Özel | İshak Cihangiri: "Avrupa Birliği bağımsız, güçlü bir karar alıcı değil"

Özel | İshak Cihangiri: "Avrupa Birliği bağımsız, güçlü bir karar alıcı değil"
© 
By Javad Montazeri
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
Aşağıda yerleştirilen video haber linkini kopyalayın/yapıştırınCopy to clipboardCopied

euronews Tahran muhabiri Javad Montazeri İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı İshak Cihangiri ile yaptığı özel röportajda İran Nükleer Anlaşması'nı, İran-Avrupa Birliği ilişkilerini ve Amerika Birleşik Devletleri'nin çekilme kararı sonrası Suriye'deki durumu görüştü.

İran hem ülke içinde hem de ülke dışında pek çok sorunla karşı karşıya. Amerika Birleşik Devletleri'nin nükleer anlaşmadan çekilmesi ve ülkenin kendini içinde bulduğu ekonomik sorunlar bunların başında geliyor.

ABD Başkanı'nın anlaşmayı tek taraflı fesh etme kararına karşılık Avrupa Birliği üye ülkeleri anlaşmadan çıkmayacaklarını ilan etti. Peki ama, Avrupa sözünü tutabilecek mi? Bölgede yeni bir krize kendimizi hazırlamalı mıyız?

euronews Tahran muhabiri Javad Montazeri İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı İshak Cihangiri ile yaptığı özel röportajda İran Nükleer Anlaşması'nı, İran-Avrupa Birliği ilişkilerini ve Amerika Birleşik Devletleri'nin çekilme kararı sonrası Suriye'deki durumu sordu.

Javad Montazeri, euronews: Sayın İshak Cihangiri Euronews Küresel Tartışmalar Programı'na hoşgeldiniz. İlk sorum İran Nükleer anlaşması ile ilgili. Anlaşma ne aşamada? İran halkı nükleer anlaşma üzerine ardı arkası kesilmeyen tartışmalardan yorulmuş gibi görünüyor. Eleştirilere ne cevap veriyorsunuz? Anlaşmayı nasıl savunuyorsunuz?

İshak Cihangiri, İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı: Nükleer Anlaşma İran İslam Cumhuriyeti'nin aldığı önemli tedbirlerden biriydi. Bu anlaşma, İran halkına ve İran İslam Cumhuriyeti'ne uygulanan iddialara dayalı baskının sona ermesini sağladı. Hem müzakereler sırasında, hem de bugün, bu konuları her daim dürüst bir şekilde halkımızla paylaşmaya çalıştık. Maalesef Washington'ın anlaşmaya tek taraflı son verme kararı sonrasında Amerika Birleşik Devletleri yaptırımları yeniden uygulamaya kondu. Bu yeni yaptırım döneminde Amerika Birleşik Devletleri diğer devletleri ve şirketleri İran İslam Cumhuriyeti'yle işbirliğinden caydırmak için tehdit de dahil her yolu denedi. Buna cevap olarak pek çok alanda önlemler aldık. Örneğin, anlaşmayı imzalayan diğer ülkeler üzerine düşeni yaptıkça, özellikle Avrupa Birliği somut önlemler almaya devam ettikçe anlaşmanın devam etmesinden yana olduğumuzu ve anlaşmanın bozulmaması için elimizden geleni yapacağımızı bildirdik.

"Almanya, Fransa ve İngiltere'nin somut bir önlem aldığını henüz göremedik"

Javad Montazeri, euronews: Avrupa Birliği üyesi 3 ülkeden bahsetmek istiyorum: Almanya, Fransa ve İngiltere. Bu ülkeler anlaşmayı kurtarmak için ne yaptılar?

İshak Cihangiri, İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı: İsmini verdiğiniz bu üç ülke anlaşmanın üstlerine düşen kısmını yapmaya devam edeceklerine dair taahhüt verdiler. Onlar gibi, Rusya ve Çin'in de, yani anlaşmaya taraf kalmaya devam eden diğer 5 ülkenin yükümlülüklerini yerine getirmesini bekliyoruz. Şimdiye kadar, genel olarak Avrupa Birliği ve özel olarak üç ülke; Fransa, Almanya ve İngiltere bu konuda gerektiği şekilde davrandı. Gerek politikaları, gerekse diplomatik tavırlarından memnunuz. Ancak pratik olarak, yani somut önlemler açısından bakacak olursak, bu 3 ülkenin herhangi bir somut önlem aldığını henüz görmedik. 2. Dünya Savaşı'nın ardından Avrupa Birliği'nin mühim bir sınavdan geçtiği kanısındayım. Avrupa Birliği Amerika Birleşik Devletleri hükümetinden, özellikle Donald Trump yönetiminden bağımsız olarak kararlar alabilir mi? Kendi çıkarlarını koruyabilir ve kendi uluslararası yükümlüklerini yerine getiribilirler mi? Aslına bakarsanız henüz Avrupa Birliği'nin etkili hiçbir hareketine şahit olmadık.

