Hükümetin bu kararı, İsrail'e gönderilen 350 silahtan 30'unu kapsadığı belirtildi.
İngiltere'de hükümetin resmi internet sitesi üzerinden Pazartesi günü yapılan açıklamada, İsrail'e gönderilen ve Gazze'de kullanıldığı düşünülen silahlardan 30'unun ihracat lisansının "derhal" askıya alındığı belirtildi.
İngiltere'den İsrail'e 350 farklı silah gönderildiği belirtilen açıklamada, İsrail'e yapılacak güvenlik yardımlarının devam edeceğini vurgulayarak, özellikle Gazze'de kullanılan silahlara yönelik bu tip bir kısıtlamanın getirildiğini vurgulandı.
İhraç edilen silahlardan bazılarının İsrail'in Gazze'de işlediği uluslararası hukuk ihlallerine aracı olabileceği belirtilerek, lisanslarının askıya alındığı açıklandı.
Açıklamada, hukuk ihlaline aracı olabilecek her türlü ürünün ihracatında kısıtlamaya gidildiği, bunun kriter olarak gözetildiğine yer verildi.
Ayrıca Dışişleri Bakanı David Lammy'nin göreve başlamasının ardından iki kez İsrail'i ziyaret ettiği ve İngiltere'nin göz ettiği kriterlerin uyumunda yerinde incelemelerde bulunduğu belirtildi.
Açıklama, Başbakan Keir Starmer hükümetinin Gazze'deki sivillere yönelik insani yardım çağrılarından hemen sonra geldi.
Lammy, "Bu gibi çatışmalarda hükümetimizin silah ihracat lisanslarını gözden geçirme gibi bir yükümlülüğü var. Bugün bunu Meclisimize bildirmekten büyük bir üzüntü duyuyorum ama yaptığımız değerlendirmelerde bazı silahların insani ihlallerde kullanılabileceğine yönelik ciddi riskler mevcut," dedi.
İş ve Ticaret Bakanı Jonathan Reynolds ise, "Karar, İsrail'e giden 350 silahtan 30'unu kapsıyor. Fakat uluslararası güvenlik açısından hayati öneme sahip F-35 programına olan bağlılıkları devam edecek," diye konuştu.
İhracatı askıya alınan ürünler arasında savaş uçakları, helikopterler ve insansız hava araçları (İHA) gibi askeri uçaklar için oldukça stratejik öneme sahip bileşenlerin yer aldığı belirtiliyor.
İsrail sınırını aşıp baskın yapan Hamas militanları, 7 Ekim'de düzenledikleri saldırıda çoğu sivil olmak üzere yaklaşık 1.200 kişiyi öldürdü ve 250 kadar kişiyi de rehin aldı. Bu rehinelerin yaklaşık yarısı, Kasım ayında bir hafta süren ateşkes sırasında İsrail tarafından tutulan Filistinli mahkumlarla takas edilerek serbest bırakıldı.
İsrail, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun (BMGK) derhal ateşkes ilan edilmesini öngören kararına rağmen Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırısından bu yana Gazze'ye yönelik saldırılarını ve sivil katliamlarını sürdürürken, uluslararası kınamalarla karşı karşıya kaldı.
Gazze'deki sağlık yetkililerine göre, 7 Ekim'den beri İsrail'in Gazze'de düzenlediği saldırılarda çoğu kadın ve çocuk olmak üzere yaklaşık 40.000 Filistinli öldürüldü ve 90.000'den fazla kişi yaralandı.
Harabeye dönüşen Gazze'nin pek çok bölgesinde gıdaya, temiz suya ve ilaca ulaşmak hala çok zor.
Güney Afrika'nın açtığı bir dava kapsamında İsrail, Uluslararası Adalet Divanı'nda (International Court of Justice - ICJ) soykırımla suçlanıyor.
Güney Afrika'nın İsrail'e karşı açtığı davaya müdahillik beyanını sunan ülkeler arasında, Türkiye ile birlikte Kolombiya, Libya, Meksika, Filistin ve İspanya yer alıyor.
Mahkeme, Başbakan Netanyahu yönetiminin, 6 Mayıs tarihinde işgal edilmeden önce bir milyondan fazla Filistinlinin sığındığı güneydeki Refah kentindeki faaliyetlerini derhal durdurmasına hükmetmişti.