İran'da yeni parlamento askeri güçlerin kavgasına sahne olacak

İran'da yeni parlamento askeri güçlerin kavgasına sahne olacak
© 
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

İran’da bu cuma günü İslam Devrimi’nden bu yana dokuzuncu parlamento genel seçimleri yapılacak. Seçimleri muhalefet geniş oranda protesto ederken, boykota katılmayan kimi isimlerin adaylığı da reddedildi.

Ülkeyi nasıl bir seçim sürecinin beklediğini Euronews’ten Maria Sarsalari, Paris’teki İran Siyaseti Uzmanı Ahmet Salamatian ile masaya yatırdı.

Euronews:

“Bay Salamatian, bu seçimleri gerçekte zaten iktidarda olan güçler yönlendiriyor. Politik güçlerin dinamiği göz önüne alındığında bu seçimler için nasıl bir portre çizebiliriz? “

Ahmad Salamatian:

“Seçimlerden uzun zaman önce, İslami Cumhuriyet’ten birçok yetkili ve hatta dini lider Hamaney, bu seçimleri bir güvenlik sınavı olarak gördüklerini belirtti. Bu doğrultuda, askeri ve güvenlik organlarının, Devrim Muhafızları Ordusu’ndan sonra gelen askeri kurumların rolü arttırıldı.

Bu sebeple denilebilir ki, bu seçimlerde de İslam Cumhuriyeti rejimi parçalı bir yapıyken, esas güç kavgası bu seçimleri yapılandıran güvenlik ve askeri güçlerin arasında geçecek. Bu kavga da seçim sonuçlarına büyük etki edecek.

Sonuç olarak, gelecekteki parlamento, öncekilerden daha fazla olarak güvenlik veya askeri kurumlardan gelen veya İslami Devrim Muhafızları’na yakın isimlerden oluşacak ve bu dini veya ideolojik eğilimlerden daha baskın bir etken olacak.”

Euronews:

“İran parlamenter sistemi, meclis kurulduğundan bu yana bir çok iniş ve çıkışlar yaşadı. Tüm bu dönem içinde önümüzdeki seçimleri nasıl değerlendiriyorsunuz?”

Ahmad Salamatian:

“Meclisin güçleri giderek daha azaltıldı, öyle ki Sayın Ahmedinecad bile Ayetullah Hamaney’in ünlü sözüne meydan okuyabildi ve ‘Meclis artık herşeyin üstünde değildir’ dedi. Ayatullah Hamaney’in ünlü deyişi söyledir: ‘Meclis herşeyin üstündedir.’ Deneyimlerimiz şunu gösteriyor ki, parlamentonun kurulmasının ilk etabında bile olsa, ne kadar çok askeri ve güvenlik kurumları güçlenirse, sistem için pratikte meclisler daha problemli olur.

Bana göre, gelecek parlamento kullandığı araçlar ve yollar dışında yeni bir güç kullanmayacak ve yönü politik olmaktan çok askeri olacak. Gelecek aylarda, parlamento İslami Cumhuriyetin baskın güvenlik ve askeri fraksiyonları arasında bir güç savaşına sahne olacak.”

Euronews:

“İran ile batının İran’ın nükleer programı konusunda yaşadığı tansiyonu göz önüne alırsak, seçim sonuçları İran’ın dış politikasında bir değişiklik yaratır mı?”

Ahmad Salamarian:

“Ne yazık ki, uluslararası bir kriz durumunda ne zaman askeri veya güvenlik organlarına bir yetki verilse veya görüşleri esas alınsa, sonunda tansiyon daha da yükseliyor. Bu yüzden de, önümüzdeki meclisin tansiyonu düşürme konusunda bir davranış gösterme potansiyelinin az olduğunu düşünüyorum. Bu, İran’a karşı tüm dış tehditler göz önüne alındığında daha karmaşık ve tehlikeli bir durum yaratacak. Şu açıktır ki, bir askeri ve güvenlik kökenli parlamento, uluslararası krizleri diyalog yoluyla çözmek için gerekli olan politik vizyona sahip olamayacak. Bu da İran ve çevresindeki problemleri ve krizi daha da arttıracak.”

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Japonya, Ukrayna'nın toparlanması için uzmanlığını nasıl kullanıyor?

Özbekistan'ın pamuk endüstrisi boykotun ardından yeniden yükseliyor

Japonya’nın Tohoku bölgesinde geyikler ve kediler turizmi nasıl canlandırıyor?