Timoşenko: "Putin tuzağa düştü"

Timoşenko: "Putin tuzağa düştü"
© 
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
REKLAM

Ukrayna’nın eski başbakanlarından Yulia Timoşenko 25 Mayıs’ta cumhurbaşkanlığı seçimindeki adaylardan biri. Anketler rakiplerinden Petro Poroshenko’nun büyük farkla önde olduğunu gösteriyor. Timoşenko 2004’teki turuncu devrimin sembol isimlerinden biriydi ve 2010 yılına kadar da başbakanlık koltuğunda oturdu. Yaklaşık 3 yıl boyunca hapiste kalan Timoşenko, Viktor Yanukoviç‘in düşmesinden hemen sonra serbest bırakıldı. Eski başbakan şimdi oylarını arttırabilmek için tüm ülke çapında kampanyasını sürdürüyor. Karışıklık yaşanan güney-doğu kampanyasında ise Ukrayna milliyetçilerinden de oy istiyor ve kendi sadık seçmeniyle bu kitle arasındaki boşluğu kapatmak için çalışıyor. euronews’a özel röportaj veren Timoşenko, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Kırım ve sonrasında bir tuzağa düştüğünü savundu.

Sergio Cantone, euronews:

“euronews’a hoşgeldiniz. Ukrayna zor bir dönemden geçiyor. Rusya’yla büyük bir gerilim yaşanıyor ve savaş tehdidi gündemde. Ülkenin bir iç savaşla bölünmesi tartışılıyor. Siz Ukrayna’da yaşananlar üzerine Moskova’dan yapılan son açıklamarla ilgili olarak ne düşünüyorsunuz?

Yulia Timoşenko:

“Ukrayna’da bir iç savaş olması mümkün değil. Çünkü ülkenin güneyinde de doğusunda da Putin’in bu saldırganlığı desteklenmiyor.

Doğu bölgesinde yaşayanların yalnızca yüzde 18’i Donetsk, Luhansk ve Kharkiv’in Ukrayna’dan ayrılıp Rusya’ya bağlanmasını istiyor. Bu çok düşük bir oran, neredeyse yok diyebiliriz. Demek ki ayrılıkçılık mevzubahis değil bunun yerine Putin tarafından Ukrayna’ya karşı yürütülen ilan edilmemiş fakat de-facto bir savaş yaşanıyor ve bu derhal durdurulmalı.”

euronews:

“Avrupa Birliği’ndeki tüm ülkelerin size destek olacağını düşünüyor musunuz? Bazılarının Rusya ile hatta kimi liderlerin de bizzat Putin ile çok iyi ilişkileri bulunuyor. Avrupa Birlği’nin Rusya’ya karşı adım atabileceği görüşünde misiniz?”

Timoşenko:

“Uzun süredir dünyada şöyle bir görüşün oluştuğunu düşünüyorum: Rusya Federasyonu’nda otoriter bir yönetim bulunuyor, kapalı ekonomi uygulanıyor ve sağlıksız gelişmeler yaşanıyor. Dünyada bu şartların nasıl normalleşeceği tartışılıyordu. Putin dünyaya Rusya’daki rejimi yıkmaları için bizzat imkan sunmuş oldu. Kırım ve Ukrayna onun için birer tuzaktı ve ben bu tuzağa düştüğünü düşünüyorum. Artık bu rejimin yıkılması için geri sayım başladı.”

euronews:

“Cumhurbaşkanlığı seçimlerine gelirsek. Kamuoyu yoklamaları sizimn oy oranınızı arttırmaya devam ettiğinizi fakat Poroşenko’nun halen çok açık arayla önde olduğunu gösteriyor. Kriz sebebiyle seçimin ertelenmesi sizin için bir çare olabilir mi? Bu şekilde daha çok oy alabilir misiniz?”

