Olası hamle, Fransa'nın kamu açığını bu yıl GSYH'nin yüzde 5,4'üne indirmeyi hedefleyen çalkantılı 2025 bütçesinin Şubat ayında kabul edilmesinin ardından geldi.
Fransa Başbakanı François Bayrou, ülkedeki kamu açığını azaltmak için Fransa'nın 2026 bütçesini referanduma götürme fikrini ortaya attı.
Bayrou, Journal du Dimanche gazetesine verdiği bir mülakatta durumun ciddiyetinin Fransızların açık onayına ihtiyaç duyduğu anlamına geldiğini söyledi.
"Sorunun, ülkenin geleceği için geniş kapsamlı sonuçlar doğuracak kadar ciddi olduğuna ve doğrudan halka sorulması gerektiğine inanıyorum," dedi. "Hiçbir olasılığı göz ardı etmiyorum."
"Sunmak istediğim kapsamlı bir plan. Herkesin çabasını gerektirecek ve ölçeği göz önüne alındığında, Fransız halkı desteklemediği sürece başarılı olamaz," diyen Bayrou Fransa halkının onay olmadan "başarılı olunamayacağını" belirtti.
Fransız hükümeti 2026 bütçesini, yeni vergiler getirmek yerine çoğunlukla kamu harcamalarını kısarak 40 milyar euro azaltmayı umuyor. Bu şekilde Fransa'nın kamu açığının Avrupa mali kurallarına uygun olarak gayrisafi yurt içi hasılasının (GSYH) yüzde 3'ünün altına çekilebileceğini umuyor.
Muhalefet partileri, son yıllarda kendi bütçeleri nedeniyle ciddi tepki ve öfkeyle karşı karşıya kalan birbirini izleyen başbakanlar zemininde, gelecek yılın potansiyel bütçe planları nedeniyle Bayrou hükümetine karşı güvensizlik oylaması yapma tehdidinde bulundu.
Siyasi yelpazenin farklı kesimlerinden siyasetçiler Bayrou'nun varsayımsal referandumunu küçümsediklerini dile getirdiler.
Sağcı Cumhuriyetçiler (Les Républicains) partisinden Laurent Wauquiez, Başbakan Bayrou'yu "oyalanmakla" suçlarken, solcu Boyun Eğmeyen Fransa (La France Insoumise-LFI) partisinden milletvekili Eric Coquerel, planı "teknik açıdan saçma ve siyasi açıdan tartışmalı bir fikir" olarak nitelendirdi.
"Yürütme ulusal temsili daha fazla bypass edemez," diye ekledi.
Bayrou'nun Fransa'nın mali durumuna ilişkin bir referandum düzenlemesi ne kadar mümkün?
Fransa Anayasası'nın 11. Maddesine göre, ekonomi, sosyal politika ve kamu hizmetleriyle ilgili yasaların referanduma sunulması, hükümet ya da parlamentonun her iki kanadı tarafından önerildiği takdirde, sadece cumhurbaşkanı tarafından talep edilebilir.
Yani teknik olarak başbakanın kendi başına yapabileceği bir şey değil.
Journal du Dimanche'a verdiği demeçte Bayrou bunun farkında: "Hükümet önerir, cumhurbaşkanı karar verir."
"Ancak asıl mesele Fransızların reformları destekleyip desteklemediğidir" diye ekledi. "Önümüzde sadece teknokratların ve uzmanların değil, her bir vatandaşın irdelemesi gereken çok önemli bir soru var."
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a yakın bir kaynak AFP haber ajansına yaptığı açıklamada, Macron'un masada tam bir plan olmadan referanduma gidip gitmeme konusunda bir karar veremeyeceğini söyledi.
Söz konusu kaynak, "Başbakan reform ve tasarruf planından bahsediyor ve bu plan sunulana kadar bir şey söylemek zor," dedi.
Bununla birlikte Macron'un 13 Mayıs'ta TF1 kanalına çıkması planlanıyor ve Fransız medyası Macron'un bir tür referandum ilan edebileceği yönünde spekülasyonlar yapıyor.
Fransa Cumhurbaşkanı daha önce de 31 Aralık'taki geleneksel yılbaşı konuşmasında bu yıl bir referandum çağrısı yapabileceğini ima etmiş ve hangi konular olduğunu belirtmeden vatandaşlardan "belirleyici" konularda karar vermelerini isteyeceğini söylemişti.
Bayrou'nun planı, Fransızların Avrupa Anayasası'nın onaylanmasına karşı oy kullandığı 2005 yılından bu yana Fransa'nın ilk büyük referandumu olacak.
Ancak anayasanın 47. Maddesi Fransa'nın bütçesinin kabul edilme sürecini de açıkça ortaya koyuyor.
Özellikle, hem Ulusal Meclis'in hem de Senato'nun Maliye Yasa Tasarısı'nı genellikle 70 günlük katı bir zaman çizelgesi içinde incelemesi ve oylaması gerektiğini söylüyor.
Bu süreye uyulmaması halinde hükümet tartışmalı Madde 49.3 yetkilerini kullanarak bütçeyi zorla kabul ettirebilir.
Bayrou bu yetkileri Şubat ayında, kamu açığını bu yıl yüzde 5,4'e düşürmeyi hedefleyen 2025 bütçesini kabul ettirmek için kullandı ve bu süreçte iki güvensizlik oylamasını atlattı.
Selefi Michel Barnier de Aralık ayında maliyet düşürücü bütçesini onaylatmaya çalışırken parlamentoyu pas geçmek için 49.3. Maddeyi kullanmış, ancak Bayrou kadar şanslı olamamış ve hükümeti devrilmişti.
Bütçe prosedürü anayasa ile güvence altına alındığından, bu konuda bir referandum düzenlemeye yönelik her türlü girişim muhtemelen yasal zorluklarla karşılaşacaktır.