinde Kuraklığın Yoğunlaştığı Bölgeler” adlı raporuna göre Türkiye, 2030 yılına kadar ciddi su krizi, çölleşme ve tarımsal üretimde daralma riskiyle karşı karşıya.

Rapora göre, Türkiye, çöl iklimine benzer koşulların görülme olasılığının artması nedeniyle, kuraklıktan en fazla etkilenme riski taşıyan ülkeler arasında yer alıyor.

Akdeniz Havzası’nda iklim değişikliği ve küresel ısınmanın etkilerini inceleyen çalışmada, odaklanılan üç ülke İspanya, Fas ve Türkiye oldu.

"Türkiye yarı kurak bir yapıya sahip ve toprakları parçalanmaya yatkın; ülke topraklarının yüzde 88’i çölleşme tehdidi altında" denilen raporda, 21. yüzyılın sonuna gelindiğinde Türkiye’de yağışların yüzde 30 oranında azalacağı öngörülüyor.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı da, 2023'te yaptığı bir açıklamada Türkiye'nin uluslararası göstergelere göre zaten su stresi altında olduğunu ve 2030 yılında ülkenin aşırı su kıtlığı yaşayan ülkeler arasında yer alabileceğini dile getirmişti.

Türkiye’nin yıllık kullanılabilir su potansiyeli 112 milyar metreküp

Türkiye'nin yüzölçümü 783 bin 577 kilometrekare. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından hazırlanan ve 1 Ağustos 2025'te yayınlanan 12. Kalkınma Planı (2024–2028) Su Yönetimi Özel İhtisas Komisyonu Raporu'na göre ülke genelinde yıllık ortalama yağış miktarı ise yaklaşık 450 milyar metreküp suya denk geliyor.

Ancak bu miktarın yalnızca sınırlı bir kısmı kullanılabiliyor.

Devlet Su İşleri (DSİ) verilerine göre Türkiye’nin yıllık kullanılabilir yerüstü suyu miktarı 94 milyar metreküp, yer altı suyu rezervi ise 18 milyar metreküp.

Böylece Türkiye'nin toplam kullanılabilir su potansiyeli yıllık 112 milyar metreküp seviyesinde. Buna karşın, ülkedeki doğal yüzey akışının yıllık ortalaması 185 milyar metreküp olarak ölçülüyor.

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı raporuna göre, Türkiye’de su krizinin önüne geçilebilmesi için en temel ihtiyaç, ulusal ölçekte bütüncül bir “su yönetimi stratejisi” oluşturmak.

Raporda şu ifadeler yer aldı: "Bu strateji ile birlikte su yönetimi yeniden yapılandırılmalı ve bu yapılandırma üst ölçekten ziyade daha küçük ölçekte yapılanmaya doğru gitmelidir. Bu yapılanma için havza ölçeğinde yönetim, merkezi planlama ve etkili kamusal denetim, doğal yaşamı koruma, bilimsel ve etkili çözümler gibi temel yapı taşları dikkate alınmalıdır."

Ayrıca etkin bir su yönetimi için kurumlar arası yetki karmaşasının giderilmesi, hızlı karar alıp uygulayabilen dinamik bir yapının kurulması gerektiği vurgulanıyor.

Erişilebilirlik kısayollarına git
Paylaş Yorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

İstanbul ve İzmir'de su krizi derinleşiyor: Neden deniz suyunu arıtmıyoruz?

İzmir'de susuzluk tehlikesi: Bilinçsiz yer altı suyu kullanımı ve vahşi sulama tehlike arz ediyor

İmamoğlu: Kanal İstanbul için Sazlıdere Barajı etrafında 24.000 konut inşa ediliyor