İngiltere, Manş Denizi üzerinden kaçak göçü engellemek için sıkı önlemler alıyor. Bu yolu kullanan göçmenlerin çoğunluğunu Afganlar, İranlılar, Türkler, Eritreliler ve Iraklılar oluşturuyor.
REKLAMİngiltere, Avrupa üzerinden kaçak göçü engellemek için Balkan ülkeleriyle yakın işbirliği yapıyor.
İngiliz yetkililer, tehlikeli yolculuklarda kullanılan küçük teknelerin Avrupa Birliği'ne girişini engellemek için 2022 yılının sonlarında harekete geçti.
Şu ana kadar, çoğunlukla Batı Avrupa'ya giden Türk tırlarında 52 motor, 49 lastik bot, 755 el pompası ve 110 can yeleği ele geçirildi.
Bulgar gümrük memuru Georgi Gospodinov ve Kapitan Andreevo'daki diğer gümrük memurları bu kampanyaya önemli katkıda bulundu.
Türkiye ile Bulgaristan arasındaki geçiş, İngiltere'nin küçük teknelerle geçiş yapan rekor sayıdaki belgesiz göçmeni durdurmaya çalıştığı Manş Denizi'ne de 2.500 kilometreden fazla uzaklıkta.
AFP'ye konuşan Gospodinov, "Dıştan takmalı motorlar üzerinde belirli işaretler bıraktık ve Britanya kıyılarında terk edilmiş motorları tespit edebilen Britanyalı ortaklarımızı bilgilendirdik" dedi.
Aynı teknelerin Manş geçişlerini organize eden kaçakçılar tarafından kullanıldığının kanıtlanması üzerine, küçük şişme botların, motorların ve can yeleklerinin AB'ye ithalatı kısıtlandı.
"Yasadışı korkunç insan ticareti"
İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron, şubat ayında Sofya'ya yaptığı ziyaret sırasında Bulgaristan ile ortaklığın "birçok insanın hayatını kaybettiği yasadışı korkunç insan ticaretini" durdurmak için hayati önem taşıdığını söyledi.
Londra, personeli eğitmek ve gözetleme dronları da dahil olmak üzere ekipman sağlamak için toplam 1.2 milyon Sterlin sağladı. İngiltere benzer bir işbirliğini Fransa ile de başlattı.
Kapitan Andreevo kontrol noktasında her gün batıya giden yüzlerce kamyon x-ray cihazından geçtikten sonra koklayıcı köpekli gümrük memurları tarafından inceleniyor.
Kaçak botların kauçuk kokusunu algılamak üzere özel olarak eğitilmiş bir koklayıcı köpek İngiliz yetkililer tarafından gönderildi.
Afganlar, İranlılar, Türkler, Eritreliler ve Iraklılar
2024'ün ilk çeyreğinde İngiliz yetkililer, küçük gemilerle Manş Denizi'ni geçtikten sonra güney İngiltere kıyılarına inen 5.373 göçmen hakkında işlem yaptı.
İngiltere İçişleri Bakanlığı'na göre bu rakam geçen yıla göre yaklaşık yüzde 42'lik bir artış anlamına geliyor.
Yılbaşından bu yana aralarında yedi yaşında bir kız ve 14 yaşında bir erkek çocuğun da bulunduğu en az yedi göçmen İngiltere'ye ulaşmaya çalışırken hayatını kaybetti.
2023 yılında toplamda yaklaşık 30,000 kişi Kanal'dan karşıya geçiş yaptı.
Göçmenlerin çoğunluğunu Afganlar, İranlılar, Türkler, Eritreliler ve Iraklılar oluşturuyor.
Birmingham Üniversitesi'nde uluslararası göç uzmanı olan Nando Sigona, İngiliz hükümetinin başta Arnavutluk olmak üzere çeşitli Avrupa ülkeleriyle yaptığı ve Balkan ülkesinden gelenlerin sayısında keskin bir düşüşe yol açan anlaşmaların "bazı etkiler yarattığını" söyledi.
Sigona, bununla birlikte, "kaçakçılık şebekeleri çok dirençli ve diğer tekne kaynakları sürekli olarak tespit ediliyor ve takip ediliyor" dedi.
REKLAMFransız yardım grubu Utopia 56'nın sözcüsü Nikolai Posner, bu teknelerin ilk kez 2018'de yol geçişlerindeki kontrollerin sıkılaştırılmasıyla ortaya çıktığına dikkat çekti. Posner, "Bariyerler ve polis varlığı arttıkça kaçakçılar da daha fazla risk alıyor" diye konuştu.
"İktidarı değiştirebilir"
Sigona, "Brexit'in vaatlerinden biri de İngiltere'nin sınırlarının kontrolünü geri almaktı, bu nedenle gelişlerin durdurulamaması siyasi açıdan hayati olabilir" dedi.
Göçmen konusundaki son verilerin kamuoyu yoklamalarında muhalefetteki İşçi Partisi'nin oldukça gerisinde kalan Muhafazakar Parti lideri Rishi Sunak üzerindeki baskıyı arttırması bekleniyor.
Muhalefetteki İşçi Partisi'nin bu yıl yapılması beklenen seçimlerde 2010'dan bu yana ilk kez iktidarı yeniden kazanacağı tahmin ediliyor.
Başbakan Sunak, İngiltere'ye izinsiz gelenlerin Ruanda'ya sınır dışı edilmesine yönelik planın, insanları tehlikeli Manş Denizi'ni geçmekten caydırmasını umuyor.
REKLAMİçişleri Bakanlığı, geçtiğimiz ay sonu, Manş Denizi'ni geçmeye devam eden insanların kabul edilemez boyuttaki sayılara dikkat çekerek Ruanda'ya yönelik uçuşların bir an önce başlatılması gerektiğinde ısrar etti.