Millet İttifakı’nın Ortak Politikalar Mutabakat Metni beklentileri karşıladı mı?

Millet İttifakı’nın Ortak Mutabakat Metni nasıl yankılandı?
Millet İttifakı’nın Ortak Mutabakat Metni nasıl yankılandı? © Anadolu
By Dilek Gul
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Millet İttifakı’nın Ortak Mutabakat Metni nasıl yankılandı, beklentileri karşıladı mı? Siyaset Bilimciler euronews için değerlendirdi

REKLAM

CHP, İYİ Parti, Demokrat Parti, DEVA, Saadet Partisi ve Gelecek Partisi’nden oluşan Altılı Masa, Ankara’da 'Ortak Politikalar Mutabakat Metni’ni açıkladı. “Hukuk, Adalet ve Yargı” başlığı altında toplanan Ortak Mutabakat Metni, Millet İttifakı’nın iktidara gelmeleri halinde uygulayacağı politikaların çerçevesini belirliyor.

Hükümet programı ve seçim beyannamesi niteliğindeki Ortak Politikalar Mutabakat Metni dokuz başlıktan oluşuyor ve iki binin üzerinde yeni düzenleme içeriyor.

Ortak Politikalar Mutabakat Metni'ndeki önemli maddeleri görmek için buraya tıklayın. 

Peki kamuoyuna siyasi çizgisini sunan Millet İttifakı’nın Ortak Mutabakat Metni nasıl yankılandı, beklentileri karşıladı mı?

Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Çarkoğlu'na göre Millet İttifakı'nın Ortak Mutabakat Metni 'etkileyici'. Çarkoğlu, tercihlerin ekonomi ve sosyal politikalar ağırlıklı olduğunu ve kimlik sorunlarının bir anlamda ikinci plana çekildiğini ifade ediyor. 

Bazı çevreler bunu bir eksiklik olarak dillendiriyor. Ancak Prof. Dr. Ali Çarkoğlu, "İstanbul Sözleşmesine ismen atıfta bulunulmamış olabilir fakat içerik olarak uluslararası anlaşmalara geri dönülecek denilmiş. Bence bu yeterli ve önemli bir sinyal." diyor.

Çarkoğlu, Kürt ve Alevi grupların beklentilerinin karşılanmamış olmasıyla ilgili ise "Açıkçası bu metin bana AK Parti’nin 2002’deki seçim beyannamesini hatırlatıyor. AK Parti de o dönemde türban konusundan hiç bahsetmiyordu. Kaldı ki, bahsetmesi de gerekmiyordu. Çünkü zaten başlı başına duruşu ile bu konuda nasıl bir tavrı olduğu ve gündeminin nasıl şekilleneceği belliydi." ifadelerini kullanıyor.

"Kimlik konularında tek parti olarak AK Parti siyasete adım atarken bile böyle bir riski almamıştı." diyen Çarkoğlu, şu görüşleri dile getirdi:

"Şimdi altı parti bu işe soyunurken kimlik siyasetini ikinci planda bırakmaları gerçekçi bir yaklaşım. Pazarlık yapmak, özverilerde bulunmak dahi zordur. O nedenle bunun bir anlayış içerisinde geleceğe bırakılmış olduğunu kabul etmek gerekir. İktisadi alandaki zorlukların önüne geçilmesi, demokrasinin işler hale getirilmesi, karşılıklı anlayış veya yeniden bir Açılım Süreci başlatılması ile mümkün olacak. Yoksa mevcuttaki sorunlar devam ettiği müddetçe bir hükümet hangi konuda nasıl kimlik açılımı ile ilgili insiyatif kullanabilir?''

Siyaset Bilimci Prof. Dr. Ali Çarkoğlu, Ortak Politikalar Mutabakat Metni'nde ekonomi ve sosyal politikalar kadar demokratikleşme ve adalet konularının da ön planda olduğu görüşünde.

