Sivas Kongresi'nin 100. yıl dönümü: Erdoğan ve Kılıçdaroğlu törenlerde ne dedi?

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sivas Kongresi'nin 100. yıl dönümü etkinlikleri kapsamında Sivas'ta düzenlenen programa katıldı.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sivas Kongresi'nin 100. yıl dönümü etkinlikleri kapsamında Sivas'ta düzenlenen programa katıldı.
© 
By EuronewsAA
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Sivas Kongresi'nin 100. yılı etkinliklerine katılmak için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve devlet erkanı Sivas'a gitti

REKLAM

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Sivas Kongresi'nin 100. yılı etkinliklerine katılmak için gittiği kentte, 'Sivas'taki kararlığın kaybedilmediğini' söyledi. CHP Parti Meclisi'ni Sivas'ta toplayan Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ise "Bizim eksenimiz bağımsızlıktır, kalkınmaktır, büyümektir, bizim eksenimiz, özgürlüktür, cumhuriyettir, devrimciliktir." dedi.

Sivas'a gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, çelenk sunma programının ardından kongrenin yapıldığı Atatürk Kongre Müzesi'ne geçti. Erdoğan, kongrenin yapıldığı tarihi salondaki sıraya oturarak, tiyatro oyuncuları tarafından Sivas Kongresi'nin temsili olarak canlandırılmasını izledi.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, Sivas Valisi Salih Ayhan, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, AK Parti, CHP ve MHP genel başkan yardımcıları, milletvekilleri, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve diğer ilgililer de tarihi salondaki sıralara oturarak canlandırmayı takip etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen Sivas Kongresi'nin 100. yıl dönümü kutlama programına katılarak vatandaşlara hitap etti.

Erdoğan, "Bayrağını ve istiklalini koruyabilmek için nice kereler çetin imtihanlardan geçmiş ve çok zor şartlar altında bile inandığı değerlerden taviz vermemiş bir milletin mensuplarıyız." dedi.

Erdoğan, Türkiye'nin kalkınması ve milletin güçlenmesi için emek veren, çalışan, üreten herkesi minnetle anarak, "Cumhuriyetimizin temellerinin atıldığı Sivas Kongresi'nin yıl dönümlerini her sene büyük bir coşkuyla kutlayan siz değerli hemşehrilerimi canı gönülden tebrik ediyorum." diye konuştu.

'Sivas'taki kararlılığı kaybetmediğimizi tekrarlamak istiyorum'

Sivas Kongresi denilince göz önüne tarihi bir fotoğraf geldiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "O fotoğrafta Gazi Mustafa Kemal ile birlikte kimler vardı? Sivas Kongresi'ne kimler iştirak etmişti? O gün İstanbul, temsilcisiyle burada mıydı? Evet buradaydı. Bursa, temsilcisiyle burada mıydı? Evet buradaydı.

Mustafa Kemal ve temsil heyetinin 18 Aralık 1919'da Ankara'ya hareket ettiği güne kadar tam 108 gün boyunca ülkenin Sivas'tan idare edildiğini dile getiren Erdoğan, Türkiye'nin başkenti ve milli iradenin tecelligahının bu şehir olduğuna işaret etti.

Sivas'ta toplanan heyetin çalışmalarıyla başlayan bu sürecin sonunda, hem yurdun işgalden kurtarıldığını hem de yeni devletin kurulduğunu anımsatan Erdoğan, Gazi Mustafa Kemal'in de hatıralarında "Cumhuriyet'in temellerini burada attık." dediğini hatırlattı.

Cumhuriyet ve demokrasiye giden yolun taşlarının, milletin esarete karşı direnişinin sembolü olan Sivas'ta taşındığını ifade eden Erdoğan, "manda ve himaye asla kabul olunamaz" kararının alınmasıyla milli mücadelenin gayesinin bütün dünyaya ilan edildiğini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sivas Kongresi kararları milletin en zor zamanlarında bütün dünyaya haykırdığı bir bağımsızlık manifestosudur. Bir asır sonra bir kez daha tekrarlıyoruz ki evet, manda ve himaye asla kabul edilemez, milli sınırlar içinde vatan bir bütündür, parçalanamaz." dedi.

