Önce Tunus sonra Mısır ve Libya’da hükümetleri tepe taklak eden Arap Baharı, Suriye’de beklenen etkiyi yaratmadı.
Protestolara ve uluslararası toplumun tüm diplomatik çabalarına rağmen, Suriye lideri Beşar Esad koltuğunu bırakmamakta kararlı.
Bundan bir yıl önce, Esad karşıtı gösteriler muhaliflerin çoğunlukta olduğu Dera kentinde başladı. Halk, “Esad artık yeter” sloganlarıyla sokağa indi. Hükümeti istifaya davet etti.
Gösteriler sadece Dera ile sınırlı kalmadı. Muhalifler hızla çoğaldı. Zamanla Humus kenti, muhaliflerin kurduğu Özgür Suriye Ordusu’nun kalesi haline geldi. Hükümet ise muhaliflere cevap vermekte gecikmedi. Ordunun bu kentlere yönelik operasyonlarında binlerce kişi öldü ve ölmeye devam ediyor.
İnsan hakları kuruluşları şimdiye kadar ülkede 8 binden fazla insanın hayatını kaybettiğini duyurdu. Türkiye’ye 80 km uzaklıktaki İdlib şehrinde taş üstünde taş kalmadı. Sadece Türkiye’ye sığınan Suriyeli mültecilerin sayısı şimdilik, 14 bin 700.
Öte yandan, Rusya ve Çin Suriye’ye dış müdahale seçeneğini kabul etmezken, Kofi Annan’ın barış çağrısı da Suriye’de akan kanı durdurmadı.
Son olarak İngiliz Guardian gazetesi, Esad ve eşi Esma Esad’a ait olduğu belirtilen elektronik posta yazışmalarını yayınladı. E-postalar, Esma Esad’ın ülkede olanları umursamadan yurtdışına pahalı mücevher ve mobilya siparişleri verdiğini gösteriyor.
Euronews:
Paris’ten konuğumuz Moundir Makhos’a hoş geldiniz diyoruz. Kendisi Suriye Ulusal Konseyi’nin bir üyesi ve işte tam bu nedenle de konuğumuz oluyor.
Moundir Makhos:
İyi günler teşekkür ederim.
Euronews:
Suriyeli muhaliflerin Esad rejimine karşı ilk olarak Deraa kentinde başlattıkları isyanın üzerinden bir yıl geçti. Devrimin neticeye ulaşacağını düşünüyor musunuz?
Moundir Makhos:
Hepimizin bildiği gibi devrim kritik bir sürece doğru ilerliyor. Başka bir tabirle dramatik bir sürecin içerisine girdi. Bu nededen bakarsanız bakın gerçekten bir savaş. Rejim gözünü kırpmadan halkına karşı soykırım uygulamaya başladı. Ülkedeki politik durum bir hayli karışık. Öte yandan perde gerisinde çözüm için yeni girişimler olduğuna dair işaretler var. Örneğin Birleşmiş Milletler ve Arap Birliği’nin özel temsilcisi Kofi Annan ve Suriye’ye destek çıkan Rusya’nın pozisyonuna bakalım. Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’un Duma’da yaptığı konuşma buna işaret ediyor. Lavrov’un yaptığı konuşmada satır aralarındaki ifadeleri dikkatlice okuyacak olursanız Rusya’nın pozisyonunda değişiklik sinyali verdiğini görebilirsiniz.
Euronews:
Sayın Makhos, muhaliflerin temsilcisi Suriye Ulusal Konseyi çok fazla bölünmüş görünüyor. Sizce bunun konsey ve muhalifler üzerinde ne gibi bir etkisi olabilir?
Moundir Makhos:
Suriye Ulusal Konseyi’nin içinde bulunduğu bu durum muhalifler ve devrim üzerinde fazlasıyla olumsuz bir etki oluşturuyor. Her ne kadar bu etkiyi bertaraf etmeye çalışsak da. Ancak olayların yaşandığı noktaya bakarsak bu son derece normal. Çünkü dünyadaki bütün mahalif hareketler parçalıdır.
Euronews:
Şu andaki durum Suriyeli muhalifler için pek iyi görünmüyor. Uluslararası toplumdan politik veya askeri olarak ne bekliyorsunuz?
Moundir Makhos:
Evet, durum pek de o kadar kolay görünmüyor, malesef bu doğru. Ama devrimin her iki kolu da çok önemli. Yani halk ayaklanması ve silahlı Özgür Suriye Ordusu. Gerçekten zor bir zamandan geçiyorlar ve Suriye rejmine karşı eşit olmayan şartlarda mücadele ediyorlar. Tarihe geri dönüp bakacak olursak Suriye halkının ayaklanmasının destansı hareket olduğunu göreceğiz. Ülke içindeki dinamikler sorunun çözümüne katkıda bulunacaktır diye düşünüyorum.
Euronews:
Özgür Suriye Ordusu açısından bu durum ne anlama geliyor?
Moundir Makhos
Özgür Suriye Ordusu yeterli silahı olmadığından dolayı sorun yaşıyor. Lojistik destek ve iletişim imkanları da son derece kısıtlı. Buna karşı bazı Arap ülkelerine bize sağladıkları desteklerden dolayı teşekkür etmek istiyoruz. Moral ve insani olarak ihtiyaçlara cevap vermeye çalışıyorlar. Bu sayede Özgür Suriye Ordusu rejime ve ona bağlı çetelere karşı merkezi önemdeki görevini sürdürüyor.
Euronews:
Moundir Makhos, Suriye Ulusal Konseyi’nin Avrupa’ya ilişkilerden sorumlu üyesi… Teşekkür ediyoruz.
Moundir Makhos:
Ben teşekkür ederim.