Ayrıca muhalefetin 'hesap sorma' söylemlerinin çerçevesinin net çizgilerle ortaya konduğuna dikkat çekiyor:

''Layıkıyla bir yönetişim mekanizmasının harekete geçirilmesi, yolsuzluğun önüne geçilmesi vurgulanıyor. Hesap sorma tavrının daha net ortaya konduğunu görüyoruz. Bu mesele, uzun zamandır iktidar tarafından kazanımların kaybedileceği yorumuyla pasifize edilmeye çalışılıyordu. Bu konuda geri adım atmamışlar. Hesap sorma durumu, israf ve hukukun çiğneniyor olması çerçevesinde belirtilmiş. Yoksa herhangi bir sosyal politikada kazanılmış hakkın geri alınması gibi bir hesaplaşmadan bahsedilmiyor. İttifakın bunu net şekilde dile getirmesi iletişim açısından önemli.''

Böyle bir mutabakat oluşmadan ileri gidilmesi mümkün değildi, şimdi bundan sonraki kritik soru şu; Özellikle Kürt seçmeni böyle bir mutabakat ile kendilerine oy vermek için ikna edebilecekler mi?
Prof. Dr. Ali Çarkoğlu
Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi

Çarkoğlu, Kürt seçmenin bu metinle Millet İttifakı adayına oy verip vermeyeceğine dair ise tespitleri şöyle: 

''Bu metin kendilerini iktidara taşıyamazsa ellerinde başka alternatif yok. Böyle bir mutabakat oluşmadan ileri gidilmesi mümkün değildi, şimdi bundan sonraki kritik konu şu; özellikle Kürt seçmeni böyle bir mutabakat ile kendilerine oy vermek için ikna edebilecekler mi? Yani burada biraz daha kapalı kapılar arkasında ya da farklı kamu diplomasisini kullanarak, bölgede belki yoğun çalışma içine girerek, Kürt kökenli seçmeni ikna etmek mümkün olabilir.''

"Altı partinin tabanı farklı görünse de salonda bir diyalog vardı, önyargılar erimişti"

Altılı Masa'nın Ankara’daki açıklamasını katılımcı olarak takip eden Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun ise açıklanan programı, sorunlara ilişkin sunduğu çözüm önerileri ve vaatleri açısından önemli buluyor. 

Prof. Dr. Tosun, Altılı Masa'yı özellikle hukuk devleti, insan hakları ve yolsuzlukla mücadele konularında 'iddialı' gördüğünü belirtiyor. 

Prof. Dr. Tosun, programı şu şekilde değerlendirdi:

''Mesela, mevsimlik işçilerle ilgili atılması planlanan adımlar vardı, insani çalışma koşulları öneriliyor. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem bir kez daha dillendiriliyor, yasamaya yeniden itibar kazandırılıyor, yürütmeyi parlamenter sistemdeki asli işlevine döndürme söz konusu. Hukuk devleti, insan hakları alanında, yolsuzluklar alanında iddialı ve net vaatler var. Gençlere yönelik, yoksullara yönelik gelir desteği, sigorta desteği var. Özellikle tarım kesimi için vergi düzenlemesinin sıfıra çekilmesi yer alıyor. Kuvvet Komutanlıkları'nın Genel Kurmay’a bağlanmasıyla askeri otoritenin yeniden yapılanması çarpıcı. Göç ile ilgili net öneriler var, mesele ciddi teknik önlemlerle çözülecek gibi görülüyor.''

Prof. Dr. Tanju Tosun, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem raporu gibi ayrıntılı bir metin olmadığını ve burada özellikle ekonomi, finans, yoksulluk ve gençler üzerinden seslenilmenin öncelikli bir tercih olduğunu belirtiyor. 

REKLAM

Bununla birlikte, partiler arasında sınırların korunarak bir ortaklaşmaya gidildiğinin de özellikle altını çiziyor.

Seçmenin, bu tür uzun beyannamelere bakmadığını belirten Prof. Tosun, "Fakat bir yol haritasının olması açısından bu metin önemli" diyor ve ekliyor:

''Bu beyannamede Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayının ana omurgası olacak denilmiş. Ama seçim beyannameleri seçim kazandıran iddialı araçlar değil, burada nasıl bir siyaset öngörülüyor bunun vizyonu. Alt metinler projelerle somutlandırılacak.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Millet İttifakı'nın 9 ana başlıklı Ortak Mutabakat Metni'nin önemli maddeleri neler?

Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) teklifi Meclis'te ne zaman görüşülecek?

Kılıçdaroğlu: 13 Şubat'ta cumhurbaşkanı adayımızı açıklayacağız