Doların yükselen ateşi döviz borcu yüksek ve ithalatçı firmaları sarabilir - Analiz

Doların yükselen ateşi döviz borcu yüksek ve ithalatçı firmaları sarabilir - Analiz
By Erkin Atılgan
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Doların yükselen ateşi döviz borcu yüksek ve ithalatçı firmaları sarabilir

REKLAM

Özellikle yılbaşından bu yana yurtiçi siyasi belirsizlikler ve bölgesel güvenlik endişeleri eşliğinde dolar karşısında yüzde 30’dan fazla değer kaybeden liranın döviz cinsinden borcu olan ve ithalat yapan birçok firmayı içinden çıkması zor bir girdaba itmesinden korkuluyor.

Net döviz açık pozisyonu halihazırda 220 milyar doları aşan özel sektör üzerinde baskı artarken durumdan en çok etkilenenlerin arasında hammadde ve doğrudan ithalat yapmak zorunda olan firmalar da var.

Son 15 yıllık dış ticaret performansı incelendiğinde ihracatın ithalatı karşılama oranı yaklaşık yüzde 65 seviyelerinde. Bir diğer deyişle, Türkiye bu dönemde 65 dolarlık mal satışı karşısında 100 dolarlık ithalat gerçekleştirmiş durumda.

Bir yandan dolar cinsinden borcu olan büyük firmalar peş peşe borç yapılandırmaya giderken işin KOBİ boyutu da pek iç açıcı değil. Zira azalan ciro ve gitgide pahalı hale gelen ithalat karşısında küçük ve orta ölçekli işletmeler ilk çareyi fiyat atışına gitmekte ve kâr marjlarını kısmakta görüyor. Bir sonraki aşamada, liradaki kaybın devam etmesi halinde piyasada ardı ardına işten çıkarmalarla karşılaşılabilir.

Rahip Brunson krizi Türk ekonomisini tehdit ediyor

Merkez Bankası'nın faiz artırımına gitmemesi, Türk Lirası'nın dolar karşısındaki düşüşünü hızlandırırken, Çarşamba günü resmiyete dökülen ‘rahip Brunson krizi‘ ve iki Türk bakana uygulanan yaptırımlar halihazırda kırılgan olan Türk ekonomisini iyiden iyiye tehdit ediyor.

Yaptırım kararıyla başlayan kayıplar sonrası cuma sabahı piyasalar 5.109 gibi tarihi bir dolar/TL rekoruna uyandı. 10 yıllık tahviller yüzde 19’un üzerine çıkarak bir başka rekora ulaştı. Ayrıca BIST‘in yılbaşından bu yana kayıpları yüzde 20’ye yaklaştı. Bu da küresel piyasalardaki en kötü performans olarak kayıtlara geçmiş durumda.

Döviz açık pozisyonları tehlikeli hal almaya başladı

Borsa İstanbul’da (BIST) işlem gören büyük ölçekli şirketlere bakıldığında en yüksek döviz açık pozisyonuna sahip olanların başında iletişim, gıda, inşaat, enerji ve ulaşım firmaları geliyor. Bu sektörler aynı zamanda ekonomik büyümeye en yüksek katkı sağlayan alanlar arasında.

Türk Telekom, Anadolu Grubu, Torunlar GYO, Akenerji, Türk Hava Yolları ve TOFAŞ BIST’te başı çeken yüksek döviz borçlu devler. Bunlardan Türk Telekom, Akenerji ve THY ilk çeyrekte zarar açıklamıştı.

Bir diğer soru işareti ise borç yapılandırma noktasında yerli ve yabancı kreditörlerin ne denli insaflı davranacağı. Örneğin, Türk Telekom'un yönetimi, çatı şirketi Otaş'tan kredi alacağını tahsil edememesi yüzünden bankaların eline geçmek üzere.

Geçtiğimiz günlerde Bloomberg, Türkiye Bankalar Birliği’nin (TBB) liradaki değer kaybı nedeniyle sorunlu kredilerdeki artışa daha hızlı çare bulabilmek için yeni bir çalışma başlattığını yazmıştı. Bu da içeride bankaların riskli krediler noktasında sabrının taşmakta olduğunun bir göstergesi.

Ayrıca Merkez Bankası Salı günü yayınladığı üç aylık enflasyon raporunda ‘döviz kredisi kullanan firmaların yaşayabileceği maddi sıkıntılara’ dikkat çekmişti. Türk Telekom ve Yıldız Holding dahil büyük şirketler toplamda 20 milyar dolardan fazla borcun yapılandırılması için başvuruda bulunmuştu.

Siyasi ve yapısal sorunlar kırılganlığı artırıyor

Bundan beş yıl önce` Kırılgan Beşli' olarak adlandırılan gelişmekte olan ülkeler listesine dahil edilen Türkiye geride kalan sürede listeden çıkanlar olmasına rağmen kendi durumunu düzeltemedi. İlk başta Brezilya, Hindistan, Endonezya, Güney Afrika ve Türkiye olarak belirtilen kırılgan ülkeleri Standard &Poors son olarak Türkiye, Arjantin, Pakistan, Mısır ve Katar olarak güncelledi.

Analistler, Türkiye‘nin kendi iç politik riskleri, yüksek cari açık ve dış dalgalara karşı kırılganlık gibi yapısal sorunları nedeniyle diğer dört ülkeden negatif yönde ayrıştığını belirtiyor. OHAL sonrası ülkeye gelecek olan ya da yerleşik yabancı yatırımcıya yeterli yasal güvencenin sağlanamaması ve sıcak paraya karşı devam eden yüksek duyarlılık en güncel sorunlar olarak masada duruyor.

Özel sektörün farklı alanlarında farklı kur krizi senaryoları çizilirken, iş dünyasının önde gelen temsilcileri liranın aşırı değer kaybı sonrası peş peşe alarm sinyalleri vermeye başlamış durumda.

Çarşamba günü Anadolu Ajansı’na konuşan Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik iş dünyası için en büyük sorunlar arasında yükselen dolara dikkat çekti. “Dolar neredeyse 5'e dayanmış vaziyette. Bunları yüksek buluyoruz. Bunlar iş dünyasının hazırlıklı olmadığı noktalar,” diyen Bilecik ekonominin daha dengeli bir büyümeye oturması gerektiğinin de altını çizdi.

Perşembe günü açıklama yapan, Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), döviz ve faizdeki yükseliş eğilimine karşı sektörün desteklenmesi gerektiğini belirterek inşaat faaliyetleri üzerindeki baskının kısa ve orta vadede daha da artabileceğini vurguladı.

Bu haberler de ilginizi çekebilir

ABD yaptırımlarının ardından TL'de değer kaybı sürüyor

REKLAM

İspanya Türk turizmiyle rekabet için fiyat kırdı

Enflasyon son 14 yılın zirvesinde

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

ABD krizi sonrası altın 200 lira, euro 6 lira sınırını aştı

Adalet Bakanı Tunç: Meclis seçimleri yenilerse Cumhurbaşkanı için tekrar adaylık yolu açılır

Adalet Bakanı Tunç, AYM'nin Can Atalay kararını değerlendirdi