Almanya'da Türk cinayetleri: Mahkeme, Zschaepe'nin ömür boyu hapis cezasına itirazını reddetti

Almanya: Yüksek Mahkeme, NSU davasında Zschaepe'nin ömür boyu hapis cezasına itirazını reddetti
Almanya: Yüksek Mahkeme, NSU davasında Zschaepe'nin ömür boyu hapis cezasına itirazını reddetti © Matthias Schrader/AP
© Matthias Schrader/AP
By euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Almanya'da yüksek mahkeme, aşırı sağcı Nasyonal Sosyalist Yeraltı'nın (NSU) aralarında Türklerin bulunduğu 10 kişinin öldürülmesinin görüldüğü davada Beate Zschaepe'nin ömür boyu hapis cezasına yaptığı itirazı reddetti.

REKLAM

Almanya'da yüksek mahkeme, aşırı sağcı Nasyonal Sosyalist Yeraltı'nın (NSU) aralarında Türklerin bulunduğu 10 kişinin öldürülmesinin görüldüğü davada Beate Zschaepe'nin ömür boyu hapis cezasına yaptığı itirazı reddetti. 

Federal Anayasa Mahkemesi, Zschaepe'nin temel yargı haklarının ihlal edildiğini kanıtlayamadığına karar verdi.

Zschaepe, terör örgütüne üye olmaktan, iki bombalı saldırıya ve ondan fazla banka soygununa katılmaktan, grubun saklandığı yeri ateşe vermekten, adam öldürmeye teşebbüsten suçlu bulundu.

Mahkeme, Zschaepe'nin cinayetlerin planlanmasında rol oynadığına karar verdi. 

İki suç ortağı, Uwe Mundlos ve Uwe Boehnhardt, 2011'de bir soygun teşebbüsünün ardından ölü bulunmuştu.

Zschaepe, Almanya Federal Adalet Divanı'nın geçen yıl temyiz başvurusunu reddetmesinin ardından davayı anayasa mahkemesine taşımıştı. 

NSU’nun geçmişi

Almanya'da, 2000-2007'de, 8'i Türk 10 kişiyi öldüren, iki bombalı saldırı düzenleyen ve 15 banka soygunu gerçekleştiren NSU terör örgütü üyelerinin varlığı ve cinayetlerdeki rolü, 4 Kasım 2011'de tesadüf sonucu ortaya çıktı. 

Cinayetler, uzun süre karanlıkta kalmış, Alman medyası, 2000'li yıllarda cinayetlerin arkasında mafyanın ya da ailelerin olduğunu öne süren ve "döner cinayetleri" olarak adlandırılan haberler yaptı.

Neonazi terör örgütünün, uzun yıllar boyunca Alman güvenlik birimlerince tespit edilememiş olması, NSU üyelerinin geçmişte bazı istihbarat muhbirleriyle ilişki kurduklarının ortaya çıkması, Almanya’da büyük tartışmalara yol açtı.

Almanya iç istihbarat servisi Anayasayı Koruma Teşkilatında aşırı sağcı gruplara ve kullanılan muhbirlere ilişkin bazı belgelerin, 4 Kasım 2011'den birkaç gün sonra imha edilmesi de büyük kuşku yarattı.

NSU üyelerinden Uwe Böhnhard ve Uwe Mundlos, 4 Kasım 2011'de bir banka soygununun ardından saklandıkları karavanda ölü bulunmuş, intihar ettikleri öne sürüldü.

Beate Zschaepe ise NSU üyelerinin son kullandıkları hücre evini ateşe verdikten sonra polise teslim olmuştu.

NSU davası

Münih Yüksek Eyalet Mahkemesi’nde 2013'te görülmeye başlanan NSU terör örgütü davasında, sanıklar hakkındaki karar 11 Temmuz 2018’de açıklanmıştı.

Mahkeme, baş sanık Beate Zschaepe'ye ömür boyu, örgüte yardım ve yataklıktan suçlu bulunan Ralf Wohlleben'e 10, Andre Emminger'e 2,5, Holger G'ye 3, Carsten S'ye de gençlik yasaları uyarınca 3 yıl hapis cezası vermişti.

Zschaepe, Wohlleben ve Holger G, kararın temyiz edilmesini istemiş, Federal Başsavcılık ise Andre Emminger hakkında verilen karara itiraz etmişti.

Almanya'nın en geniş kapsamlı davalarından NSU’da 5 sanığı 14 avukat savunmuş, 93 mağduru ise 60 avukat temsil etmişti. Toplam 438 duruşmada tamamlanan davada 765 tanık ve 56 uzman dinlenmişti.

Ek kaynaklar • AP, AA

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

ABD'de mahkeme eşcinsel çifte düğün pastası yapmayı reddeden fırıncı Miler'i haklı buldu

Almanya terörü finanse ettiği gerekçesiyle İslamcı yardım kuruluşu Ansaar'ı yasakladı

Almanya'da her beş kişiden biri yoksulluk ya da sosyal dışlanma riski altında