Hollande Avrupa'nın dümenine geçmeye hazırlanıyor

Hollande Avrupa'nın dümenine geçmeye hazırlanıyor
© 
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Fransa’da Sosyalistlerin son aylardaki yükselişi gerçekleştirilen genel seçimler ile doruk noktasına ulaştı.

Cumhurbaşkanı François Hollande, mutlak çoğunluğu elde ederek vaat ettiği programı gerçekleştirmeye bir adım daha yaklaştı.

Bundan sonraki süreçte merak edilen ise Avrupa Birliği açısından nelerin değişeceği.

Paris’teki Sorbonne Üniversitesi’nden Frederiz Sawicki, konuyla ilgili euronews mikrofonlarına şu değerlendirmede bulundu:

“Doğrudan halk tarafından, güçlü bir çoğunluğu desteğini alan ve iddialı bir Avrupa programı ile seçilmiş bir cumhurbaşkanımız var. Şu açık ki gelecek yıl seçimlerle karşı karşıya olan ve koalisyonla uğraşacak Angela Merkel ile karşılaştırıldığında Cumhurbaşkanı Hollande, Avrupa’nın liderliğini ele alacak konumdadır.”

Holland’ın 6 Mayıs’ta cumhurbaşkanlığı yarışını kazanması Almanya ile Fransa ilişkilerinin eskisi gibi olmayacağının bir kanıtıydı. Bundan sonraki süreçte Başbakan Angela Merkel ile Hollande’ın arasından çetin bir liderlik mücadelesi olacağına ise kesin gözüyle bakılıyor.

euronews muhabiri Giovanni Magi, Paris’ten bildiriyor:

“Cumhurbaşkanı Hollande ve hükümetinin faaliyet gösterdiği koşullar, sadece Fransa’nın ekonomik sorunları ile kararlı bir şekilde başa çıkmasına değil, aynı zamanda euro Bölgesi’ndeki krizi yönetme konusunda kredibilitesine de destek veriyor.”

Fransa genel seçimlerinin Avrupa’ya etkileri

Fransa’da geçtiğimiz pazar düzenlenen genel seçimlerin sonuçlarını ve özellikle Avrupa konusundaki riskleri görüşmek üzere Avrupa Politikaları uzmanı ve tarihçi Marion Gaillard ile birlikteyiz.

Sophie Desjardin, euronews:
“Marion, genel seçimlerde sol büyük bir zafer elde etti. Sosyalist cumhurbaşkanı da gücünü pekiştirmiş oldu. Söz verilen reformlar da böylece kolayca alınabilecek. Peki bu durum temelde ne gibi değişikliklere neden olabilir?”

Marion Gaillard:
“İç politikada, bu durumun reformların geçirilmesinde François Hollande’ın elini kuvvetlendirdiğini söyleyebiliriz. Dış politikada ise Avrupa antlaşmalarının görüşülmesinde, özellikle de Euro Bölgesi’nin kurtarılması konusunda çok daha rahat hareket edebilecek. Zira seçilen aşırı solcuların alınacak kararlar üzerinde pek bir etkisi olmayacak. Bu durum hem Avrupalı partnerleri rahatlatacak hem de gerginliğin azalmasını sağlayacak.”

euronews:
“Avrupa’da Sosyalist bir hükümet ile karşılaşmak nerdeyse imkansız. Şu anda beş taneler. Sosyalizm ve Sosyal Demokrat fikirlerin reddedildiği bir dönemde Fransa’da alınan bu zaferi ne şekilde yorumlamalı?”

Marion Gaillard:
“Bu durum iki şekilde yorumlanabilir. Öncelikle Avrupa açısından baktığımızda örneğin İtalya’daki Sylvio Berlusconi, İspanya’daki Zapatero ya da Yunanistan’daki Papandreu hükümetlerinin kriz yüzünden iplerinin çekildiğini gördük. Yani kısaca kriz hükümetleri ortadan kaldırdı. Ama Fransa tarafından duruma bakacak olursak ülkede 10 yıldır iktidarda sağcılar vardı. Ayrıca sahip olduğumuz siyasi dengeleme sistemimize, eski cumhurbaşkanına ve politikalarına olan tepki eklendi.”

euronews:
“Avrupa’da Sosyalist bir dalgadan şimdilik uzak olsak da Hollande’ın savunduğu kalkınmaya daha fazla ağırlık veren model başkalarının da ilgisini çekebilir mi?”

Marion Gaillard:
“Bence model şimdiden ilgi görmeye başladı. Zira François Hollande’ın önerileri birçok ülkede çok olumlu karşılandı. Buna sayın Rajoy ve sayın Monti gibi seçimlerden önce onu kabul etmeyenler de dahil. Yani bu durum ilgi görüyor. Tartışmalara neden oluyor ve kilitlerin açılmasını sağlıyor. Bu gelecek için çok önemli.”

euronews:
“François Hollande artık daha rahat hareket edecek. Angela Merkel’i ise bir yıl sonra seçimler bekliyor. Bu seçimlerden Hollande’ın desteklediği Sosyal Demokratlar zaferle çıkabilir. Seçime kadarki dönemde Merkel-Hollande birlikteliğini bu durum nasıl etkileyecek?”

Marion Gaillard:
“Öncelikle acele etmemek lazım. Zira sayın Merkel henüz kaybetmedi ve belki de kaybetmeyecek. Öte yandan bu tür birliktelikler geçmişte de görüldü. Ve genellikle bu tür zorlu çiftler Avrupa’ya büyük fayda sağladı. Valery Giscard d’Estaing ve Helmut Schmidt, ya da François Mitterrand ve Helmut Kohl tandemlerini burada örnek verebiliriz. Yani aynı siyasi görüşü paylaşmamak Fransız-Alman ikililerinin birlikte çalışmalarını engellemedi. Şu anda, Euro Bölgesi sorununda başbakan ile cumhurbaşkanı arasındaki sorunları çözmek için her şey hazır. Birlik politikaları konusunda yeni hükümetin biraz daha cesur olması gerekecek. Zira bu konularda Almanya Fransa’dan daha fazla somut adım atmasını bekliyor.”

euronews:
“Gözler şimdiden haziran sonundaki Avrupa zirvesine çevrildi. Buradan nasıl bir karar çıkabilir? Bazı ülkelerin uzun vadede Euro Bölgesi’nden çıkması mümkün olabilir mi? Avrupa oluşumu için bu ne ifade eder?”

Marion Gaillard:
“Euro Bölgesi’nden bazı ülkelerin çıkması senaryosunu göz ardı edemeyiz. Ama benim kişisel fikrim bu senaryonun ne olursa olsun engellenmesi. Zira Euro Bölgesi ve Avrupa oluşumu için bunun çok ağır sonuçları olur. Avrupa oluşumu birçok krizden geçti. 54’te Avrupa Savunma Topluluğu, 2005’te ise anayasa reddedildi. Ama asla gerilemedi. Avrupa bir kazak gibi asla sökülmedi. Bu bir ilk olur ve bence bu ilk çok ağır sonuçlar doğurur.”

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Fransız senatosu AB-Kanada serbest ticaret anlaşmasını reddetti

Macron: Rusya savaşı kazanırsa Avrupa'nın güvenilirliği sıfıra iner

Avrupa Parlamentosu milletvekilleri, Avrupa Basın Özgürlüğü Yasası'nı kabul etti