Futuris bu hafta İsveç'e giderek Kuzey Kutbu ve Avrupa'da kutuplara yakın bölgelerdeki iklim değişikliklerini araştırıyor.
Şu anda Kuzey Kutbu’ndan 150 kilometre ötedeyiz. Şu anda buzulların erime dönemindeyiz. Şu anda araştırma yapmak için hava koşulları çok elverişli çünkü kışın sıcaklık -45 dereceye kadar düşebiliyor. Bu çok kapsamlı araştırma, kutup bölgelerindeki bitkilerle onların tozlaşmasını sağlayan polenlerin arasındaki ilişkiyi inceliyor.’‘
Buradaki biyologların bir görevi var.
Zor koşullarda hayatta kalmayı başarabilen bitkilerin nasıl bu işi başardığını çözmeye çalışıyorlar. Bu bitkilerin farklı renklerdeki çiçekleri, hayatta kalmalarını sağlayan en önemli özellikleri…
Çünkü bu renkli çiçekler, polenleri taşıyan böceklerin dikkatini çekiyor.
Hiroshi S. Ishii, Biyolok, Toyama Üniversitesi: ‘‘Yaşam şartlarının zor olduğu bölgelerde, bal arısı ve polen taşıyıcı diğer böceklerin sayısı çok daha fazla oluyor. Bunun yanında çiçeklerin rengi pembe, mor, mavi, eflatun gibi çok farklı olabiliyor. Polen taşıyıcılar sadece uçan yaratıklarsa, o zaman çiçeklerin rengi sarı ve beyaz gibi sınırlı düzeyde kalıyor.’‘
Araştırma görevlileri bu döngünün kutup bölgelerinde de yaşanıp yaşanmadığını öğrenmeye çalışıyor.
Bilim insanları hayvan anatomisi ve çiçek renklerini araştırarak, ‘optik spektrometri’ adını verdikleri bir yöntemle görsel bir ölçüm yapıyor.
Hiroshi S. Ishii, Biyolok, Toyama Üniversitesi: ‘‘Doğada gördüğümüz atmosfer, görsel olarak bitki ve polen taşıyıcı böceklerin etkileşimi sonucu varlığını devam ettirir. Bu konu hakkında ne kadar çok bilgi edinirsek, çevreyi de o derece daha iyi koruyabiliriz.’‘
Kuzey ve güney kutup bölgeleri çok büyük bir alanı kapsadığı için araştırma yapmak çok pahalıya mal oluyor. Bu sebeple bilim insanlarının takımlar halinde çok sıkı mesai yapması gerekiyor.
Örneğin Avrupa takımı yaz döneminde bitki florasını ve böcek çeşitlerini araştırıyor.
Buna benzer araştırmalar Kanada ve Grönland’da da yapılmıştı. Şimdi de Sibirya’nın kuzey bölgelerinde yapılmak isteniyor.
Fredrik Dalerum, Karasal Ekoloji Uzamanı, Stockholm Üniversitesi: ‘‘Kutup bölgelerinin eko-sistemi çok sadedir. Bu sebeple sistemde hangi unsurların aktif olduğunu tespit etmek çok kolay. Kutup altı ve Akdeniz ormanlarındaki iklim etkisini araştırırsanız çok karmaşık bir yapıda olduğunu görürsünüz. Bu sebeple canlı türlerini etkileyen olayları incelemek gerçekten de zordur.’‘
Avrupa Birliği PolarNet araştırma projesinin bu bölgelerde inceleme yapmasının tek sebebi, söz konusu alanlarla ilgili bilimsel verilerin artırılmasını sağlamak. Yapılan bu çalışmalarda Abisko Bilim Araştırma Merkezi düzenli olarak kullanılan bir yer.
Keith W. Larson, Evrin Ekolojisi Uzmanı, Abisko Araştırma Merkezi: ‘‘Abisko Araştırma Merkezi’nde Alaska, Grönland ve Sibirya gibi bölgelerle ilgili araştırma yapan Danimarkalı ve Hollandalı birer bilim insanı bulunuyor. Biz de bu bilgileri kopyalayarak, elde edilen verileri eşleştirmeye çalışıyoruz. Sonuç olarak, bu saydığımız bölgelerdeki ekosistem, kutup altı bölgelerle büyük oranda benzerlik gösteriyor.’‘
Kutuplarda bulunan donmuş toprağın sadece yarım metre altında bulunan bu çamurlu yüzey çok ayrıntılı bir şekilde inceleniyor. Bilim insanları karbondioksit, metan ve su buharı gazlarını analiz ederek, bu çevre koşullarında emilen karbon miktarını inceliyor.
Ve bu durumun çevreye ne kadar etkili olduğunu…
Patrick Crill, Biyokimya Uzmanı, Stockholm Üniversitesi: ‘‘Kutuplardaki ısınma çok hızlı oluyor. Su seviyesinde, iklim şartlarında, bitki kümeleri yapılarında büyük değişimler görülüyor. Biz de yaptığımız araştırmalarla, insanların bu ekosisteme neler katabileceğini anlamaya çalışıyoruz.’‘
10 yıllar boyunca bu çamur içerisine giren gaz akışı inceleniyor. Bilim insanları, farklı ekiplerle çalışarak olabildiğince bilimsel veri toplama gayreti içerisinde…