Newsletter Haber Bülteni Events Etkinlikler Podcasts Video Africanews
Loader
Bize Ulaşın
Reklam

Teyit: AB, dijital euro ile cüzdanınızı kontrol altına almaya mı çalışıyor?

@AdobeStock - RAHMAT
@AdobeStock - RAHMAT ©  @AdobeStock - RAHMAT
© @AdobeStock - RAHMAT
By Noa Schumann
Yayınlanma Tarihi Son güncelleme
Paylaş Yorumlar
Paylaş Close Button
Aşağıda yerleştirilen video haber linkini kopyalayın/yapıştırın Copy to clipboard Bağlantı kopyalandı!

Dijital euroya ilişkin çok sayıda söylenti aylardır sosyal medyada dolaşıyor. Bazı kullanıcılara göre bu para birimi mali işlemleri izlemek için kullanılacak ya da bireysel özgürlükleri tehdit edebilecek. Euronews’ün teyit ekibi The Cube, bu iddiaların bir kısmını mercek altına aldı.

Dijital euro ilk kez 2021’de gündeme geldiğinden bu yana tartışmalar giderek artarken, çevrimiçi ortamda birbiriyle çelişen anlatılar ve hatta komplo teorileri de ortaya çıktı.

Avrupa Merkez Bankası (ECB), dijital euroyu “değişen bir dünyaya yanıt” olarak tanımlıyor. Daha güçlü gizlilik, evrensel kabul ve temel kullanımın ücretsiz olması gibi özellikleri öne çıkarıyor. Buna karşın bazı tüketiciler, bunun AB’nin insanların parası üzerinde kontrol kurmasının bir aracı olduğunu savunuyor.

Kasım ayında çevrim içi yayımlanan ve 388 binden fazla imza toplayan bir dilekçede, Avrupa Parlamentosu üyeleri ve ulusal hükümetlere dijital euronun reddedilmesi çağrısı yapıldı.

Peki, dijital euronun vatandaşların kendi paraları üzerindeki kontrolünü kısıtlayacağı yönündeki iddialar ne kadar doğru? Euronews'ün teyit ekibi The Cube, iddiaları mercek altına alıyor.

Dijital euro nasıl işleyecek?

Geçen hafta ECB, “2029’a kadar dijital euronun olası devreye alınmasına hazırlanma” planlarını açıkladı.

Dijital para biriminin ilk denemeleri 2027 ortasında başlayabilir ancak bunun için Avrupa Parlamentosu’nun 2026’da gerekli düzenlemeyi onaylaması gerekiyor.

Dijital euro, merkez bankası parasının yeni bir biçimi olacak. Yani Avrupa Merkez Bankası tarafından çıkarılan gerçek paranın dijital hali.

Şu anda kamuoyunun merkez bankası parasına sahip olabilmesinin tek yolu nakit kullanmak. Dijital euro ise aynı egemen paranın dijital bir cüzdanda, örneğin bir akıllı telefon üzerinden tutulmasına imkân sağlayacak.

Pratikte ödemeler, bugün banka kartıyla yapıldığı gibi telefonla mağazalarda gerçekleştirilebilecek. Ancak dijital kartla ödeme yapmak ile dijital euroyla ödeme yapmak aynı şey değil.

Kart ödemeleri, ister fiziksel ister dijital olsun, özel bankalar veya ödeme hizmeti sağlayıcıları üzerinden işleniyor. Dijital euro ise banknotlar gibi doğrudan ECB tarafından, aracı olmaksızın ihraç edilecek.

Bu ödeme yöntemi nakdin yerine geçmek üzere değil; nakdi tamamlayıcı olacak ve tüketiciler ile işletmelere ek bir seçenek sunacak.

Daha fazla kontrol karşılığında daha az özgürlük mü?

ECB Başkanı Christine Lagarde tarafından sunulan proje giderek daha fazla siyasi destek görüyor.

Ekim ayında yapılan bir euro bölgesi zirvesinde Avrupalı liderler, ödeme sektöründe Avrupa’nın parasal egemenliğini, ekonomik güvenliğini ve rekabet gücünü artırmak için sürecin hızlandırılması çağrısında bulundu.

Ancak özellikle Çin örneği üzerinden bakıldığında, kullanıcı verilerinin korunmasına dair endişeler sürüyor. Çin, 2020’den bu yana dijital yuanı geniş çapta test ediyor.

