Voyager 1, Jüpiter, Satürn ve Titan yakın uçuşlarının ardından Güneş’in etkisinin azaldığı yıldızlararası uzaya doğru ilerleyişine devam ediyor.
NASA’nın 1977’de fırlattığı efsanevi Voyager 1 uzay aracı, neredeyse yarım yüzyıllık görevine yeni bir kilometre taşı eklemeye hazırlanıyor.
Güncel hesaplamalara göre araç, 15 Kasım 2026’da Dünya’dan bir “ışık günü” uzaklığa ulaşacak. Bu da insan yapımı bir aracın ulaştığı en uzak nokta olma rekorunu daha da ileri taşıyacak.
Voyager 1, Jüpiter, Satürn ve Titan yakın uçuşlarının ardından Güneş’in etkisinin azaldığı yıldızlararası uzaya doğru ilerleyişine devam ediyor.
Işık hızı ve kozmik ölçekler
Işık saniyede yaklaşık 300 binkilometre hızla hareket ediyor ve bu, evrende ulaşılabilen en yüksek hız olarak kabul ediliyor. Uzay mesafeleri o kadar büyük ki bilim insanları bu nedenle “ışık yılı” ölçüsünü kullanıyor: 1 ışık yılı, yaklaşık 9,46 trilyon kilometre ediyor.
Dünya’ya en yakın yıldız olan Proxima Centauri bile 4,2 ışık yılı. Yani yaklaşık 40 trilyon kilometre uzaklıkta. Işık hızında bile bu mesafeyi kat etmek 4 yıldan uzun sürerdi ki insan yapımı herhangi bir nesnenin ışık hızına ulaşması imkansız.
Voyager 1 elbette ışık hızında seyahat etmiyor, ancak saniyede 17,7 kilometre hızla ilerliyor. Bu hız yılda yaklaşık 3,5 astronomik birime (AU) (Dünya ile Güneş arasındaki yaklaşık 150 milyon kilometrelik mesafe) denk geliyor.
Daha kısa mesafeler için bilim insanları zaman zaman “ışık günü” ölçüsünü kullanıyor; bu da ışığın bir günde yaklaşık 26 milyar kilometre yol aldığı ölçeğe dayanıyor. Voyager 1’in Dünya’dan uzaklaşması artık bu seviyeye ulaşmış durumda.
Milyarlarca kilometre uzakta iletişim mücadelesi
Bu dev mesafe, iletişimi de giderek zorlaştırıyor. Voyager 1 ile bağlantı, NASA’nın Deep Space Network adlı derin uzay iletişim ağı üzerinden sağlanıyor. Ancak sinyallerin gidip gelmesi çok uzun sürüyor; şu anda tek yönlü iletişim yaklaşık 23 saat alıyor.
Kasım 2023’te yaşanan bir teknik sorun, bu zorlukların boyutunu gösterdi. Bir yakıt tankında kauçuk diyaframdan sızan silika kalıntıları, yakıt hatlarından birini tıkadı. Hidrazin yakıtı yeterince akmayınca iticilerin gücü düştü ve uzay aracı doğru hizalanamadı. Voyager’ın yeniden doğru yönlendirilmesi için tıkanmış sistemden 40 küçük itiş yapmak gerekti.
Son çare olarak mühendisler, yıllar önce arızaları nedeniyle kapatılan eski yedek iticileri yeniden devreye soktu. Bu operasyon sırasında enerji o kadar azdı ki, bu iticileri çalıştırmak için uzay aracının ısıtıcılarından biri kapatıldı; bu, derin uzay koşullarında büyük bir riskti.
Görev ne kadar sürecek?
Tüm bu zorluklara rağmen NASA, Voyager 1 ile irtibatı sürdürüyor. Decrypt'in aktardığına göre, uzay ajansı aracın bir ışık günü sınırını aşmasını kutlamayı planlıyor.
Ancak bu başarı biraz hüzünlü olabilir. Uzay aracı, üç adet radyoizotop termoelektrik jeneratörü ile çalışıyor. Bu güç kaynaklarının ömrü önümüzdeki 10 yıl içinde dolacak. Şimdiden birçok bilimsel alet ve sistem kapatıldı, aracın enerji bütçesi ise kritik seviyede.
Bu nedenle, bir ışık günü uzaklık, Voyager 1’in son büyük kilometre taşı olarak tarihe geçebilir.