Korsan grup, Spotify’ın kataloğunu “yedeklediğini”, 256 milyon parçanın metaverisini internete koyduğunu iddia etti. Spotify olayı yakından izliyor.
Yayın platformu Spotify, bir korsan aktivist grubunun platformun tüm müzik kataloğuna ait meta verileri yayımladığını iddia etmesinin ardından, pazartesi günü kütüphanesinin üçüncü bir tarafça kazındığını doğruladı.
Açık kaynak arama motoru Anna’s Archive’taki bir blog yazısına göre, yayımlanan paket 256 milyon parçaya ve 86 milyon ses dosyasına ait meta verileri içeriyor; bu da dinlemelerin yaklaşık yüzde 99,6’sına karşılık geliyor.
Blog yazısında, dosyaların 2007 ile 2025 arasında platforma eklenen müzikleri kapsadığı belirtildi.
“Bu, tamamen açık olan (yani yeterli disk alanına sahip herkes tarafından kolayca yansılanabilecek) müzik için dünyanın ilk ‘koruma arşivi’dir,” diye yazıldı.
Spotify’dan bir sözcü, kütüphanesine yetkisiz erişim sağlandığını doğruladı ve üçüncü tarafın, platformdaki bazı ses dosyalarına erişmek için DRM’yi (dijital haklar yönetimi) aşmak amacıyla yasadışı taktikler kullandığını ekledi.
Sözcü daha sonra Euronews Next’e yaptığı açıklamada, “Spotify, yasa dışı veri kazıma eyleminde bulunan kötü niyetli kullanıcı hesaplarını tespit edip devre dışı bıraktı. Bu tür telif karşıtı saldırılara karşı yeni koruma önlemleri uygulamaya koyduk ve şüpheli davranışları aktif biçimde izliyoruz,” dedi.
Sözcü, ihlalde kamuya açık olmayan herhangi bir kullanıcı bilgisinin tehlikeye girdiğine dair bir gösterge bulunmadığını, kullanıcılarla ilgili tek verinin kullanıcılar tarafından oluşturulan herkese açık çalma listeleriyle ilgili olduğunu söyledi.
Spotify ne kadar verinin kazındığını belirtmedi. Hackerlar, verilerin toplam boyutunun “300 TB’ın biraz altında” olduğunu ve eşler arası dosya paylaşım ağlarında toplu torrentler halinde dağıtılacağını söyledi.
Anna’s Archive, misyonunun “insanlığın bilgi ve kültürünü korumak” olduğunu söylüyor. “Gölge kütüphaneler” için bir arama motoru olan platform bugüne kadar daha çok kitaplara ve diğer metinlere odaklanmıştı.
“Bu Spotify kazıması, müzik için böyle bir ‘koruma arşivi’ başlatmaya yönelik mütevazı bir girişimimizdir,” diye yazıldı. “Elbette Spotify’da dünyanın tüm müzikleri yok, ama bu harika bir başlangıç.”
Teorik olarak, gerekli teknik bilgiye ve disk alanına sahip herkes bu arşivi kullanarak Spotify’ın kendi kopyasını oluşturabilir. Gerçekte ise bunu deneyenler, plak şirketleri ve diğer hak sahiplerinin hızlı ve sert yasal adımlarıyla karşı karşıya kalacaktır.
Fikri mülkiyetin izinsiz kullanımını takip eden Third Chair adlı şirketin CEO’su Yoav Zimmerman’a göre, en büyük endişelerden biri, yapay zeka şirketlerinin bu verileri modellerini eğitmek için kullanma ihtimali.
Zimmerman, LinkedIn’de yaptığı bir paylaşımda, “Ayrıca yapay zeka şirketlerinin modern müzik üzerinde büyük ölçekte eğitim yapması dramatik biçimde kolaylaştı,” dedi. “Onları durduran tek şey telif hukuku ve yaptırımın caydırıcılığı.”
Spotify, yaratıcı topluluğun haklarını korumak için sektör ortaklarıyla aktif biçimde çalıştığını söyledi.
Şirket, “İlk günden beri sanatçı topluluğunun yanındayız ve korsanlığa karşıyız,” açıklamasını paylaştı.