Ukrayna'da futbol ruhu, değişmeyen bir gelenek

Ukrayna'da futbol ruhu, değişmeyen bir gelenek
© 
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Futbol, Sovyetler Birliği döneminin en popüler sporuydu. Devrimden hemen sonra, 20’li yıllarda Bolşevikler kitleleri fotbol oynamaya teşvik etti. Ukrayna, Sovyet futbolunun en başarılı temsilcisi, Dinamo Kiev ise Avrupa’nın en güçlü takımı haline geldi. Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından geçen 20 yıl içinde Dinamo’nun halen eskisi gibi şampiyonlar yetiştiren bir klüp olup olmadığını incelemek için Euronews, klübe bir ziyarette bulundu.

Dinamo Kiev’in genç takımının antrenörü Vitaliy Khmelintski, günümüzde spor alanında koşulların iyileştiğine dikkat çekiyor:

“Değişen şu ki, artık spor yapmak, fotbol oynamak için daha iyi koşullara sahipler. Eskiden bu yoktu. Örneğin ben antrenmanlara başladığımda topla değil teneke kutusuyla oynuyordum. Savaş sonrası yiyecek bulmak dahi zordu. Bu çocuklar herşeye sahipler. Akranları arasında en iyisi olmaları için onlara gereken tek şey, karakter.”

Ukrayna futbol tarihinin şampiyonlarından biri olan Oleg Bloghin, Dinamo Kiev’in Bayern Münih’i UEFA süper kupa finalinde yendiği 1975 yılında, Dinamo’nun forvetiydi. Bu zafer halen Ukrayna futbolunun en büyük galibiyeti olarak değerlendiriliyor. Sovyet döneminin 211 golle en iyi oyuncusu olan Bloghin, günümüzde Ukrayna’nın Milli Takım antrenörü.

Khmelintski’ye göre, imkanların ve seçeneklerin bol olması, gençleri futboldan uzaklaştırıyor:

“Sovyet döneminde çeşitli spor dallarında şampiyon olan Ukraynalı birçok sporcu vardı.
Son 30-40 yıl içinde Sovyetler Birliği’nin milli takımı genellikle Ukraynalı oyunculardan oluşuyordu.
Şimdi durum farklı. Belki de gençler artık herşeye sahip olduğundan, onları fotboldan uzaklaştıran şeyler var.”

Fozzie, Ukrayna’nın ünlü hip-hop gruplarından TNMK’nin solisti. Fozzie, futbolun ona ilham verdiğinden söz ediyor:

“Ben, Ukrayna’da son 20 yıl içinde değişmeyen tek şeyin futbol ruhu olduğunu düşünüyorum. Futbol, Ukrayna’nın en popüler sporu ve sosyal faaliyetiydi. Halen de öyle. 20 yıl öncesinde olduğu gibi, erkekler hep futbolla ilgileniyor. Hatta günümüzde bu daha da arttı. Ülke değişti ama futbol ruhu değişmedi. Hep olduğu gibi kaldı.”

Fozzie, aynı zamanda Euro 2012’nin Ukrayna’da bazı Sovyet gelenekleirni yıktığı kanısında:

“Euro 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası Ukrayna’nın tarihinde ilk kez zamanla yarışarak birşeyler yapmasına olanak sağlayan bir olay. Umarım da sonuncusu olmayacak. Çünkü Sovyet geleneğinde yatan şey, “Bizi seçin, sonrasından herşey düzelecek” gibi söylemler. Şimdi, ilk kez “1 Haziran 2012’ye kadar tüm yolları yapmış olacağız”, denildi. Apar topar olsa da yaptılar işte. Ukrayna tarihinde ilk kez bir vade bitimine uyuldu.”

Sovyetler Birliği’nin yıkışılının ardından, 1992 yılında ilk Ukrayna Premier Ligi’nde,
Kırım’ı temsil eden Tavriya Simferopol, Lviv’de Dinamo Kiev’i yenerek şampiyon olmuştu.

Khmelintski, Ukrayna Milli Takımı’nın, Euro 2012’de Avrupa takımlarını zorlayacağı görüşünde:

“Ukraynalılar ve Kazaklar kaybetmeyi sevmeyen iki millet. Ukraynalılar birinci olmayı hep isterler ve buna alışkınlar. şunu söyleyebilirim ki, Ukrayna Milli Takımı, Avrupalı takımlar karşısında tehdit oluşturuyor.”

Ukrayna Milli Takımı’nın güçlü forveti Andriy Şevçenko ise 9 yaşındayken, Çernobil’e yakın olan köyünü terk etmek zorunda kaldı. Teneke kutuyla futbol oynamasa da Şevçenko’nun futbol kariyeri de pek kolay başlamadı.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Cesare Prandelli ile enine boyuna futbol

Didier Deschamps: "Yeni nesilde yeterince forma aşkı yok!"

Euro 2012 sonrası Lviv'de hayat