Bir kişinin hayatını kaybetmesi ve yüzlerce gözaltı ile sonuçlanan gösteriler, Batı Afrika ülkesindeki gerilimi arttırdı.
Gine'de muhalif gruplar ve sivil toplum, iktidardaki cunta yönetimin demokrasiye geçişi başlatmak için verdiği son tarihi yerine getirmemesi nedeniyle protestolar patlak verdi.
Protestolar, Gine'nin başkenti Konakri'nin bazı bölgelerinde sokağa çıkma yasağı uygulanırken başladı.
ABD, uzun süredir geciken seçimlerin yapılması için net bir zaman çizelgesi belirlenmesi çağrısında bulundu.
Askeri yönetim altındaki birkaç Batı Afrika ülkesinden biri olan Gine, Albay Mamady Doumbouya'nın 2021'de iktidarı ele geçirmesinden bu yana sivil yönetime dönüşte gecikmelerle karşı karşıya kaldı.
Doumbouya 2022 yılında, 31 Aralık 2024 tarihine kadar demokratik geçişe başlamayı kabul etti. Ancak geçtiğimiz perşembe günkü son tarih herhangi bir adım atılmadan geçip gitti.
Yeni yıl konuşmasında Doumbouya, geçişi başlatmak için bir anayasa referandumu planladığını açıkladı ancak belirli bir tarih taahhüt etmedi.
Aktivistler ve muhalif gruplar, bu açıklamayı askeri yönetimi uzatmaya yönelik bir taktik olarak değerlendirdi.
Forces Vives de Guinee koalisyonu Ginelileri evde kalma eylemi yapmaya çağırarak, cuntayı ülkeyi "rehin" tutmakla suçladı.
Grup, gösteriler sırasında bir protestocunun ölümcül şekilde vurulduğunu ve çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu yüzlerce kişinin gözaltına alındığı bildirdi.
Yetkililer, yaşanan huzursuzluk hakkında yorum yapmadı.
ABD Dışişleri Bakanlığı, Gine yönetimini demokrasi yönünde somut adımlar atmaya çağırarak kapsayıcılığa duyulan ihtiyacı vurguladı.
Bakanlık, "ABD, Gine'nin demokratik geçiş sürecini başlatmak için belirlediği 1 Ocak 2025 hedefine ulaşamamış olmasından endişe duymakta ve Gine hükümetini tüm Ginelilerin katılımını sağlayacak şeffaf ve kapsayıcı bir süreç yürütmeye çağırmaktadır," açıklamasını yaptı.
Seçimlerin güvenilirliğine ilişkin endişeler devam ediyor. Cunta, geçen yıl 50'den fazla siyasi partiyi "siyasi satranç tahtasını temizlemek" için gerekli olduğunu iddia ederek feshetti.
Hak grupları ayrıca bağımsız medya üzerindeki kısıtlamaların arttığını, sosyal ağların ve özel radyo istasyonlarının kapatıldığını, bilgi sağlayıcı sitelerin askıya alındığını ve gazetecilerin sindirme ve tutuklamalarla karşı karşıya kaldığını bildiriyor.