17 yıl sonra 11 Eylül: ABD'nin terörle mücadelesinde ne değişti, El Kaide ne durumda?

11 Eylül 2011'de New York'ta Dünya Ticaret Merkezi'ndeki ikiz kulelere yapılan terör saldırısının üzerinden 17 yıl geçti.
Ortadoğu merkezli küresel güvenlik politikalarının seyrinde önemli bir dönüm noktası sayılan olayın 17'nci yıl dönümünde Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) terörle mücadele yaklaşımı ve bölgesel politikaları ülkede çeşitli yaklaşımlarla değerlendiriliyor.
"ABD'nin Ortadoğu politikası radikalleri güçlendirdi"
Amerikan Los Angeles Times gazetesi dış politika muhabiri ve köşe yazarı Nabih Bulos'un bugün gazetesinde "11 Eylül'den 17 yıl sonra El Kaide belki hiç olmadığı kadar güçlü" başlığıyla yazdığı makale de bunlardan biri.
Yazısının ilk bölümünde siyasi yorumcuların, 'aşırılıkçı gruplar ve bu grupların farklı ülkelere yayılmış ağlarının yenilgiye uğratılamadığı' yönündeki eleştirilerini hatırlatan Bulos, ABD'nin Ortadoğu politikaları yüzünden söz konusu radikallerin daha da yaygınlaştığı yönündeki görüşleri de köşesine taşıdı.
El Kaide bireylerin toplamından oluşandan daha öte bir yapı
Buna göre, örneğin, araştırma kuruluşu Site Intelligence Group uzmanı Rita Katz, El Kaide'nin, bireylerin toplamından oluşan bir gruptan daha öte bir yapı olduğunu ve bunun Amerikalı yetkililer tarafından anlaşılmadığını düşünüyor. Katz'ın Bulos'a söylediğine göre, "El Kaide bir düşünce ve bir düşünce çok gelişmiş silahlar kullanılarak ya da liderleri öldürülerek ve eğitim kampları bombalanarak (El Kaide'nin) yok edilemiyor."
Bulos, makalesinde El Kaide'nin mevcut silahlı güçlerinin sayısının şimdiye kadarki en yüksek miktara ulaştığını, örgütün sadece Yemen ve Suriye'de 20 bin silahlı militanın bulunduğunu ayrıca Kuzey Afrika, Doğu Akdeniz ve Asya'nın bazı bölgelerinde kendisine katılan ya da birlikte hareket eden yapıların arttığını da yazdı.
El Kaide taktik değiştirdi, savaş yorgunu Sünnilerden toplumsal destek arayışında
Örgütün taktik değiştirdiğine de değinen LA Times yazarı, El Kaide'nin artık manşetlere çıkan terör saldırıları ya da bir zamanlar ortağı olduğu Irak Şam İslam Devleti'nin (IŞİD) yaptığı gibi kamuoyuna propaganda amaçlı görüntülerini yaydığı acımasız infazları terk etmeye başladığını iddia etti.
Nabih Bulos, El Kaide'nin artık savaş ve iç çatışmalardan yorgun düşmüş Sünni Müslüman nüfusun yoğun olduğu ülkelerde kendisine toplumsal destek sağlayacak daha yumuşak bir strateji geliştirdiği görüşünde.
Bulos yazısının ikinci bölümünde ise El Kaide'nin Irak, Yemen, Suriye, Somali ve Libya'da hükümetlerle ve diğer İslami gruplarla mücadelesinin geçmişten bugüne nasıl şekillendiğini ve bu yapının bölgesel politikalara göre nasıl konumlandığını özetledi.
Bu haberler de ilginizi çekebilir
İzmir yine rengârenk: Kurtuluş yıl dönümünü onbinler meydanlarda kutladı