Newsletter Haber Bülteni Events Etkinlikler Podcasts Video Africanews
Loader
Bize Ulaşın
Reklam

Meşe palamudundan kudretli katedrale: Notre-Dame'ın yeniden açılışında alakarganın gizli rolü

Meşe palamudu ile bir alakarga kuşu
Meşe palamudu ile bir alakarga kuşu ©  Photo courtesy of Quercus et Garrulus
© Photo courtesy of Quercus et Garrulus
By Harriet Reuter Hapgood
Yayınlanma Tarihi
Haberi paylaşın Yorumlar
Haberi paylaşın Close Button

Avrasya Alakargaları sayesinde Fransa ormanlarında her yıl iki milyar meşe palamudu doğal olarak toprağa ekiliyor.

REKLAM

Fransa'nın başkenti Paris'te yer alan Notre Dame Katedrali, 2019'daki yıkıcı yangından beş yıl sonra ilk ayinine bu hafta ev sahipliği yaptı. Restorasyon özellikle hızı ve görkemli açılış töreni açısından önemli bir başarı olarak görülürken, bu başarıda, doğanın sessiz işçileri olan kuşların da önemli bir payı var.

Fransız hükümeti, 12. yüzyıldan kalma Gotik şaheserin restorasyonunda modern teknikler yerine geleneksel ahşap konstrüksiyon kullanarak yapıyı orijinaline sadık şekilde, yani "a l'identique" olarak yeniden inşa etme kararı aldı.

Ancak bu karar, restorasyon için 2.000 yıllık Fransız meşesinin kesilmesi gerekliliği nedeniyle tartışmalara yol açtı. Protestolara rağmen, Uluslararası Meşe Derneği, bu yöntemin karbon maliyetinin çelik ve beton kullanımına kıyasla çok daha düşük olduğunu belirtti.

Daha da ilginç olan, Fransa’nın Quercus et Garrulus Derneği’nin açıklamasına göre, Notre Dame’da kullanılan meşelerin çoğu insanlar tarafından değil, Avrasya alakargaları tarafından doğal olarak ekilmiş. Bu ilginç bilgi, doğanın, mimarinin en büyük dostlarından biri olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.

Notre-Dame Paris'in çatı onarım süreci tamamlanırken.
Notre-Dame Paris'in çatı onarım süreci tamamlanırken. AP

Her sonbaharda Avrasya alakargaları, kışa hazırlık amacıyla yaklaşık 5.000 meşe palamudu saklıyor ancak bunların yalnızca yarısını tüketiyor. Geriye kalan ve unutulan meşe palamutları ise filizlenerek genç meşe ağaçlarına dönüşüyor.

Fransa’nın Quercus et Garrulus Derneği’ne göre, bu doğal süreç sayesinde her yıl ülke genelinde iki milyar meşe palamudu ekiliyor. Daha önce yapılan araştırmalar, Fransa’daki genç meşelerin yüzde 59’unun, Avrupa genelinde de benzer şekilde, alakargalar tarafından dikildiğini ortaya koymuştur.

2021 yılında PLOS One dergisinde yayımlanan bir İngiliz araştırması ise ova İngiltere’sindeki yeni ormanlık alanlarda ağaçların yarısından fazlasının arazi sahipleri, hayır kurumları veya makineler yerine alakargalar tarafından dikildiğini göstermekte.

Alakarganın Latince adı Garrulus glandarius, yani "geveze meşe palamudu toplayıcısı" anlamına gelir. İlginç bir şekilde, araştırmalar bu kuşların yalnızca fındık tüketmekle kalmayıp, ilkbaharda yavrularını beslemek için kasıtlı olarak meşe fidanları yetiştirdiğini ve besleyici kotiledon yapraklarından faydalandığını göstermiştir.

Alakarga yavruları.
Alakarga yavruları. Quercus et Garrulus

Meşe ağaçları, Fransa'nın en yaygın orman türüdür ve "ormanın kralı" olarak adlandırılan bu ağaçlar, 1.500'den fazla hayvan ve bitki türüne ev sahipliği yaparak biyolojik çeşitliliğin merkezi konumunda. Aynı zamanda güçlü karbon yutakları; mevcut Fransız meşe koruları yılda sekiz milyon tona eşdeğer karbondioksiti tutmakta.

İklim krizinin etkileri derinleşirken ve 2024'ün kayıtlara geçen en sıcak yıl olacağı tahmin edilirken, bu tür ormanlar sera gazlarının etkisini azaltmak için hayati önem taşıyor. Yeni orman büyümesinin yarısından alakargaların sorumlu olduğu düşünüldüğünde, bu kuşlar meşelerin yeni bölgelere göçü ve adaptasyonunda kritik bir rol oynayabilir.

Bu süreci hızlandırmak amacıyla Quercus et Garrulus Derneği, SAGE (Jay Destekli Tohumlama) adlı bir sistem geliştirdi. Bu sistem, kuşlara yıllık tohumlama çalışmalarında yardımcı olmak için stratejik noktalara meşe palamudu kutuları yerleştiriyor. Dernek, SAGE sisteminden yararlanan alakargaların mevcut yaşam alanlarından yüzlerce kilometre uzağa meşe diktiklerini belirtiyor.

Deneyler ayrıca, bu kuşların kestane, arı fıstığı ve diğer türlerin tohumlarını da ekmeye adapte olabildiğini gösteriyor. Bu, gelecekte daha çeşitli ve dayanıklı ormanların oluşması için umut vadediyor.

Erişilebilirlik kısayollarına git
Haberi paylaşın Yorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

İstanbul'un Bulgur Palas’ında insan hakları odaklı Magnum fotoğraf sergisi açıldı

Primavera Sound, Rock Werchter ve Dua Lipa'nın Sunny Hill'i Avrupa Festival Ödülleri'ne aday gösterildi

Vatikan, Papa Francis'ten ilham alan ekolojik eğitim merkezi açıyor