Bu maliyet sadece sevgililerin cüzdanlarına yansımıyor. Bu özel günün ormansızlaşma, çevresel kirlilik ve pesitisit kullanımı gibi, görünmeyen ciddi bir maliyeti de var.
Kimileri 14 Şubat'ı üçüncü yüzyılda genç erkeklerin evlenme yasağına rağmen onları sevdikleriyle evlendirdiği için idam edilen Hıristiyan din adamı Aziz Valentine'e dayandırırken, kimilerine göre Sevgililer Günü geleneği Hıristiyanlık öncesi Roma’da kutlanan ve doğurganlık ile aşkın sembolü olarak görülen Lupercalia Festivali’nden evrimleşti.
Kimileri de bu özel günün, Orta Çağ'da, özellikle İngiltere ve Fransa’da, 14 Şubat'ın kuşların çiftleşme dönemi olduğuna inanılmasından doğduğunu iddia ediyor. Öte yandan 14 Şubat'ı alışveriş çılgınlığını teşvik etmek için ortaya atılmış bir oyun olarak görüp kutlamayı reddedenler de var.
Neye inanırsanız inanın 14 Şubat'ın çiftlerin birbirine hediye kartları, çikolatalar ve çiçekler gönderdiği "maliyetli" bir gün olduğunu inkar etmek zor. Üstelik bu maliyet sadece sevgililerin cüzdanlarına yansımıyor. Bu özel günün ormansızlaşma, çevresel kirlilik ve pesitisit kullanımı gibi, görünmeyen ciddi bir maliyeti de var.
Batı Afrika'da kakao üretimi ve ormansızlaşma
Bazı uzmanlar, 20 ila 30 yıl içinde çikolatanın nadir bir lüks haline gelebileceğini veya hatta tamamen ortadan kalkabileceğini düşünüyor. Çikolata yapımında önemli bir bileşen olan kakao çekirdekleri, hem yağış hem de gölge gerektiren sıcak, nemli iklimlerde yetişiyor. Ancak üreticiler, ormansızlaşmanın ve değişen hava koşullarının küresel kaynakları tehdit ettiği konusunda uyarıyor.
GlobalVoices'a göre, Batı Afrika'daki 2 milyondan fazla çiftçi kakao çiftçiliğine bağımlı. Ancak, son 10 yılda tropikal nemli ormanların kakao plantasyonlarına dönüştürülmesi derin sorunları körükledi.
ABD'nin Sevgililer Günü haftasında 26 milyon kilo çikolata tükettiği tahmin ediliyor. Sadece ABD tüketicilerine bu bir haftalık çikolata tedarikini üretmek için 130.000 ağaç gerekli. Dünyanın en büyük kakao çekirdeği ithalatçısı olan Avrupa, 2023'te 1,6 milyar kilogram kakao çekirdeği ithal etti. Bunlar ilk olarak Fildişi Sahili'nden, ardından da Gana, Nijerya ve Kamerun'dan geliyor.
Ancak kakao son derece yavaş bir ürün. Bir kakao ağacının sadece 200 gram üretmesi bir yıl sürebiliyor. Bu da kakao ağacı başına yaklaşık iki çikolata demek.
Bu devasa talebi karşılamak için kakao çiftçileri genellikle aynı araziyi tekrar kullanmak yerine yeni kakao ağaçları dikmek için tropikal ormanları kesiyor. Bu uygulama Batı Afrika'da, özellikle Fildişi Sahili'nde büyük ormansızlaşmaya yol açtı. Uzmanlar, ülkedeki yasadışı ormansızlaşmanın yüzde 70'inin kakao çiftçiliğiyle ilgili olduğunu tahmin ediyor.
Çevre gözlemcisi Trase'e göre, Fildişi Sahili son 20 yılda tropikal nemli ormanının yüzde 45'ini kaybetti. Diğer bir deyişle Fildişi Sahili her yıl New York büyüklüğünde orman kaybediyor.
Ormansızlaşmanın sonuçları bölgedeki biyolojik çeşitlilik üzerinde de yıkıcı sonuçlar doğurdu. Fildişi Sahili, başlangıçta bölgede dolaşan binlerce filden dolayı bu ismi almıştı. Ancak halihazırda yaşam alanlarının tahribatından kurtulan sadece birkaç yüz fil kaldı.
Çocuk işçiliği ve eşitsizlik
Bu çevresel zorluklar, kakao hasadında çocuk işçiliği ve belirgin gelir eşitsizliği gibi ek sosyoekonomik sorunlarla daha da karmaşık hale geliyor.
Batı Afrika'daki kakao çiftçilerinin çoğu halihazırda günde 1 dolardan az kazanıyor. Hatta birçok kadın kakao çiftçisi günde yalnızca 30 cent civarında kazanç elde edebiliyor. Bu nedenle çiftçiler, çiftliklerindeki gerekli iyileştirmeleri bile yapamaz hale geldi.
ABD'deki Chicago Üniversitesi'nin araştırma kuruluşu NORC'un 2021 tarihli raporu, Gana ve Fildişi Sahili'nin kakao endüstrisinde yaklaşık 1,6 milyon çocuğun ağır yük taşıma, hasat için kakao ağaçlarına tırmanma ve kakao kabuklarını kırmak için keskin aletler kullanma gibi tehlikeli işlerde çalıştırıldığını ortaya koyuyor.