2024’te Çinli yetkililer, devlet tarafından çıkarılan dijital yuanın kullanımını sürdürerek, kumar gibi yasa dışı faaliyetlerle bağlantılı mali işlemleri izlemek ve kısıtlamak için bu sistemi kullandı. İşlemler, merkezi olarak kontrol edilen dijital ödeme sistemi üzerinden denetleniyor.

ECB ise izlenebilirlik ile gizlilik arasında denge kurmayı hedeflediğini söylüyor. AB’nin Genel Veri Koruma Tüzüğü’nün (GDPR) de dijital euro kullanıcıları için güvence sağlaması bekleniyor. Bu nedenle dijital euronun AB’ye tüketicilerin cüzdanları üzerinde tam kontrol sağlayacağı iddiasının doğru olmadığı belirtiliyor.

Siber saldırı riski

Belçikalı ekonomist Bruno Colmant, dijital euronun potansiyel kontrol risklerine daha önce dikkat çekmişti. The Cube’a yaptığı açıklamada ise siber saldırı riskine işaret etti.

Colmant’a göre dijital euronun “giriş noktası,” bireyler, işletmeler ve kamu otoriteleriyle çalışan ticari bankalar olacak. Bu da, bankaların – kullanıcıların bilgisi dışında bile – dijital euro işlemlerini izlemek için kullanılabileceği anlamına geliyor.

Bununla birlikte Colmant, konunun daha nüanslı bir şekilde tartışılması gerektiğini vurguladı.

Bir kişinin ECB nezdinde dijital euro olarak tutabileceği azami miktarın yaklaşık 3 bin euro olacağı sıkça dile getiriliyor. Bu üst sınır yalnızca dijital euro bakiyesi için geçerli olacak, henüz mevzuatta kesinleşmiş değil ve kişilerin toplam varlıklarını ya da banka hesaplarını sınırlamıyor. Yine de Colmant, belirli bir kontrol riskinin “sıfır olmadığını” söyledi.

“Gizlilik açısından bir kayıp söz konusu olabilir çünkü bu dijital euro izlenebilir ve tam olarak ne için kullanıldığının bilinmesi mümkün olabilir,” dedi.

Öte yandan, dijital euroya ilişkin kesin bir hukuki çerçeve henüz kabul edilmiş değil. Avrupa Parlamentosu’nun ilgili düzenlemeyi 2026’da kabul etmesi bekleniyor, bu da projenin hayata geçirilmesi için ön koşul.

Yabancı ödeme şirketlerine bağımlılığı azaltmak

Bazı bankacılar dijital euroya şüpheyle yaklaşıyor.

Fransız bankası Credit Mutuel’in CEO’su Daniel Baal, LinkedIn’de yaptığı paylaşımda dijital euronun “vatandaşlar için net bir ihtiyaca karşılık gelmediğini” ve mevcut ödeme yöntemlerine kıyasla “kayda değer bir avantaj sunmadığını” yazdı.

BNP Paribas Fortis Belçika CEO’su Michael Anseeuw da Belçika basınına verdiği demeçte, ECB’nin dijital para projesini “yanlış ama cazip görünen bir fikir” olarak nitelendirdi ve Avrupa’da geliştirilen Wero gibi yeni ödeme alternatiflerine dikkat çekti.

Buna karşın ECB, bu tamamlayıcı para biriminin hedeflerinden birinin “Avrupa dışı sağlayıcılara bağımlılığı azaltmak” olduğunu vurguluyor.

ABD merkezli Visa ve Mastercard, Avrupa’daki kartlı ödeme pazarının yaklaşık yüzde 70’ini oluşturuyor. Colmant, Avrupa’daki ticari bankaların lisansları ABD’ye ait olan Visa ve Mastercard’ı kullandığını hatırlattı.

Avrupa Komisyonu’nun Ekonomi ve Verimlilikten Sorumlu Üyesi Valdis Dombrovskis de, özellikle çevrim içi ticaret büyürken, Avrupa’nın stratejik özerkliğinin sağlanması ve yabancı ödeme sistemlerine bağımlılığın azaltılmasının önemini vurguladı.

Erişilebilirlik kısayollarına git
Paylaş Yorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Teyit: Avrupa Parlamentosu üye ülkelere düzensiz göç kabulünü zorunlu mu kılıyor?

Viral paylaşımlar İtalya'nın 'laboratuvarda yetiştirilmiş et' yasağı konusunda yanlış yönlendiriyor

Tusk, Almanya'nın İkinci Dünya Savaşı suçlarının tazminatını Polonya'nın ödeyeceğini söyledi mi?