'İstiklalinize ve istikbalinize sahip çıktınız'

Kurtuluşun Savaşı'nı büyük bir zaferle neticelendiren milletin 15 Temmuz 2016'da benzer bir imtihandan alnının akıyla çıkmasını bildiğine değinen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Milli iradeye darbe vurmak ve ülkemizi işgal etmek niyetiyle girişilen hain darbe teşebbüsü 97 yıl aradan sonra bir kez daha milletimizin azmi ve kararıyla boşa çıkarıldı. 15 Temmuz gecesi darbeciler karşısında kenetlenen Türk milleti bir kez daha Kuvayımilliye'yi amil ve iradeyi milliyeyi hakim kılarak hainleri bozguna uğrattı. Sizler de o gece bu meydana akın ederek, milli iradeye, istiklalinize ve istikbalinize sahip çıktınız. Darbecilerin karşısında dimdik durarak, meclisinize, cumhurbaşkanınıza ve hükümetinize sahip çıktınız. Gösterdiğini şanlı direnişle hainlere diz çöktürdünüz. Türkiye'nin önünü kesmek isteyenlere fırsat vermediniz. Bu birlik ve beraberliğimiz devam ettiği sürece hürriyetimize değerlerimize ve kardeşliğimize yönelebilecek her türlü tehdit bertaraf olacaktır. Sivas Kongresi'nin 100'üncü yıl dönümünde Sivas Mektebi Sultani binasından bir kez daha haykırıyoruz, milli sınırlar içinde vatan bir bütündür. Vatanımız, bayrağımız, devletimiz, milletimiz, istiklalimiz, bizim namusumuzdur, şerefimizdir. Vatanımıza, bayrağımıza, istiklalimize uzanan her eli kırdık, yine kıracağız."

'Ya olacağız ya öleceğiz'

Kongre salonlarına Türk bayrağını asmayan teröristlere ödetilen bedellerin ortada olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Cudi'de, Gabar'da, Tendürek'te bunları inlerine nasıl soktuğumuz ortadadır. İçeriden ya da dışarıdan Türkiye üzerinde operasyon yapmak isteyenlere göğsümüzü siper etme pahasına gereken cevabı vermeye devam edeceğiz. Türkiye'nin kazanımlarına ve hedeflerine karşı kurulan her tuzağı bozacağız. Evet, 'ya olacağız ya öleceğiz' diyerek girdiğimiz bu kutlu yoldan asla dönmeyeceğiz." şeklinde konuştu.

Sivas Kongresi'nden bahsedip de milli mücadele yıllarında bu şehirde kurulan bir dernekten bahsedilmezse kadınlara haksızlık yapılmış olacağının altını çizen Erdoğan, Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti'nin Vali Reşit Paşa'nın hanımı Melek Hanım'ın başkanlığında Sivaslı kadınlar tarafından kurulduğunu dile getirdi.

Erdoğan, "Kadınlarımız kara günler için bir kenarda sakladıkları ne varsa bu cemiyete vererek 'milli mücadelede biz de varız' demişlerdir. Bu cemiyet milli mücadele boyunca temsil heyeti ve Ankara Hükümetiyle irtibatını kurdurmuş,Gazi Paşa'nın da büyük takdirlerini kazanmıştır." ifadelerini kullandı.

CHP Parti Meclisi toplantısını Sivas'ta yaptı

CHP PM, Sivas Kongresinin 100'ncü yıl dönümü nedeniyle Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında Sivas'ta toplandı.

Sivas Kongresi’nin 100. yıl dönümünün gururla kutlandığı vurgulanan bildiride, Sivas Kongresi'nin, esaret ve tahakküm altında yorgun düşmüş ve fakirleşmiş büyük bir milletin, emperyalistlerin manda ve himayesini reddederek, tüm güçlerini tam bağımsızlık için birleştirdiği ve milli iradeyi tek kurtarıcı olarak ilan ettiği bir büyük şahlanış olduğuna dikkat çekildi.

REKLAM

Amasya Tamimi'nin Kurtuluş Savaşı'ndaki önemine dikkati çeken Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: "Vatanın bütünlüğü ve milletin istiklali tehlikededir' diyor Amasya Tamimi'nde. Yine Amasya Tamimi'nde 'Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır' ifadesi yer alıyor. Sonra Gazi Mustafa Kemal, Erzurum Kongresi'ne katılmak üzere Sivas'a gelir. 27 Haziran 1919 Atatürk'ün Sivas'a ilk gelişidir. Mazhar Müfit Kansu anılarında, Atatürk'ün Sivas'a gelişini şöyle anlatır; 'Gazi Mustafa Kemal, Sivas şehrine girerken caddenin iki tarafı büyük bir kalabalıkla dolmuş. Askeri birlikler tören düzenini almış bulunuyordu.