Kakao fiyatları 2025'te rekor kırdı
Bu arada son dönemde kakao üretimi hava koşulları ve patolojik sorunlar nedeniyle de sıkıntıya girdi. Üretici Fiyat Endeksi'ne göre, son iki yılda çikolata üretim maliyeti yüzde 167'den fazla arttı.
Batı Afrika'nın önemli kakao üretim bölgesindeki yıllardır süren kötü hava koşulları ve kakao şişmiş sürgün virüsü hastalığı üretimi engelleyince Aralık 2024'te kakao fiyatı ton başına 12,646 dolara ulaşarak rekor kırdı. Bu, kakao ağaçlarını enfekte eden Caulimoviridae familyasına ait bitki patojenik bir virüs. Enfeksiyonun ilk yılında kakao verimini azaltıyor ve genellikle birkaç yıl içinde ağacı öldürüyor.
Wells Fargo Tarım-Gıda Enstitüsü sektör yöneticisi David Branch, CNN'e yaptığı açıklamada, "Bu Sevgililer Günü'nde çikolata fiyatlarının geçen yıla göre yaklaşık yüzde 10-20 artmasını bekliyoruz çünkü kakao fiyatı 2024'ün başından bu yana iki katından fazla arttı," dedi.
Sadece İngiltere'de 6 milyon hediye kartı çöpe gidecek
Sevgililer Günü'nün görünmeyen bir diğer maliyet kalemi hediye kartları ve ambalajların oluşturduğu devasa çöp dağı.
İngiltere'de yapılan yeni bir araştırmaya göre bu sene Sevgililer Günü'nde 6 milyondan fazla kart çöp kutusuna atılacak.
2.000 yetişkinin katıldığı anket çalışmasında katılımcıların yüzde 44'ünün en az bir kart almayı beklediği anlaşıldı. Bu da İngiltere'de 23 milyondan fazla kart gönderileceği anlamına geliyor.
Ancak kart bekleyenlerin yüzde 28'i, aldıkları kartları geri dönüştürmek veya saklamak yerine çöp kutularına atmayı tercih ettiklerini itiraf ediyor ve bu da 6,6 milyon kartın atık sahalarında son bulması demek.
The Sun gazetesine konuşan sürdürülebilirlik uzmanı Samantha Upham, "Sevgililer Günü, Noel'den sonra kart dağıtılan için en büyük ikinci özel gün. O gün 'yeşil' olduğumuzdan emin olmalıyız," diyor.
"Hediye verenleri, sadece plastik yerine kağıt bazlı ambalaj ikameleri kullanmaları için değil, aynı zamanda genel olarak daha az ambalajın olduğu ürünleri aramaya teşvik ediyoruz."
İthal güller ve zehirli böcek ilaçları
Çiçeklere, özellikle güllere yönelik talep de Sevgililer Günü'nde artıyor. Bu talebi karşılamak için Kenya, Kolombiya ve Ekvador gibi ülkelerden birçok çiçek ithal ediliyor. Genellikle soğutulmuş hava taşımacılığı gerektiren bu çiçeklerin sevkıyat süreci önemli miktarda karbon emisyonuna neden oluyor. Sevgililer Günü'ne kadar geçen üç haftada, çiçek teslimatlarının yaklaşık 360.000 ton karbondioksit emisyonu ürettiği tahmin ediliyor.
Ayrıca, bu çiçeklerin yetiştirilmesi, toprağı ve su kaynaklarını kirletebilen pestisit ve gübre kullanımını da içeriyor. Kırmızı güllerin önemli bir ihracatçısı olan Kenya'da sektör, istilacı böceklere karşı tehlikeli pestisitler kullanmak zorunda kalıyor. Ülke aksi takdirde ciddi bir gül israfı riskiyle karşı karşıya.
Kenya'da yetiştirilen gül goncalarının içine bırakılan ve sadece güllerle beslenmekle kalmayıp, aynı zamanda meyve ve sebzeleri de etkileyebilen yalancı elma kurdunun (bilimsel adıyla Thaumatotibia leucotreta) minik larvaları özellikle tartışma konusu.
Bu güveler, Afrika genelindeki ekinleri mahvederken, Avrupa Birliği, türün Avrupa'ya yayılmasını engellemek için önlemleri yoğunlaştırıyor. Bu durum, halihazırda sıkıntı çeken Kenyalı çiftçiler için önemli sonuçlar doğuruyor. Kenya Çiçek Konseyi'ne göre, tek bir canlı güvenin tespiti, tüm çiçek sevkiyatının reddedilmesine yol açıyor.
Nairobili gül yetiştiricilerinden Jacky Mwanzia, AP'ye yaptığı açıklamada, "Çok katılar," diye yakınıyor.
"AB'ye yaptığımız gönderilerin çoğu karantinaya alınıyor ve bu zaman alıyor. Bu bir israf çünkü müşterilerin talebini karşılamak zorundayız, bu yüzden bu önlemlerin çok katı olmadığı alternatif pazarlar arıyoruz çünkü gelirimizin yaklaşık yüzde 30'unu kaybediyoruz."