Timoşenko:

“Seçimlerin 25 Mayıs’tan daha ileri bir tarihe ertelenmesine kesinlikle karşıyım. 25 Mayıs’ta diğer tüm gelişmelerden bağımsız olarak bu seçimler yapılmalı. Çünkü ülke için meşru bir devlet başkanına sahip olmak çok önemli. Bu, istikrarı sağlama yönünde ve ekonomik krizle mücadelede güçlü bir katkı sağlayacaktır. Yeni seçilen cumhurbaşkanının kararlı bir şekilde hareket edip çok şeyi değiştireceğini düşünüyorum. En azından ben seçilirsem öyle yapacağım.”

euronews:

“Serbest kalmanızın ardından Maidan’da kürsüye çıkıp konuştuğunuzu hatırlıyorum. Olayların bu noktaya geleceğini ve Rusya ile bir jeopolitik kriz yaşanacağını düşünüyor muydunuz?”

Timoşenko:

“Ben bunu ummazdım. Çünkü 23 yıllık bağımsızlığın ardından hiç kimse Rusya’nın Ukrayna’ya karşı bir savaş başlatacağını hayal edemezdi. Fakat devrim kazandı diyebiliriz. Devrim Ukrayna’ya gerçek özgürlüğünü, gerçek bağımsızlığını verdi. Ancak Putin bu devrimi kabul edemez, tanıyamazdı. Çünkü o sanki beşinci güç gibi görüp başka bir ülkenin hükümetinin de onun politikalarını uygulamasına alışmıştı. İmparatorluğunu Ukrayna’ya doğru büyütmek için projeleri vardı ve devrim onun bu projesinin önünü tıkadı.”

REKLAM

euronews:

“Görülen o ki Ukrayna’da bir yandan da önemli bir temsil sorunu yaşanıyor. Yanukoviç liderliğindeki Bölgeler Partisi ülkenin güneyi ve doğusunu temsil eden bir görünümdeydi. Ancak Yanukoviç‘in yokluğunda sanki bir topal ördeğe dönmüş gibi, bu sorun ortada kalmayacak mı? “

Timoşenko:

“Haklısınız güney ve doğudaki Ukraynalılar ilgi görmedikleri gibi bir fikre sahipler. Bugün yönetimde güven duydukları politikacıları göremiyorlar. Bu yüzden ben de son haftalarda tüm zamanımı doğu bölgelerinde, Luhansk ve Donetsk’te hatta işgal edilmiş binaların yanıbaşında geçirdim. Öncelikle buradaki Ukraynalıların yönetime vermek istedikleri mesajı duyup, ne olduğunu anlayabilmek için. Ne elde etmek istediklerini, Ukrayna hükümetinden ne tür bir destek beklediklerini anlamak istedim. Biz onlara istedikleri desteği vermeye hazırız. Ben bunun bugünkü temel meselelerden biri olduğunu düşünüyorum. Seçim kampanyası sürmesine rağmen tüm zamanımı buna sarf ediyorum. Dünyanın en büyük devlet adamlarından birinin dediği gibi, ülkenin yaralarının sarılacağı, birbiriyle kavga etmeden birlik olunacağı ve birbirinin anlaşılması gereken zaman geldi. Anlamak ve birbirine doğru adım atmak ki ancak bu şekilde ülkede tekrar barışı sağlayabiliriz.”

euronews:

REKLAM

“Turuncu devrimin en önemli isimlerinden biriydiniz. Yalnızca Ukraynalılar için değil, tüm diğer ülkelerden izleyicilerimiz için de bir karşılaştırma yapabilir misiniz? Turuncu devrimle Maydan hareketinin farkı nedir?”

Timoşenko:

“Turuncu devrim bir devlet başkanı adayı, Viktor Yuşçhenko’nun desteğiyle doğup büyümüştü. Politikacılar tarafından yürütülrn ve halk tarafından kazanılan bir devrimdi.

Maydan ise tamamen farklı. Bu onurlu hareket siyaset ve siyasetçilerin desteği olmadan meydana çıktı. Sivil toplum liderlerinin ve onları izleyenlerin bir devrimiydi. Özgürlük isteyen tüm Ukraynalıların hareketiydi, işte böylesine büyük bir fark bulunuyor.”

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Video: Ukrayna eski başbakanı Timoşenko Cumhurbaşkanlığı adaylığını duyurdu

Ukrayna, Rus hava sahasında stratejik bombardıman uçağı düşürdüğünü açıkladı

Kaçırılan Ukraynalı çocuklar: 17 yaşındaki Valeriia, Rus eğitim kampından nasıl kurtuldu?