'İran'da güvenlik endişeleri yerini gerçek siyasete bırakıyor'

'İran'da güvenlik endişeleri yerini gerçek siyasete bırakıyor'
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
REKLAM

İran’da devlet başkanlığı seçimlerini reformcular tarafından desteklenen ılımlı aday Hasan Ruhani kazandı. Milyonlarca İranlı Cuma günkü oylamaya büyük ilgi gösterdi.

Ruhani’yi zafere ulaştıran etkenleri ve olası etkilerini İran uzmanı Ahmet Salamatian’la konuşacağız.

Maria Sarsalari, euronews: Sayın Salamatian, 2009 seçimlerinden sonra oluşan karamsarlık ve güven kaybından sonra hükümetin bu seçimlere de hile karıştıracağı söylentileri yayılmış. Bu açıdan sonuçları nasıl yorumlamalıyız.

Ahmet Salamatian: Seçimlerden iki üç gün öncesine kadar güvenlik politikaları ön plandaydı. Güvenlik korkuları siyaseti domine ettiği için adaylar tam olarak performanslarını sergileyemedi. Televizyon tartışmalarında, özellikle ikinci oturumda siyasi konular bir şekilde güvenlik duvarlarını aşmayı başardı

İran halkı siyasi etkileşime o kadar aç ve istekliydi ki bu konular hızla yayıldı ve seçim tartışmalarında gerçek yerini buldu.

Artık şunu söylebilirim, İran siyaset sahnesindekiler; yönetimdekiler olsun, reformcular olsun, ılımlılar olsun herkes artık güvenlik endişeleri yerine politikaya odaklanmak zorunda. Politika da karşılıklı iletişim ve anlayış demek. İran’ın içinde bulunduğu kritik süreçte halkın bu anlayışa ihtiyacı var ve İran orta sınıfı da bu eksikliğin farkında.

Buna paralel olarak, reformcu hareketin liderlerinden Sayın Hatemi ve Rafsancani çok akıllıca hareket etti. Bu aşamada rejimin kendi iç meselelerine ve uluslararası konulara daha gerçekçi bir yaklaşımla bakmaya başladığını söyleyebilirim.

Bu nedenle rejimin 2009’daki gibi çoğunluğun oyundan çıkan kararı reddedemeyeceğini düşünüyorum.

euronews: Şu anda parlamentonun kontrolü muhafazakarlarda. Sayın Ruhani’nin bu şekilde çalışması zor olmayacak mı?

Salamatian: Siyasi iletişimin açık olduğu durumda parlamentonun bile halkın gittikçe daha yüksek sesle dillendirilen taleplerini dinlemekten başka yolu olmayacak.

Meclis’in seçimin galibine çok sorun çıkartacağını sanmıyorum. Ayrıca kazanan kişinin de göreve gelir gelmez diğer kurumlarla çatışmaya girme ihtimali de düşük.

euronews: Ruhani yıllarca İran’ın nükleer müzakerelerini yürüttü. Seçim öncesi tartışmalarda muhafazakar rakibi bir başka baş müzakereci olan Said Celili’yi eleştirdi. Batı’yla ilişkiler konusunda Ruhani döneminde nasıl bir değişiklik beklemeliyiz?

Salamatian: Bu, İran’da bir görüş birliği olduğu mesajını güçlü bir şekilde gönderdi. İran tarafında gerçek bir diyalog ve iletişim ortamı kurabilecek birini arayan uluslararası müzakereciler aradıkları ismi bulabilecekler. Umarım uluslararası toplum özellikle Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa, bu durumun nükleer meselesini çözmek için İran’la iletişim konusunda önemli bir fırsat olduğunu anlarlar.

Ayrıca İran’daki yöneticilerin de gerçekçi olup nükleer konusunu iç politikaya alet ederek siyaset sahnesini kilitlemekten vazgeçmesi gerekiyor.

Eğer uluslararası toplum çalkantılı Orta Doğu’da bir istikrar tesis etmek için İran’ı kullanmak istiyorsa, halkın çoğunluğu tarafından desteklenen bir plan işe yarayacaktır ve İran orta sınıfı dış dünyanın bölgedeki en büyük stratejik ortağı olacaktır.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

G-7'den İran'a uyarı: Rusya'ya füze verirsen yeni yaptırımlar yolda

İran'da geçen yıl en az 834 kişi idam edildi

İran'da parlamento seçimleri: Rekor düşük katılımın ardından sertlik yanlısı muhafazakarlar önde