"Avrupa Birliği güçlü, bağımsız bir karar alıcı değil"

Javad Montazeri, euronews: Avrupa Birliği'nin Trump'a karşı çıkmak için gerekli iradesi veya daha iyi ifade etmek gerekirse "kapasitesi" var mı?

İshak Cihangiri, İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı: Avrupa Birliği'nin böyle bir kapasitesinin olduğunu varsaydık. Teorik olarak, olaya yaklaşım biçimleri yerindeydi. Fakat iş pratiğe gelince, Avrupa Birliği'nin finansal yapısı, özellikle Avrupa Birliği Bankalar sistemi birliğin kendini bağımsız bir karar alıcı olarak konumlayamadığını, taahhütlerini yerine getiren, başarılarını koruyabilen güçlü bir oluşum olmadığını gösterdi. Ancak Avrupa Birliği'nin üzerine düşeni yapacağı konusunda hala umutluyuz.

Javad Montazeri, euronews: Geçilmemesi gereken kırmızı çizginiz nerede?

İshak Cihangiri, İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı: Uluslararası bir karar almak gerektiğinde ulusal çıkarlarmızı ve bunun bize maliyetini göz önünde bulundururuz. Yararlar ödenen bedelden ağır bastığı sürece kararımızın arkasında dururuz. Avrupa Birliği'nin somut önlemler alma hususundaki yetersizliği bizi hayal kırıklığına uğrattı. Avrupa Birliği'nin harekete geçmesi için hala bir umut var, nükleer anlaşma bizim için hala faydalı olabilir. Ülke içinde hükümet Avrupa Birliği'ne güvenilmemesi gerektiğini, üstlerine düşeni yapmayacaklarını düşünenlerin büyük baskısı altında. Aslına bakarsanız, bu baskı Avrupa Birliği'nin taahhütlerini yerine getirmede başarısız olmasından bu yana iyice yükselmiş durumda. Ancak biz İran halkının çıkarlarını koruduğu sürece nükleer anlaşmanın bozulmaması gerektiğine inanıyoruz.

Javad Montazeri, euronews: İran hükümeti Avrupa Birliği'nin vaatleri doğrultusunda yeni adımlar atmaya istekli mi? Nükleer anlaşmanın kapsamı dışındaki taahhütlerden bahsediyorum...

İshak Cihangiri, İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı: Hayır. Nükleer Anlaşma'nın ötesinde hiçbir taahhütte bulunmayı düşünmüyoruz. Bizim davamız nükleer anlaşma. Tüm taraflar müzakere edilen ve imzalanan Nükleer Anlaşma çerçevesinde verdikleri sözleri tutmalılar.

Javad Montazeri, euronews: Avrupa Birliği Parlamento seçimleri mayıs ayında düzenlenecek. Sayın Federica Mogherini ve ekibinin seçimler sonrası görevinden ayrılması olasılıklar dahilinde. Yerlerine Avrupa Parlamentosu'nun sol kanadından isimler gelebilir. Sayın Mogherini Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilciliği görevinden ayrılırsa bu Tahran-Brüksel ilişkisini nasıl etkiler?

İshak Cihangiri, İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı: Hükümetler gelir ve gider. Sayın Mogherini gibi kişiler tarafından verilen taahhütler bireysel sözler değildir, bunlar tüm Avrupa Birliği'ni bağlar. Bu taahhütü veren Avrupa Birliği, Almanya, Fransa ve İngiltere'dir. Kimin bakanlık görevi üstlendiği, kimin iktidarda olduğu temel belirleyici faktör değildir. Avrupa Birliği'nin göreve her kim gelirse gelsin sözünün arkasında durmasını bekliyoruz.

Javad Montazeri, euronews: Avrupa Birliği'nin Tahran'da bir büro açma projesi hala devam ediyor mu? Bu konudaki son gelişmeler neler?

İshak Cihangiri, İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı: İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı konuyu takip ediyor. Umarım dışişleri bakanlığı ve Avrupa Birliği en kısa süre içinde bir uzlaşmaya varabilir.

