ABD Başkanı Donald Trump, televizyonda yayınlanan ulusa sesleniş konuşmasında, popülaritesinin azaldığı bir ortamda siyasi ve ekonomik icraatlarını savundu.
ABD Başkanı Donald Trump, çarşamba günü Beyaz Saray’dan canlı yayınlanan Ulusa Sesleniş konuşmasında, ekonomiye ilişkin artan hoşnutsuzluğa rağmen görevdeki ilk yılında zaferler kazandığını iddia etti.
Trump'ın yaklaşık 20 dakika süren konuşması, şu ana kadar halkın market, konut, kamu hizmetleri ve diğer temel malların maliyeti konusundaki endişelerini yatıştıramayan son mesajlarının bir tekrarı niteliğindeydi.
Trump ekonomik bir zafer vaat etmiş olsa da, son bir yılda enflasyon yüksek seyretmeye devam etti ve ithalat vergilerinin ardından iş piyasası keskin bir şekilde zayıfladı.
Ülkenin 1 milyondan fazla ordu mensubunun bin 776 dolar "savaşçı kâr payı" alacağını duyurdu ve bunun, tüketici fiyatlarının artmasından kısmen sorumlu olmalarına ve birçok haneyi mali olarak zorlamalarına rağmen, gümrük vergileri sayesinde finanse edildiğini öne sürdü.
Toplamda yaklaşık 2,6 milyar doları bulacak olan bu harcama için "Çekler zaten yolda," dedi. Bin 776 dolarlık miktar, önümüzdeki yıl Bağımsızlık Bildirgesi'nin imzalanmasının 250. yıl dönümüne atıfta bulunuyordu.
Onay oranları düşüşte
Kamuoyu yoklamaları, ABD'li yetişkinlerin çoğunun, gümrük tarifelerinin fiyatları yükseltmesinin ardından enflasyonun yükselmesi ve işe alımların yavaşlaması nedeniyle Trump'ın ekonomiyi ele alış biçiminden hayal kırıklığına uğradığını gösteriyor.
Trump, ekonomiyle ilgili endişeleri selefi Joe Biden'a yüklemeye çalıştı.
Trump, "11 ay önce bir karmaşa devraldım ve bunu düzeltiyorum," dedi. "Dünyanın daha önce hiç görmediği türden bir ekonomik patlamaya hazırız."
2026 yılı, ülke Temsilciler Meclisi ve Senato'nun kontrolünü belirleyecek olan ara seçimlere giderken Trump'ın liderliği için bir sınav olacak.
Beyaz Saray'daki açıklamalar, Cumhuriyetçilerin bu yılki seçimlerde yaşadığı kayıpların koalisyonunun dayanıklılığı konusunda soru işaretleri yaratmasının ardından Trump'ın yeniden ivme kazanması için bir fırsat oldu. Televizyon kanallarının geçmişte kampanya tarzı söylemlerle dolu başkanlık konuşmalarını yayınlama konusundaki isteksizliğine rağmen Trump açıkça siyasete eğildi.
Örneğin Eylül 2022'de kanallar Biden'ın Beyaz Saray'da demokrasi hakkında yaptığı bir konuşmayı fazla siyasi buldukları için yayınlamayı reddetmişlerdi.
Trump, zaman zaman öfkeye varan bir tonla hızlı bir şekilde konuştu. Bu yıl ekonomi konusunda kamuoyunda yaşanan hayal kırıklığına, gelecek yıl büyüme konusunda daha da cesur vaatlerde bulunarak, mortgage oranlarının düşeceğini ve "Amerikan tarihindeki en agresif konut reformu planlarından bazılarını açıklayacağını" söyleyerek yanıt verdi.
Trump, ekonominin yukarı doğru bir yörüngede olduğunu göstermek için yanında grafikler de getirdi. Gelirlerin arttığını, enflasyonun azaldığını ve yatırım dolarlarının ülkeye aktığını iddia eden Trump, yabancı liderlerin kendisine "dünyanın en sıcak ülkesi olduğumuz" konusunda güvence verdiklerini söyledi.
Trump ekonomiye vurgu yaparken, diğer siyasi alanlarda da zorluklarla karşı karşıya.
Trump'ın göçmenleri kitlesel olarak sınır dışı etmesi, ABD'nin Meksika sınırından geçişleri durdurmasına olumlu bakılmasına rağmen yeteri kadar desteklenmediğini kanıtladı. Dünya çapındaki çatışmaları sona erdirme çabaları ve Venezuela yakınlarındaki şüpheli uyuşturucu teknelerine yönelik saldırıları da kamuoyunun genel olarak ilgisini çekmedi.