Otomobillerden indik, askeri ve halkı selamladık. Bu manzara Sivas'ın saygı değer halkının ve Sivas'taki kahraman subay ile askerlerin bana ne kadar bağlı ve sevgi dolu olduğunu gösteren canlı bir kanıtıdır.' Dolayısıyla Sivas'ın Mustafa Kemal Atatürk'e vermiş olduğu güven kayda değerdir. Bunu Sivas'ta dile getirmenin de ayrıca hep birlikte onurunu yaşadığımız için mutlu olduğumuzu ifade etmek isterim."

Kılıçdaroğlu, Erzurum Kongresi'nin ardından Atatürk'ün 2 Eylül'de tekrar Sivas'a geldiğini ve 4 Eylül'de Sivas Kongresi'ni yaptığını belirterek, şöyle devam etti: "Milli sınırlar içinde vatan bölünmez bir bütündür' der. O zaman Türkiye Cumhuriyeti değil ama milli sınırları içinde vatanın bölünmez bir bütün olduğu açıkça ifade edilmiştir. 'Her türlü yabancı işgal ve müdahalesine karşı millet topyekun kendisini savunacak ve direnecektir' der. Direnme ruhunu burada dile getirir. Ve burada önemli bir gerçek daha var. 'Kuvayimilliye'yi kuvvet tanımak ve milli iradeyi hakim kılmak temel esastır' der. Kuvayimilliye burada egemen bir güç olarak toplumun önüne konuyor, 'manda ve himaye kabul edilmez' der. Dolasıyla Sivas Kongresi'nin Kurtuluş Savaşımızdaki yeri oldukça önemlidir.

Sivas Kongresi'nin özellikleri şunlardır; Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün önemli bir aktör olarak ortaya çıktığı kongredir. Uzun tartışmalar olur ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kongre başkanı seçilmesi kabul edilir. Mondros Mütarekesi burada reddedilir. Bu kongrede tam bağımsızlık ve milli egemenlik ilkeleri temel prensip olarak kabul edilir. Bunlar Sivas Kongresi'nin bizim tarihimize önemli armağanlarıdır."

'Tıbbiyeli Hikmet'i rahmetle anıyoruz'

Sivas Kongresi'nde mandacılık tartışmaları sırasında söz alan Tıbbiyeli Hikmet'i de konuşmasında anan Kılıçdaroğlu, "Genç ve heyecanlıdır, manda tartışmaları var, 'başka ülkelerin mandacılığını kabul edelim' diyen heyet üyeleri var. Tıbbiyeli Hikmet Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e döner ve şunları söyler; 'Paşam, tıbbiyeliler beni buraya istiklal davamızı başarmak yolundaki mesaiye katılmak için gönderdiler. 'Mandayı kabul edemem, eğer mandayı kabul edecekler olursa, bunlar her kim olursa olsun, şiddetle reddederiz. Farzı muhal mandayı siz kabul edersiniz sizi de reddeder, Mustafa Kemal'i vatan kurtarıcısı değil vatan batırıcısı olarak adlandırırız' diyor. Bu kadar açık ve net mandacılığı reddediyor. Sivas Kongresi'nin 100. yılında biz Tıbbıyeli Hikmet'i şükran ve rahmetle anıyoruz." ifadelerini kullandı.

REKLAM

Sivas Kongresi'nin Cumhuriyet Halk Partisi'nin ilk kurultayı olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bu ülkenin temellerini atan Cumhuriyet Halk Partisi'nin ilk kurultayı Sivas Kongresi'dir. Mandacılığı reddeden, bağımsızlığı savunan düşmana karşı her türlü mücadeleyi göze alan Tıbbiyeli Hikmetlerin de Gazi Mustafa Kemal'in de bulunduğu bir kongre bizim ilk kongremizdir. Bu kongrenin özelliği şudur, parti kurulmadan önce kongresini yapan dünyada belki de tek partidir. Daha sonra parti kuruluyor ama partinin kurultayı bir milli mücadele kurultayı olarak toplumun önüne kendisini koyuyor. Mücadele gerçekten de kutsal bir mücadele. Vatanımız için ülkemiz için, çocuklarımız için önemli bir mücadeledir." diye konuştu.

