Küresel görünüm belirsizliğini korurken, iş dünyası liderleri yapay zeka ve yeteneğe yatırım yapıyor. Aynı zamanda siber güvenlik ve düzenleyici uyumluluk için bütçelerinde yer açıyor.
REKLAM
Uluslararası danışmanlık şirketi KPMG'nin bu yılki Küresel CEO Görünümü raporuna göre, CEO'lar çalkantılı iş ortamında fırsatlar ararken yapay zekâ ve yetenek yatırımlarını hızlandırıyor.
Raporda, dünya ekonomisine olan güvenin son beş yılın en düşük seviyesine indiği ve bu göstergenin yüzde 68 olarak belirlendiği belirtildi. Bu oran geçen yıl yüzde 72 idi; ancak üst düzey yöneticiler hâlâ kendi şirketleri ve kazanç potansiyelleri konusunda iyimser.
KPMG'nin Küresel Başkanı ve CEO'su Bill Thomas, "Sonuç olarak, piyasa dalgalanmalarını kucaklayabilen ve yatırımları organizasyonları için doğru stratejik alanlara odaklayabilen liderler, yeni fırsatları en iyi şekilde ortaya çıkarabilecek ve sürdürülebilir, uzun vadeli büyüme sağlayabileceklerdir," dedi.
Rapor için KPMG, 5 Ağustos - 10 Eylül 2025 tarihleri arasında 11 büyük pazarda ve 12 sektörde bin 350 CEO ile anket yaptı. Tüm katılımcılar, yıllık gelirleri 500 milyon ABD doları veya 428 milyon euronun üzerinde olan şirketleri yönetiyor.
Ankete katılan CEO'ların 61'i önümüzdeki üç yıl içinde yüzde 2,5 veya daha fazla kâr artışı öngörüyor ve yüzde 79'u organizasyonlarının geleceği konusunda iyimser.
Önemli bir şekilde, yatırımın geri dönüş süresi kısalıyor. Yüzde 67'si, yatırımın geri dönüşünü bir ila üç yıl içinde bekliyor. Bu da 2024'te çoğunluğun üç ila beş yıl öngördüğü duruma göre keskin bir değişim.
Dolayısıyla, CEO'lar küresel ekonomi konusunda temkinli olsalar da, kendi şirketlerine güveniyor ve hızlanan bir büyüme bekliyorlar.
Daha fazla yapay zekâ
Raporda ayrıca, CEO'ların yüzde 71'inin yapay zekâyı en önemli yatırım önceliği olarak belirlediği (geçen yıl yüzde 64 idi) ve yüzde 69'unun toplam bütçelerinin yüzde 10-20'sini yapay zekâya ayırdığı belirtildi. Yanıtlar, bu teknolojinin artık sadece bir yan proje olmadığını, aksine şirket stratejisinin temel bir unsuru olduğunu gösteriyor.
KPMG'ye göre, yapay zekâ devrimi işe alım kararlarını da etkiliyor. CEO'ların yüzde 59'u çalışanları geleneksel rollerden yapay zekâ destekli pozisyonlara aktif olarak yeniden yerleştiriyor. Yüzde 41'i bu teknoloji bozulmasıyla bağlantılı bazı alanlarda personel işten çıkarmaları olacağını kabul etti.
Bu arada, yüzde 77'si iş gücü yapay zekâ hazırlığı ve becerilerini artırmanın önümüzdeki üç yıl içinde refahı maddi olarak etkileyeceği konusunda hemfikir, ancak yüzde 70'i yapay zekâ yetenekleri için rekabetin başarıyı sınırlayabileceği konusunda uyardı.
Yapay zekâya yapılan yatırım hızla artarken, CEO'lar bu teknolojiye bu kadar ağır şekilde güvenmenin "önemsiz olmayan risklerinin" farkında. Yüzde 59'u büyük dil modellerinin (LLM) etik kaygılarını önemli bir zorluk olarak belirtti ve yüzde 50'si yapay zekâ kullanımı ve uygulamaları konusunda eksik veya net olmayan düzenlemelere işaret etti.
Dalgalanma İçin Planlama
Teknolojiden uzaklaşıldığında, CEO'lar daha dalgalı bir dünya için stratejilerini yeniden şekillendiriyor. Yüzde 72'si şokları ele almak için büyüme planlarını ayarladı ve birçoğu birleşme ve satın almalara yöneliyor; yüzde 89'u önümüzdeki üç yıl içinde anlaşmaların orta ila önemli bir etkiye sahip olacağını öngörüyor.
Küresel belirsizlik dönemlerinde, birleşme ve satın almalar gelir akışlarını çeşitlendirebilir, bir şirketin coğrafi erişimini genişletebilir, ölçek oluşturabilir ve maliyet sinerjileri sunabilir.
Yıllarca süren tedarik şokları ve siber korkulardan sonra, CEO'lar artık her euro ve doları risk öncelikli bir mercekle değerlendiriyor. Harcama için ana odak alanları: Yüzde 39 ile siber güvenlik ve dijital dayanıklılık, yüzde 36 ile düzenleyici uyum ve raporlama ve yüzde 34 ile yapay zekâ entegrasyonu.
Bu arada, sürdürülebilirlik ve etik liderliği kapsayan ESG (çevresel, sosyal ve kurumsal yönetişim) gündemden düşmedi.
CEO'ların yüzde 61'i 2030 net sıfır hedeflerinde ilerlediklerini, bu oranın geçen yıl yüzde 51 olduğunu söyledi. KPMG, liderlerin "ESG konularına güçlü bir şekilde bağlı kalmaya devam ettiğini" belirtirken, bazı şirketlerin "daha gerçekçi" bir sürdürülebilirlik stratejisine uymak için ara hedefleri değiştirmiş olabileceğini ekledi.
ESG hedeflerinin uygulanması bir zorluk olmaya devam ediyor ve en zorlu engellerden biri yüzde 25 tarafından belirtilen tedarik zincirlerinin karbonsuzlaştırılması.
Katılımcıların yüzde 21'i sürdürülebilirlik çözümleri bulmak için gerekli beceri ve uzmanlık eksikliğinden bahsederken, uygulama maliyetinin daha az bir sorun olduğu, CEO'ların yüzde 11'inin bunu bir problem olarak gördüğü belirtildi.