Şili’de dünyaca ünlü şair ve yazar Pablo Neruda’nın yaklaşık 50 yıl önce şüpheli ölümüne yönelik başlatılan üçüncü soruşturma, ailesinin iddia ettiği gibi siyasi düşmanları tarafından zehirlenip zehirlenmediği iddiasına açıklık kazandıracak.
Şili’de dünyaca ünlü şair ve yazar Pablo Neruda’nın yaklaşık 50 yıl önce şüpheli ölümüne yönelik başlatılan üçüncü soruşturma, ailesinin iddia ettiği gibi siyasi düşmanları tarafından zehirlenip zehirlenmediği iddiasına açıklık kazandıracak.
Mahkemeye sunulan son bilirkişi raporu, kapalı celse oturumunda hakimler tarafından incelenecek.
Solcu Salvador Allende hükümeti döneminde Fransa'ya büyükelçi olarak atanan şair, Augusto Pinochet'nin darbesinden kısa bir süre sonra 1973 yılında şüpheli bir şekilde hayatını kaybetmişti.
Neruda’nın yeğeni Rodolfo Reyes, Komünist Parti üyesi Neruda’nın zehirlendiği iddiasını mahkeme dışında basına bir kez daha dile getirerek, “O devletin ajanları tarafından öldürüldü. Buna şüphe mi var.” dedi.
Mahkemeye sunulan son bilirkişi raporlarına ulaşamadığını belirten Rodolfo Reyes, daha öce İspanyol haber ajansı EFE’ye yaptığı açıklamada ise şairin zehirlendiğini savını destekleyen laboratuvar belgelerini gördüğünü söylemişti.
Daha önce testlerde 1971 yılında Nobel Edebiyat Ödülü alan Neruda’nın zehirlendiğine dair bir kanıt bulunamamıştı.
Neruda, 1973 yılında Augusto Pinoche’nin darbesiyle görevden alınan Sosyalist Cumhurbaşkanı Salvador Allende’nin yakın dostuydu. 1973’teki askeri darbeden 12 gün sonra yaşamını yitiren Pablo Neruda’nın ölüm nedeni resmi kayıtlara prostat kanseri olarak geçti.