'Düşmanla her alanda mücadele'

CHP’nin geçmişte neler yaptığı gelecekte de neler yapacağı tartışılırken bu eksenin asla unutulmaması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Bizim eksenimiz bağımsızlıktır, kalkınmaktır, büyümektir, bizim eksenimiz, özgürlüktür, cumhuriyettir, devrimciliktir. Bizim eksenimiz altı okumuzla belirlenmiştir." dedi.

Anadolu'nun kadim bir kentinde ilk kurultayını yapan bir parti olarak Sivaslıların kendilerini bağırlarına bastığını ifade eden Kılıçdaroğlu, Sivaslılara şükranlarını sundu.

1927 yılında Atatürk'ün ilk parti kurultayındaki konuşmasını hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk o kurultayda yaptığı konuşmasında şöyle der, 'Bu anda, bundan önceki kurultayları ve partimizi doğuran ilk Sivas Kurultayı. Dış ve iç düşmanların süngüleri altında kurulmuştur, hatırlatmak isterim. Sivas Kongresi'nden sonra Ankara'ya gidilir, 23 Nisan 1920'de TBMM açılır, bütün dünyaya yeni bir devletin doğuşu anlatılır ve dolayısıyla bu mücadele verilirken 10 Ağustos 1920'de Sevr Anlaşması'nı Osmanlı hükümeti imzalar. Ama 23 Nisan'da TBMM kurulmuştur, güç ondadır, mücadele verilmiştir, 30 Ağustos vardır, İzmir'e kadar süren bir süreç vardır. Düşmanla her alanda mücadele vardır. Ve büyük bir galibiyet vardır." değerlendirmelerinde bulundu.

TBMM'ye çağrı

Kılıçdaroğlu, 21 Ekim 1920 TBMM beyannamesinin önemli olduğunu, parlamentoda bulunan çoğu milletvekilinin bu beyannameden haberi olmadığını dile getirdi.

REKLAM

Bu beyannameden de bazı bölümleri okuyan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"TBMM, milletin hayat ve bağımsızlığına suikast eden emperyalist ve kapitalist düşmanların saldırganlığına karşı savunma ve bu maksada aykırı hareket edenlerin cezalandırma azmiyle örgütlenmiş bir orduya sahiptir.' diyor. Kendi ordusunun hangi azim ve kararlılıkla yola çıktığını anlatıyor ve devam ediyor, 'Emir ve kumanda yetkisi TBMM'nin tüzel kişiliğindedir' ordunun bir kişinin, grubun değil, TBMM'nin ordusu olduğunu bu duyurusuyla bütün dünyaya duyuruyor. Devam ediyor, 'Türkiye Büyük Millet Meclisi halkın öteden beri maruz bulunduğu yoksulluk sebeplerini yeni araç ve yapılanma ile ortadan kaldırarak yerine refah ve mutluluğu koymayı başlıca hedefi saymaktadır' yani gelecek hedefi olarak koyuyor. Buna göre toprak, eğitim, ekonomi, vakıflar ve diğer işlerde sosyal kardeşliği ve dayanışmayı hakim kılarak yenilenme ve örgütlenme yaratılmaya çalışılacaktır. Ben TBMM başkanına bir çağrı yapmak istiyorum. Belki de hepimiz bu çağrıyı yapmalıyız. Her seçim sonrası seçimi kazanıp parlamentoya gelen milletvekili arkadaşlarıma eğer bir şeyler verilecekse bu beyanname verilmelidir."

Kılıçdaroğlu, TBMM'nin Milli Kurtuluş Savaşı sırasında izlediği rotanın ne olduğunun da burada açıkça belirtildiğini de vurguladı.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Sivas Kongresi'nin bilinmeyenleri: Mustafa Kemal’in istihbarat savaşları

Cuma hutbesinde Atatürk anılmadı: Camide arbede, sosyal medyada tepki; haram olsun

Erdoğan: Birilerinin elinde nükleer başlıklı füze var ama benim elimde olmasın, bunu kabul etmiyorum