AB Ekonomi Komiseri Euronews'in sabah programı Europe Today'e verdiği demeçte, 'ABD'nin Ulusal Güvenlik Stratejisi'nde yer alan ve bloğun güven eksikliği, sansür ve yasa dışı göçle boğuşma olarak sunulduğu pek çok unsura katılmadığını' vurguladı.
Avrupa Komisyonu Üyesi Valdis Dombrovskis, ABD hükümetinin AB'nin özgürlükleri ezdiğini öne süren tartışmalı belgesinin ardından Euronews'e verdiği röportajda, Avrupa Birliği'nin giderek daha düşmanca bir hal alan dünyada küçük devletlere güç verdiğine dikkat çekti.
Euronews'in en önemli sabah programı Europe Today'e konuşan Dombrovskis, "AB, üyelerine, özellikle de küçük devletlere güç veriyor, çünkü daha çatışmacı ve güç odaklı bir dünyada birlikten kuvvet doğar," dedi.
En uzun süre görev yapan Komisyon üyelerinden biri olan Dombrovskis, Rusya'nın tehdidi altındaki Baltık ülkelerinden biri olan Letonya'dan.
Dombrovskis'in yorumları, ABD'nin geçen hafta Ulusal Güvenlik Stratejisi'ni güncelleyerek Avrupa'nın rotasını değiştirmesi gerektiğini, aksi takdirde kötü ekonomi politikaları, boğucu düzenlemeler ve yasa dışı göç nedeniyle medeniyetinin çöküşünü görebileceğini öne sürmesinin ardından geldi.
Belgede ABD'nin bu gidişatı tersine çevirmeyi amaçladığı belirtilirken, isim vermeden ancak genel olarak muhafazakâr ya da aşırı sağ olarak anlaşılan "Avrupalı vatansever partilerin" artan etkisi memnuniyetle karşılandı.
Dombrovskis, "Ulusal Güvenlik Stratejisi'nin katılmadığımız pek çok yönü var, bu açık. ... ancak hemfikir olabileceğimiz noktalar da var. Rusya ve Ukrayna'ya destek söz konusu olduğunda daha fazla atılganlık göstermemiz gerekiyor," dedi.
Komiser, güç göstermenin yolunun, ABD doğrudan yardımı geri çekerken Kiev'in mücadelede güçlü kalabilmesi için finansman sağlamak olduğunu söyledi.
Dombrovskis, önümüzdeki hafta yapılacak AB Konseyi toplantısının Ukrayna'ya tazminat kredisi verilmesi ya da 2026 ve 2027 yılları için 90 milyar euro tutarında ortak AB borcu için piyasalara başvurulması konusunda karar vermek için "kritik bir zaman" olduğunu söyledi.
Avrupa'yı Avrupalıların karar vereceği bir mesele olarak tutmak
ABD belgesinin yayınlanmasının ardından Avrupalı liderler safları sıklaştırdı.
AB Konseyi Başkanı Antonio Costa pazartesi günü "müttefiklerin diğer müttefiklerin siyasi yaşamına ya da iç demokratik tercihlerine müdahale etme tehdidinde bulunamayacağını" söyledi ve Avrupa'nın politika belirlerken kendi yolunu seçme özerkliğini savundu.
Costa, "ABD, hangi vizyona sahip olduğumuzu ve ifade özgürlüğünün ne olduğunu söyleme konusunda Avrupa'nın yerini alamaz," dedi.
Hafta sonu AB'nin dış politika şefi Kaja Kallas Euronews'e verdiği röportajda iç meselelerin "AB'nin işi" olduğunu ve iki tarafın da küresel sorunlara odaklanıp iç meseleleri ulusal hükümetlere bırakması gerektiğini söyledi.
Kallas, ABD'nin bazı kilit konularda farklı görüşlere sahip olduğunu kabul etmekle birlikte iki ülkenin müttefik olmaya devam ettiğini kaydetti. Yine de "AB'nin bir planı var ve biz de buna uymalıyız."
ABD Başkanı Donald Trump, Avrupa'nın gözden geçirmeye tepkisi sorulduğunda gazetecilere ABD'nin Avrupa'yı korumak istediğini söyledi ve "Avrupa'nın çok fazla değişmesini istemiyoruz," dedi.