"Sarı Yelekliler Hareketi ile İran işçi sınıfının talepleri arasında hiçbir benzerlik yok"

Javad Montazeri, euronews: Kısa süre önce Fransa'da Sarı Yelekliler adı verilen bir hareket ortaya çıktı. Eminim siz de bu hareketi daha önce duymuş, haberlerden takip etmişsinizdir. Bu hareketin talepleri ile son dönemde Tahran işçi hareketinin talepleri arasında bir benzerlik, bir buluşma noktası görüyor musunuz?

İshak Cihangiri, İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı: Bu iki şeyin birbiriyle hiçbir bağlantısı yok. İslam devrimi 40 yıl önce başarıyla sonuçlandı ve yakın zamanda 40. yıl dönümünü kutlamaya hazırlanıyoruz. İslam Devrimi'nin en önemli hedefi toplumun ihtiyaçlarına cevap vermek, yoksul bölgelerin gelişimine ve korunmasına katkıda bulunmaktı. Devrim halkın istediği gibi özgürlük ve adalet sağladı. Son 40 yılda, ülke genelinde, Tahran gibi büyük şehirlerde barışçıl eylemlere ve gösterilere şahit olduk. Bu gösterilerdeki sloganlar devrim sloganlarıyla aynı çizgideydi ve halkın istekleri Fransa'daki ve diğer Avrupa ülkelerindeki çığlıklardan çok farklı. Bunlar işçi sınıfının talepleri olarak sınıflandırıldı. İran İslam Cumhuriyeti'nin ülke dışındaki muhalifleri ve ülke içinde hükümet aleyhine konuşanlar bu talepleri politik taleplermiş gibi göstermeye çalıştı. Elbette, işçi sınıfının bir takım siyasi talepleri olabilir. Fakat hiçbir şekilde bu talepler Fransız Sarı Yelekliler Hareketi'ne benzer olarak yorumlanamaz.

Türkiye İran'ın Suriye'deki rolünü azaltmaya mı çalışıyor?

Javad Montazeri, euronews: Amerika Birleşik Devletleri'nin Suriye'den çekilme kararını nasıl değerlendiriyorsunuz? İran Suriye'nin geleceğinde daha az önemli bir rol oynayacak gibi duruyor. Sizce de Rusya ve Türkiye, İran'ın Suriye'deki rolünü azaltmaya çalışmıyor mu ?

İshak Cihangiri, İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı: Suriye konusunda her daim tutarlı ve istikrarlı bir politika izleyen tek ülke İran oldu. Bazı ülkeler, hatta şu an bizimle müzakere eden ve müttefik diyebileceğimiz ülkelerden bazıları, Suriye hükümetini devirmek ve Cumhurbaşkanı Esad'ın görevden alınması konusunda ısrarcı bir tutum içerisindeydi. Öyle görünüyor ki, Esad hükümeti ve Suriye halkı aldıkları yardımlar sayesinde hükümeti devirip kendi iktidarlarını kurma planları içindeki radikal gruplar karşısında verdikleri mücadeleden başarıyla çıkmayı başardı. Amerika Birleşik Devletleri'nin Suriye'deki varlığı yasadışıydı. Suriye devleti, IŞİD ile savaşması için hiçbir zaman Amerikalıları davet etmedi, dolayısıyla onların Suriye topraklarında bulunması zaten uluslararası hukuka aykırıydı. Ayrıca Irak ve Suriye’de faaliyet gösteren IŞİD ile diğer terör gruplarının ABD, bazı batılı ülkeler ve Suudi Arabistan Kralığı ile Siyonist rejimin faaliyetleri ve sponsorluğu sayesinde doğduğu herkes tarafından bilinen bir gerçek. ABD’nin, Suriye hükümeti ile destekçilerinin krizi aştığını gördüğünde, ve Suriye'de bulunmanın kendilerine hiçbir fayda sağlamayacağını anladıklarında böyle bir karar aldığını düşünüyorum. Hayır, başka ülkeler İran'ın Suriye'deki varlığını kısıtlayamaz. Suriye hükümetinin ihtiyacı olduğu sürece, İran Suriye'de bulunmaya ve yardım etmeye devam edecek

Gazeteci adı • Esra Olcaycan

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Salehi: Nükleer anlaşmayı kurtarabilirsek AB ile İran arasındaki işbirliği genişletilebilir

AB ve İran'dan nükleer anlaşmayı koruma çağrısı

Putin: ABD Nükleer Anlaşma'dan çekilirse karşılık veririz